hesabın var mı? giriş yap

  • ülkedeki en zeki kişilerin taksiciler ve dolmuşcular olması gerektiğini ortaya çıkartan müthiş tespit. ancak taksiciler zekalarından çok başka özellikleriyle ortak bilinçte yer alırlar.

  • "doğanın" şişelenmesiyle elde edilen bir aromalar bütünü.

    parfüm 6 farklı koku ailelerine ayrılıyor, şöyle ki:

    1) oryantal aile:
    avrupa'da ve türkiye'de en çok tercih edilen parfüm ailesi bu. vanilya, amber, hayvansal kokular ve çiçeksi kokularla oluşturuluyor.

    2) odunsu aile:
    yapımında en çok selvi, kayın, çam, sandal ağacı gibi kokular kullanılır. oryantal kokularla benzerlik taşıyor.

    3) fresh aile:
    genellikle turunçgiller kullanılarak yaratılan parfüm ailesidir bu da. bergamot, limon, mandalina ve narenciye çiçeklerinden faydalanılır. verdiği ferahlık hissi nedeniyle tercih edeni çoktur.

    4) çiçeksi aile:
    zambak, gül, yasemin, beyaz çiçeklerle yaratılanlar piyasada en çok bulunanlarıdır. hatta kadın parfümlerinin çoğu bu aileye mensuptur. hafif kokuları sevenler tarafından tercih edilir.

    5) aromatik aile:
    akdenizin kokulu bitkilerinin ağırlık olarak kullanıldığı gruptur. kekik, lavanta, nane ve biberiye otu en sık kullanılan aromalardır. kalıcı ve yoğun koku olarak bilirler. erkek parfümlerinin baş tacıdır.

    6) şipre ailesi:
    meşe yosunu, paçuli, iğne yapraklı ağaçlar ver bergamut içerir. soğuk serinlik hissi veren kokulardır. günlük kullanım için uygundur.

    bir de parfüm kullanırken "kulağa küpe" genelgeçer tavsiyeler vardır, örn:

    - temiz olmak lazım ki onla bunla karışıp korkunç bir kokuya dönüşmesin.

    - 15 cm uzaktan sıkmak lazım ki vücutla teması yumuşasın, biraz da yayılma çapı artsın.

    - atardamarların (boyun, dirsek, diz içi, bilek) olduğu kısımlara denk getirmek lazım ki koku yayılsın dursun. marlyn monroe'nun deyişi üzerine "nereden öpülmek istiyorsanız oranıza sıkın" taktiği de kullanılabilir.

    - tenden tene değişir aromalar ama saçta hep aynı kokar, bu böyle biline.

    - ipek ve saten kumaşa sıkmayın ki zaten onlarla yeterince iyisinizdir. ben bunun nedenini hakkaten bilmiyorum ve böyle kabul ediyorum. anlam o yani. bence.

    p.s.bubilgiler: kopyala-yapıştır değil, göz nuru ve üslup katkılıdır.

  • sınava öylesine giren birini geçmek için gerekli eforu sarf etmemiş birisinin hak ettiği sonuç.

    edit: sınava öylesine giren *herkesi* geçmek için gerekli eforu sarf etmemiş birisinin hak ettiği sonuç. bundan şikayet eden kişiler okuduklarını anlayabilseler türkçede birkaç net daha yapıp birkaç bin kişiyi geçebilirler aslında. hem sağa sola hakaret edip sinirlerini yıpratmamış olurlar.

    aylar sonra edit: başlık başa kalmış.

  • daha bilgisayar öncesi zamanlarda icat edilmiş ve pozisyonu sebebiyle otoriteye sahip kişilerin işinize burunlarını sokmalarını önlemek için geliştirilmiş bir teknik bu.

    joe adında bir tasarımcı keşfetmiş bunu, müşteriler yapılan tasarımda kendilerinin de payının olduğunu hissetmek için grafikere illa ki şunu değiştirelim, bunu büyütelim gibi taleplerde bulunuyormuş.

    joe abimiz bakmış bu böyle olmayacak, reklam tasarımını müşteriye sunarken kendi kıllı kolunu da afişin bir tarafına koymaya başlamış. tabi müşteri kıllı kolu fark eder etmez bu kol burada ne arıyor, bu böyle olmaz diyormuş, joe da özür dileyip çok haklısınız efendim, sizin de gözünüzden hiç bir şey kaçmıyor, bir önceki hayatınızda sanatçıydınız herhalde ayağı çekip sözlerini "o kıllı kolu çıkarıp baskıya geçelim o zaman" ile bitiriyormuş. müşteri bu sayede kendisini işin başında hissediyormuş ve projeye katkısını sağladığı için başka bir şeye karışmıyormuş.

    işte bu yüzden bu tekniğin adı kıllı kol tekniği olarak biliniyor.

    siz tabi kendinizi kıllı kol ile kısıtlanmış hissetmeyin, kendi durumunuza göre uyarlayınız.

  • türk istiklalini, türk cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

    mustafa kemal atatürk'ün, kurtuluş savaşı'nı birinci ağızdan aktardığı ve o döneme kadar yapılan faaliyetleri özetleyen; 15 ekim - 17 ekim 1927 tarihleri arasında yaptığı tarihi konuşma toplam 36,5 saat sürmüş, sonrasında nutuk adı altında kitaplaştırılmıştır.

    yukarıdaki tanım da bu kitaptan alıntıdır.

    mustafa kemal atatürk'ün ölümünden yaklaşık 5 ay önce, 20 haziran 1938 tarihinde çıkan kanun ile 19 mayıs günü, 19 mayıs gençlik ve spor bayramı olarak kutlanmaya başladı. 12 eylül 1980'den sonra adı, 19 mayıs atatürk'ü anma gençlik ve spor bayramı olarak değiştirildi.

    aynı zamanda cumhuriyet halk partisi'nin de kurucusu olan mustafa kemal atatürk; kurtuluş savaşının fiilen başladığı tarih olarak kabul edilen 19 mayıs 1919'un yıl dönümünü gençlere armağan etmesinin yanında, yaptığı tarihi konuşmanın da son bölümünde gençliğe hitap etmek suretiyle, türk gençliğine verdiği önemi göstermiştir.

    bu sebeptendir ki gençliğe hitabe ve 19 mayıs, atatürk'ün gençlere ve gelecek nesillere olan güveninin adeta simgesi olmak gibi ortak bir noktaya sahip denilebilir.

    nutuk'un içerisindeki;

    --- spoiler ---

    sayın baylar; sizi, günlerce işlerinizden alıkoyan uzun ve ayrıntılı sözlerim, en sonu tarihe mal olmuş bir çağın öyküsüdür. bunda, ulusum için ve yarınki çocuklarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek kimi noktaları belirtebilmiş isem kendimi mutlu sayacağım.

    --- spoiler ---

    cümlesinden de anlaşılacağı üzere mustafa kemal atatürk; "yarınki çocuklarımız" dediği insanları, yani tam olarak bizleri dikkat ve farkındalığa çağırmış.

    bunu da, yine nutuk içerisindeki şu cümleyle yapmış:

    --- spoiler ---

    "memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet* ve hatta hıyanet* içinde bulunabilirler. hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini*, müstevlilerin* siyasi emelleriyle tevhid edebilirler*."

    --- spoiler ---

    bayramımız kutlu olsun.

  • oyuncak dinozorlar plastikten yapılmaktadır.
    plastiğin ham maddesi ise petroldür.
    petrol ise fosiller yardımıyla oluşmaktadır.
    bütün bu bilgiler ışığında plastik dinozorlar aslında gerçek dinozorlardan yapılmaktadır.