ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
iranlı kızlar
-
türkiyeli kızların tam tersidirler.
türkiyeli kızların dışı avrupa, kafa yapısı ise ortadoğu.
iranlı kızların dışı ortadoğu, kafa yapısı ise avrupa.
muhteşem güzellikteki harika dünya videoları
-
dünyanın tüm göz alıcı güzelliğini ortaya seren ve ne kadar harika bir dünyada yaşadığımızı tekrar fark etmemizi sağlayan videolardır. boşverin birazcık şu kısa hayatta sizi üzen ne varsa. en sevdiğiniz kişinin orada, yanınızda olduğunu düşünün ve manzaraların tadını çıkarın.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
yeni zelanda
yeni zelanda 2
yeni zelanda 3
yeni zelanda 4
yeni zelanda 5
yeni zelanda 6
kore
kore 2
kore 3
kore 4
patagonya
norveç
norveç 2
kanada
patagonya,,çin,arjantin
japonya
edit: sıralama yeniden düzenlendi.
fiş almazsak ne olur
-
- fiş almazsak ne olur?
- maliyeden misiniz?
- evet.
- boku yediğimin resmi olur sanırım.
- evet. başka?
- ayıp etmiş olurum. devletten vergi kaçırmış olurum.
- başka?
- bütün bunlar yol su elektrik olarak bana dönmez. yazık olur.
- aferin. seneye yine gelicez.
platon
-
sistematik filozofların ilki ve bugün bile adından sıkça söz ettiğimiz idealizmin kurucusu. ilk dönem diyaloglarında sorgulamaya başladığı ontolojik ve epistemolojik açılımları devlet eserinde toparlamıştır. devlette yürüttüğü argüman çok sağlam olmakla beraber neredeyse en alakasız birini bile idealist yapacak niteliktedir. mağara mitosuyla insanoğlunun aklına ve fikrine görünür dünyanın gereksizliğini sokmaya çalışmış 'ne varsa idealar(ki bu da bizim cennet-cehennem kavramlarımıza denk gelir) dünyasında var' diyerek felsefeye yeni bir perspektif katmıştır.
medeniyetsizlik göstergesi küçük detaylar
-
bakmak.
mütemadiyen bakmak.
ne yazık ki çok bakan bir milletiz. insanlar parkta, sokakta, işte, metroda, otobüste, avmde kimi görse mal mal bakıyor.
kadın erkek farketmez, güzel kadına ayı gibi, hafif dekolteliye ejderha gibi bakıyor. küpe takan adama bakıyor. saçı uzuna bakıyor. dövmeliye bakıyor. aykırı gördü mü feci kitliyor. metroda kitap okuyana bakıyor. telefonuyla oynayana bakıyor. kulaklıkla müzik dinleyene bakıyor. engelliye bakıyor. sağır dilsiz kendi aralarında işaret diliyle konuşanlara öküz gibi bakıyor. uzuna kısaya ayrı şişmana zayıfa ayrı bakıyor. sporunu yapana uzun uzun bakıyor, içkisini içene kıl kıl bakıyor. gülene, eğlenene, kahkaha atana fesat fesat bakıyor.
bakmayın güzel kardeşim. bakmayın. bu kadar bakmayın. biraz medeni olun, kendi işinize bakın. kendi içinize bakın. dönüp bir aynaya bakın.
eksi 20 derece için yapılmış uyku tulumunda donmak
-
(bkz: pitbull ne alaka amk)
bir bulutun 300 bin ton yağmur suyu taşıması
-
3 kg jöle taşıması kadar süper bir olay değildir.
son duraktan iett otobüsüne binmek
-
son durak derken mecidiyeköy-bakırköy hattındaki son duraklardan bahsetmiyorum şüphesiz. misal taksim-hürriyet mahallesi hattı olabilir, yani bu hattaki merkezi değil de çevredeki durak (merkez-çevre ilişkisine de bir atıf yapmış olum gördüğünüz üzre, ne çakalım) ne diyorduk, eğer o mahalleden değilseniz enterasan bir deneyimdir. durakta üç kişi filan beklersiniz misal, otobüs gelsin diye. ya da gittiğinizde otobüs vardır ama öyle kendi halinde parketmiş duruyordur. anlarsınız, o otobüse bineceksiniz. duraktaki küçük kulübede şoför otururur tek başına. ya da bir iett görevlisi daha olur en fazla. neyse şoför bakar ki durak ufaktan kalabalıklaştı, kalkar kapıyı açar, millet üşümesin otursun diye sonra yine kulübeye döner hat saatini bekler. sonra kulübede sıkılır mı artık ne olursa, yine kalkar, şoför koltuğuna oturur, orada bekler kalkış saatini. o ara şoförle önlerde oturan mahalleli iki üç kişi arasında küçük bir sohbet döner, bu ne soğuk gibilerinden. şoför baya dost canlısıdır bu aşamada. durup durup ara gaz verir, otobüsün kapısına gelip "ne zaman kalkacak, bilet alıp geleyim" diyenlerle söyleşir. bu arada kapısı açık bekleyen otobüste oturan üç beş kişi bu sefer kendi aralarında bir sohbete başlar, küçük bir kasaba garı havası oluşur. neyse efenim sonra kalkar otobüs, durklardan yolcu ala ala. osmanbey'e geldiğimizde otobüs tıklım tıklım olmuştur. yolcular artık birbirini tanımamaktadır, şoför asabileşmiştir, sanki kasabadan büyük şehre gelinmiştir on dakikada. "aynı otobüs mü lan bu?" diye düşünmeden edemez insan arkalarda bir yerde otururken.
kanzuk (sözlük yazarı)
-
kendisini savunan kişi an itibariyle chainard.
haliyle, kenarda bu başlık için birkaç yıldır bekleyen entrylerimi sildim. düştüğü nokta bu. chainard savunuyor adamı, ahah.
sedat peker'e hakan unvanı verilmesi
-
sedat peker'in hakan peker'e evrilmesiyle sonuçlanacak hadise.
volkan demirel
-
ilk hatalı çıkışını 27 ekim 1981 de yapan kaleci. hala da devam ediyor.
geçen haftanın en beğenilen entry'leri zoraki editi: ulen bu listeye girsin diye yazmadım yukarıdaki şeyi. maç esnasında aklıma geldi, yazdım. hepsi bu. daha önce volkan için sözlükte veya twitter'da benzer espri yapıldıysa nereden bileyim ben? tamam anladık hakan arıkan için yapılmış daha önce bu espri sözlükte. hakan arıkan başlığını daha önce hatmediğim için tüm sözlük camiasından özür dilerim. ha bir de geçen haftanın en beğenilen entry'leri sonuçlarını her hafta okuyup ezberleyip aklımda tutamadığım için de ayrı bir özür dilerim. eşekliğime verin.
türk kadınlarındaki ev hijyeni hastalığı
-
başka şeylerin yerini doldurmak mesele.
ulaşılamamış hedefler, tahammül edilmek zorunda hissedilen koca, omuzda yük çocuklar, eş dost akraba ne diyecekler, ruhsal ve bedensel tatminsizlik, başka kayda değer bir meşgalesizlik.
bir çoğu için o temizlikten başka nefes alma yolu yok da sanırım. anlayış göstermek, hoş görmek lazım.
en pahalı tablolar listesi
-
tek başına değerlerinin en yüksek olduğu tabloların listesidir.
en güncel hali ise şöyledir:
1. interchange - willem de kooning 300 milyon $
2. nefea faa ipoipo - paul gauguin 300 milyon $
3. the card players - paul cézanne 259 milyon $
4. number 17a - jackson pollock 200 milyon $
5. no. 6 (violet green and red) - mark rothko 186 milyon $
6. les femmes d'alger - pablo picasso 179.4 milyon $
7. nu couché - amedeo modigliani 170.4 milyon $
8. no. 5, 1948 - jackson pollock 140 milyon $
9. woman iii - willem de kooning 137.5 milyon $
10. portrait of adele bloch-bauer i - gustav klimt 135 milyon $
not: mayıs 2017.
akp'nin duble yollarının iki yılda bozulması
-
http://www.sondakika.com/…i-ikiye-katlandi-7690794/
arada sırada uzun yol gidenler fark etmiştir, sürekli şerit kapamalar, yol çalışmaları trafiği daha da çekilmez hale getiriyordu. kokusu da çıkmış.
2008'de 665 milyon tl olan bakım masrafları 2014'te 1.6 milyar tl'ye ulaşmış.
yeni yolların bakım masraflarını düşürmesi gerekirken, tersine katlanarak artmış.
tabii mesele yandaşları zengin etmek olunca, bitümlü sıcak karışım yerine sathi kaplama kullanılınca durum böyle oluyor.
bakım firması da yandaş olunca bir değil sekiz defa söğüşlüyor devleti yandaş ekip.
değil mi ak kıl kardeşim?