hesabın var mı? giriş yap

  • bir şey satın alırken bunun kendi kararımız olduğu ön yargısıyla alırız ama bu bilinçaltına yerleşen reklamların verdiği emirlerden başka bir şey değildir. kapitalizm budur ve ben çok severim. yani zengin olsam ben çok güzel kapitalist olurdum. tabi kapitalizme kırgın olduğum anlar da vardır. buna brad pitt - ikea ilişkisi kafadan birinci sıraya girer. "ikea hiç mi paran yok!! oynatamadın brad pitt'i reklamlarda, o kadar aşağılamıştı filmin birinde mobilyalarını. birbirlerini dövdükleri bir filmdi. bas parayı kölen olsun brad" diye teessüf ederdim.

    meğer ikea'nın brad pitt'e boydan girdiği durumlar da yaşanmış. intikamını almış. alır, zengin olan unutmaz.

    angelina jolie ile boşanma sürecinde bir koltuk çıkarmış. sırt sırta yerleştirilmiş iki kişilik modüler kanepenin yanında "ayrılıklar olur" başlıklı bir yazı yazarak vermiş reklamı. kanepenin "kişiselleştirilmiş bir oturma çözümü" sunduğunu, "herhangi bir ünlü ilişkisi için mükemmel" olduğunu yazarak devam etmiş.

    görsel

    kuzeyin soğuk esprileri bununla bitmemiş tabi o dönem. norveç havayolları da brad pitt boşanınca "brad bekar" sloganıyla los angeles'a uçuşlarınızda bizi tercih edin demişler. adamlar oslo'dan brad pitt'in bulunduğu los angeles'a indirimli uçuşlarla ilgili reklam yayınlamış.

    görsel

    brad kardeş işte zenginler böyle. senin en hassas durumun olan boşanma sürecinde bile ekmeğinin peşindeler. herkes kuralına göre oynamış işte oyunu. ünlü düşünür cem yılmaz ne demiş: beni övme bana para ver. (tüm sistemi tek sözle açıklamış cem yılmaz)

  • samsung'un bu tarz paylaşımları beni hiç coşturmuyor. çünkü zamanında şarj aletlerini kutudan çıkaran apple'la dalga geçip bir sonraki jenerasyonda kendileri de aynı boku yemişti. bu şirketin telefon tarafından sorumlu sosyal medya yöneticisi, içeride olup bitenlerden bihaber bir mal bence.

    edit: samsung bey; apple, kulaklık girişini kaldırdığında da aynı şeyi yapmış.*

    bu arada, android kullanıyorum. fanboy damgası vuran olmadan belirteyim.

    edit 2: mesajla bilgilendirildiğim iki şeyi daha eklemeye geldim.

    hafıza kartı desteği ile arttırılabilir depolama alanı konusunda apple ile dalga geçip amiral gemisi telefonlarında hafıza kartı desteğini kaldırmışlar.

    apple'ın dizüstü bilgisayarlarında sadece type c girişi var diye dalga geçip aynı şekilde dizüstü piyasaya sürmüşler.

    edit 3: biraz daha gündemde kalırsa bunlar bana dava açar. yeni bir bilgi daha geldi.

    çıkarılabilir batarya konusunda da alay edip dahili bataryaya geçiş yapmışlar.

  • (bkz: tutankanzuk)

    ***

    ysge: burada sözlük yönetiminin debe'leri beğeniye göre değil bazen kafalarına göre alıp/almamasına çakan bir debedit vardı ancak miadını doldurmuş oldu. zira seçerek debe'ye almak standart donanım oldu. oysa bu uğurda bir zamanlar nice isyanlar çıkmış, çok kanlı çarpışmalar yaşanmıştı...

  • -abi yine cok birikti bulasiklar,sen yavastan kuvetin icine tasimaya basla.ben hortumla detarjani alip geliyorum.
    -bu sefer cok kopurtmeyelim ama,sonra durulayamiyoruz.

  • (bkz: fred çakmaktaş)

    ekşisözlük jargonu ve suserların eğilimlerine uygun bir dilde sansasyonel başlığını açacak olsak "hank schrader ile fred çakmaktaş arasındaki müthiş benzerlik" falan demem gerekirdi sanırım ama idare edin..

    bu başlığa geldiğinize göre hank'i zaten bildiğinizi varsayarak ve çok da ayrıntıya girmeden, yeni neslin pek tanımadığı fred amcalarından söz edip iki karakter arasındaki bağlantıyı kurma işini size bırakacağım..

    ___fiziksel görünüm___
    fred, "boyunsuz" olarak tabir edebileceğimiz dikdörtgen vücuda sahip bir arkadaştır.. göbek çıkıntısı dışında bu dikdörtgeni bozacak herhangi bir vücut ayrıntısı yoktur.. kafanın saplandığı omuz, bel, kalça ve bacaklar kütük gibi yekpare bir görünüm çizer..

    ___karakter yapısı - davranışları___
    sevgili fred'imiz, yontulmamış bir hödüktür.. nezaketten anlamaz.. kaba şakalar yapmaktan hoşlanır.. arkadaşlarının* kalbini kırmaktan, onları muhtelif şekillerde üzmekten çekinmez.. empati yeteneği yoktur.. rafine zevkleri yoktur.. öküz gibi yer, su aygırı gibi içer.. ara sıra zarif eşi wilma ile konser, tiyatro gibi faaliyetlere katılsa da aklı daima nar gibi kızarmış dinozor kaburgası, bronto burger ve maşrapalar dolusu biralardadır.. poker ve bovling oynamayı sever.. kendini övmekten hoşlanır.. kendini överken veya benzer şekilde uydurma hikayeler anlatırken büyük laflar etmekten, mevzuları abartmaktan çekinmez.. ortamların adamıymış gibi caka satıyor olsa da aslında asosyal davranış kalıplarına sahip ve hatta epeyce yalnız kalmış/bırakılmış bir karakterdir.. abartılı davranışlarının sebebi, içindeki bu derin yalnızlık hissini perdelemek istemesi olabilir..

    ___iş - kariyer___
    ara sıra hatalar yapsa da mesleğinde (dino-ekskavatör operatörü) epeyce yetkin bir adamdır.. patronuyla arası ne mükemmeldir ne de berbat.. taş devri şantiyelerinin vazgeçilmezi olan dev prehistorik delici-kırıcı aletleri (hayvanları ?) onun kadar iyi kullanan kimse yoktur.. bu yüzden de çoğu gereksiz ve lakayt sayılabilecek tavırları hoş görülür.. bir-iki azarlamayla geçiştirilir.. zira adam işinin kompedanıdır.. bu dünyaya adeta dino-ekskavatör kullanmak için gelmiştir.. fred'in bu mesleki yetkinliği, çizgi dizi boyunca dikkatli bakılmadıkça fark edilmesi mümkün olmayan bir detay olarak satır aralarında kalmıştır.. biraz ciddiyetli bir karakter olsa şimdiye kadar şantiye şefi bile olmuştu ama yok işte.. yemek düdüğü çalar çalmaz hayvanın sırtından kaydıraktan kayar gibi kayıp kaçmalar, kaytarmalar, işi asmalar falan mesleki yönden yerinde saymasına sebep olmaktadır..

    ___insanlık___
    hödüklük bayrağını en önde taşıyan fred'imiz tuhaf bir şekilde temiz kalplidir.. evet hatalar yapar.. evet öküzün önde gidenidir, bencildir, bağırır, çağırır falan ama çoğu zaman bunların sonuçlarından dolayı pişman da olur.. zarif eşinin kalbini kırdıysa eve çiçekle gelebilir mesela.. veya kapı komşusu ve en yakın dostu barni ona (neredeyse her seferinde tamamen haklı olarak) küstüyse bir şekilde gönlünü alabilir.. asla kötü niyetli bir adam değildir.. bazı durumlarda kendisinden hiç beklenmeyecek yüksek fedakarlıklar yaptığı bile görülmüştür..