hesabın var mı? giriş yap

  • yazıklar yazığı bir yasadır, ulan şaraba vurdum kendimi amk, eşim 7 aylık hamile ona yardımcı olup ev işlerine falan koşturmam lazım ama kafamda hep aynı soru!

    oğluma dolu dolu luke i am your father diyemeyeceksem yaşamanın ne anlamı var lan??!!!

  • --- spoiler ---
    kendileri uefa kupasını aldık diye övündükleri sezonda her hafta maçları erteleniyordu.
    --- spoiler ---

    9 aralık galatasaray 2-1 bologna
    12 aralık galatasaray 1-0 beşiktaş
    15 aralık galatasaray 5-1 ankaraspor
    18 aralık denizlispor 2-4 galatasaray
    22 aralık fenerbahçe 1-2 galatasaray
    26 aralık galatasaray 2-1 vanspor

    2 mart dortmund 0-2 galatasaray
    5 mart antalyaspor 1-3 galatasaray
    9 mart galatasaray 0-0 dortmund
    12 mart galatasaray 6-0 bursaspor
    16 mart mallorca 1-4 galatasaray
    19 mart göztepe 0-2 galatasaray
    23 mart galatasaray 2-1 mallorca
    26 mart galatasaray 0-1 fenerbahçe

    1 nisan erzurumspor 0-0 galatasaray
    6 nisan galatasaray 2-0 leeds united
    9 nisan galatasaray 6-0 gençlerbirliği
    14 nisan beşiktaş 1-1 galatasaray
    20 nisan leeds 2-2 galatasaray
    23 nisan galatasaray2-2 denizlispor

    hani lan her hafta ertelenen maçımız

  • tam oha çok iyiymiş hemen evleneyim diyordum ki gsb nin sitesine girdim ve şöyle bir açıklama gördüm:

    www.gsb.gov.tr/haberdetaylari/1/3454/evli-ogrencilere-burs-mujdesi.aspx

    yani suat kılıç böyle bir şey dememiş. daha ilginç bir şey demiş:

    "şu an evli üniversite öğrencilerinden yurtta barınma ücreti almama ve burs verme konusunda çalışma başlattık."

    evlendikten sonra yurtta kalacaksam o nasıl evlilik olacak acaba. yurtta beraber kalacaz desek daha bu sene başında karma yurtlar kaldırıldı.

    ee nerde yapacak bu gençler 3 çocuğu?

    suat başgandan ek açıklama bekliyorum.

  • neyse ki kendi halinde yoluna devam eden insanlara zararı olmamış. tertemiz gitmiş. darısı diğer magandaların başına...

  • 1990'larda adını duyurmaya başlayan mafyöz bi insandı kendileri. kendisi, yeraltı kariyerine, hazine arazilerini parselleyip satmadan, çek senet tahsilatına, adam yaralama, kaçırma tehdit, hatta hatta ulusrarası civaoksit kaçakçılığı gibi 'pek çok ayrı uzmanlık dalı'nı sığdırmayı başarmıştı. 80'lerde body guardlık yada o yılların değimiyle bar fedailiği yaparak başlayan, idris özbir davaları devam ederken 2002 yılında akciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybetti. bir dönem müzik piyasasına da girip başarılı olamayan özbir'in ibrahim tatlısesi himayesine aldığı ve yeraltı dünyasıyla tanıştırdığı söylenir. 'babanın ölümü'nün ardından oğulları 'baba mirasını taşıyamadıkları' gerekçesiyle birbirlerine girdiler.

  • ne güzel lan .ben almanyada burs almadan butun parayi kendim karsilamak icin 3 4 gün (gece vardiyasi)calisiyorum ki dönemimi uzatabileyim diye .kursum aksiyor, verimli ders calisamiyorum millet para dileniyor resmen. ben yapamam böyle bir sey utanirim, yediremem kendime.ne güzel 2 günde 50.000 dolar bagis almis ,ben de burda saatligine 10 euroya calisiyorum.bir salak biziz herhalde amk.

  • fotoğrafı geçin geçin, dış görünüş bu, lisedeki haliyle mi kalacaktı. zaten biraz para ve zaman ayırırsanız herkesi ortalama bir güzellik seviyesine getirirsiniz.
    ama o yazılanlar nedir öyle? ne kadar çirkin ne kadar ayıp şeyler yazılmış. bu yıllık komitesinin editörü yok muymuş? ben bizim lisede bu işten sorumluydum, böyle bir yazı önüme gelse yazana bizzat kelime kelime yedirirdim.

    saçın düzelir, kilon azalır, dişlerin düzeltilir de bir genç kıza yazılan bu cümlelerin verdiği güvensizlik kolay kolay atlatılmaz. yine göksel iyi gelmiş buralara. kadın boşuna yapmamış o depresyon şarkılarını.
    tepem attı, sinirlerim bozuldu bak yine.

  • ev, araba, çocuk, eş, ohaaa .

    otuz yaşımı düşünüyorum da ev sahibi kirayı almaya geldiğinde ayakkabımın altındaki deliği göstermiştim. kadın üzülerek gidip 1 saat sonra 100 mark getirmişti bana, kocası vermiş "gitsin güzel bir bot alsın kendine" diye. ayakkabım bile yoktu lan.

    şimdi hepsi var, ayakkabıları da alsın diye yerden tavana kocaman ayakkabılığımız bile var. ama o 100 markı koşa koşa evinden alıp gelen ev sahibim yok artık. o kadın ayakkabımın altındaki deliği kapatmaya çalışıyordu, şimdi her yanınızdaki deliği açmaya ve bu açıkları bulmaya ve daha da ötesi bu açıkları daha üstteki başlara sergilemeye can atan iş arkadaşlarım var. ve bu açık peşindeki iş ortamının yarattığı garip aura sana iş araba ev olarak dönüyor (eş ve çocuğu sokmayalım bu dünyaya)

    bundan dolayıdır ki, ne kadar kaçabilirsen o kadar mutlusun. ama eninde sonunda insan yakalanıyor. çünkü diğeri de çıkmaz yol haline geliyor.

  • turabi tavlayı yaparken kameralar neden göstermedi. hadi yaparken göstermedi o kadar ufak yuvarlak tahta parçalarını nasıl yaptı. hadi yaptı diyelim nasıl boyadı. hadi boyadı diyelim nasıl o kadar düzgün birlestirdi. hadi birlestirdi diyelim zarı nerden bulcak. zarı buldu diyelim ben yine de turabinin aq.