ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
the
-
the'den sonra sessiz harf geliyorsa dı diye okunur.
ornegin,
the best, the last, the one (van diye okunur. baslangici sessiz harf).
the'dan sonra sesli harf geliyorsa di diye okunur.
ornegin,
the old, the end, the honorable (aniribil diye okunur. baslangici sesli harf)
ek olarak,
cumlede "the" function word oldugundan okunurken kisaltilir veya vurgulanmadan gecilir.
lcw ve defacto fiyatlarının saçmalaması
-
son zamanlarda yerli markaların yaptığı saçma fiyat artışıdır. hemen bir iki örnek verelim:
mevsimlik ceket
%100 polyester kaban
mevsimlik bir cekete 900 tl yazabilmiş, kumaşı beş para etmez kabana da aynı şekilde. eyvallah ekonomi, iplik, pamuk her şey çok pahalandı. fakat yerli markalar her zaman zara, bershka gibi markaların 3’te, 4’te biri fiyat olurdu. şu an ise lcw zara ile neredeyse aynı, 200-300 tl oynuyor. online’da yalandan indirim kuponu yollayıp duruyorlar.
fiyat bindiriminin sebebi belli ama. “nasıl olsa yabancı turistler bu fiyata da alıyor” düşüncesi. o zaman kim takar vatandaşı. kendi insanına bu kadar düşman başka bir ülke gördünüz mü?
playstation store
-
olaylar hakkında haberi olmayanlar için kısa bir özet geçeyim.
playstation store çok uzun zamandan beri fırsatlar isminde bir bölüme sahipti. burada indirimli oyunlar yer alıyordu. mart ayının başında dünyada sadece türkiye ps store'da bu bölüm kaldırıldı. dünyanın geri kalanında da koronavirüs ile mücadele kapsamında çok iyi indirimlerin yer aldığı march madness(mart indirimi) kampanyası uygulanmaya başladı.
bu indirimin sadece türkiye'de olmaması üzerine playstation sahipleri tepki gösterdi. bunun üzerine playstation türkiye bu durumun kendi ellerinde olmadığını ve ingiltere playstation merkezine bağlı olarak çalıştıklarını söyledi. bu fikri oyunculara empoze edebilmek için mamaladıkları pintipanda gibi yayıncılar da sabah akşam bu durumun ingiltere ps store dan kaynaklandığını belirttiler.
bunun üzerine ingiliz ps store a bu durum hakkında tepki e-postaları atıldı. ingiliz ps store verdiği cevapta türkiye playstation store hakkında indirim olup olmaması kararını kendilerinin vermediklerini, bu kararı alan mercinin türkiye playstation store olduğunu belirtti. bu bilgiler sonucunda türkiye playstation store'un alenen yalan söylediği ortaya çıktı.
bu kararın alınmasının ardında şöyle fikirler yatıyor. insanlar sokağa çıkmadıkları için daha fazla oyun alacaklar. fırsatlar kategorisi kaldırılarak türkiye'de yaşayan insanların dışarı çıkamama durumları suistimal ediliyor ve böylece daha fazla kâr elde edeceklerini umuyorlar. ayrıca kutulu oyun satışlarında daha önceden usülsüzlükler yaptığı ve ceza aldığı ortaya çıkan aral ithalat ile gizli bir anlaşma içerisinde olabilecekleri düşünülüyor.
her halükarda türkiye playstation store, türk insanını kandırmak ve suistimal etmek için elinden geleni yapmıştır.
lucid dreaming
-
dün gece yatmadan deneyip, gerçekleştiremediğim olay. şöyle ki; gecenin bir vakti otogar gibi bir yere giderken buldum kendimi. yolda yürürken "aha rüyadayım" dedim ve kontrol edebileceğim için çok mutlu oldum. sonra "öncelikle bi' gündüz olsun" dedim. güneşi doğdurtamadım(?). otogarda bekleyen bir gence yaklaştım. "nasıl olsa bu adam da rüyanın içinde bir karakter olduğundan nasıl yapacağımı bilir." diye düşündüm ve "güneşi nasıl doğurabilirim?" dedim. "dalga mı geçiyon olm sktirgit" tepkisi aldım. sonra yerde bir yumurta gördüm. eğilip aldım yumurtayı ve yaşlı bir adam bana "burda o yumurtalardan 100 tane var. hepsini bulursan güneş doğar." dedi. çok üzülüp uyandım. kimseyi bu kadar uğraştırmıyorlar lan. bana gelince niye böyle!
çankırı'da minibüste yük gibi taşınan kadın
insana güncelleme gelse istenecek özellik
-
anı silme özelliği. böyle bilgisayardan klasör siler gibi: "silmek istediğinize emin misiniz?", "evet eminim sil".
vazgeçersem geri dönüşüm kutusuna girer alırım.
ölünün arkasından konuşulmaz
-
şerefsizin arkasından bal gibi konuşulur. yok öyle ölünce paklamak.
dhkp-c'nin sultanahmet açıklamasını geri alması
jennifer lopez'in antalya'da kekoları tokatlaması
-
ayakta dinlemeye 7000 tl istemek vicdansızlıktır.
11 ağustos 2019 pazar 19:00 petersburg sports and concert complex'te vereceği konser biletleri 450 tl'den başlamaktadır.
uçak biletlerine de baktım 1700-2100 arası saatlere göre gidiş geliş toplam. 1 gece otelde yatsanız. yiyip içip gezseniz. kişi başı 3000 liraya hallolur. antalyadan çok daha fazla eğlenirsiniz.
sevgiliyle tartıştıktan sonra gelen banka mesajı
-
insanı karmaşık duygulara sürükleyen mesajdır.
hayal kırıklığı yaratırken bir yandan da 'hayat devam ediyor' alt metnini içinde barındırır.
başlarda tiksinip silersin ama ilişki bittikten sonra da seni hiç bırakmaz banka mesajı, hep avantajlar sunar. sonunda onunla yaşamayı öğrenirsin.
natuk baytan
-
doctor ikinci lecter han hazretleri'nin yazdığı cameoların capsleri -kendisinin de eklemeleri ile- şunlar:
kemal sunal filmlerinde natuk baytan'ın göründüğü sahneler:
avanak apti: http://i.imgur.com/cask5b6.jpg (bekleyen müşteri. ayrıca abdi yanından geçerken eğilip müşterinin yüzüne bakar ve "ben bu adamı bir yerden tanıyorum" der.)
yedi bela hüsnü: http://i.imgur.com/sssiyoa.jpg (el soldaki beyaz pardesülü yolcu)
sakar şakir: http://i.imgur.com/4u9lmu9.jpg (burada söylemeye gerek yok)
sahte kabadayı: http://i.imgur.com/k716g8y.jpg (beyaz ceketli)
ayrıca şöyle bir şey de var ki natuk usta hakikaten cameo'nun dibine dibine vurmuş.
edit: doctor ikinci lecter han hazretleri nickli yazar, yönetmenin cameolarından bahsetmişti, ben de o cameoların capslerini kendisine mgs atmıştım istersen ekle bunları diye, o da "sen yazarsan daha iyi olur" demişti, bir de ekleme yapmıştı. onun entry'si yok şu anda, kendisi mi sildi yoksa uçtu mu bilemiyorum, başlangıçtaki atıfın saçmalığına açıklık getireyim dedim. entry yarın öbürgün geri gelirse de siz anladınız durumu, her gün kontrol edecek halim yok amk.*
lost
-
--- spoiler ---
dört sezon boyunca ilginç olaylar izledik. yolcuları derinlemesine inceledik. herhangi bir beklentimiz olmadı.
- ölen adamlar dirildi "vadesi dolmamış" dedik.
- gökten yemek yağdı "ne bereketli yermiş" dedik.
- kötürüm adam yürümeye başladı "damar damar üstüne gelmiştir sarsılınca kendine geldi" diye sevindik.
- ayı gördük "ayı nerede yok ki" diye kendimizi avuttuk.
- zamanda yolculuk yaptılar "bizler tuvalet kağıdının üstüne akı kapasitörü çizerek büyümüş nesiliz alışkınız böyle olaylara" * dedik.
- michael ortalığı dağıtıp " dey tuk may san" *diye bağırdı. baba yüreği dedik.
- dededen kalma çalışan vw minibüs buldular "almanlar yapmış abi" dedik.
- benjamin'i bağrımıza bastık. gözlüklerine hasta olduk.
- sayidi taklit ederek evdeki ütüyü tamir ettik.
- fazla yeme hurley gibi olursun eleştirilerini yerinde bulduk. gece yarısı dürümü kestik.
- "lost ne lan?" sorusunu "ada var. uçak düşüyor. böyle süper bişey." seklinde cevapladık.
"ee ne var yani bunda. sıkıcı bence." diyenlere karşı sakin tavrımızı koruduk.
- locke usulü çeyizlik 36 parça bıçak takımı aldık.
- arkadaşlara chinzuşii diye hitap ettik. yadırgandık.
- 108 dakikada bir kod girilen bilgisayara reset atsak süre sıfırlanır mı acaba? diye düşündük.
hepsini kabullendik ama bize o adanın suya atılmış bozuk para misali ortadan kaybolmasını açıklayacajsın j.j. ` :j j abrams` bunu hakediyoruz.
--- spoiler ---