hesabın var mı? giriş yap

  • - kedinizin zeytin çekirdeği yiyerek kusması
    - kedinizin yine zeytin çekirdeği yiyip yine kusması
    - kedinizin zeytin çekirdeği yemeye devam etmesi
    - kedinin akıllanmaması
    - zeytin çekirdeklerinin kaynağının bulunamaması
    - kedinizin zeytin çekirdeği yiyip kusması.
    (bkz: reggie)

  • az önce tayyip kürsüde konuşma yapıyordu. konuşması bittikten sonra canımız ciğerimiz yeni göz bebeğimiz kanada'nın gencecik zeki çevik ahlaklı ve yakışıklı başbakanı justin trudeau, tayyip erdoğan ile tokalaşıp kulağına doğru yaklaşarak uzun uzun bir şeyler söyedi. tayyip de gergin bir şekilde kafa sallayıp durdu ve arkasını dönüp hızlı adımlarla uzaklaştı.

    sonra dedim ki kendi kendime; justinciğim, o ingilizce bilmiyor, öyle kulağına kulağına konuşma canım benim <3

  • "the present perfect continuous tense: geçmişte olup, etkileri günümüzde hala devam eden. ulan tense misin gönül yarası mısın vicdansız."