hesabın var mı? giriş yap

  • ruhsal olarak kişiyi en çok rahatlatan, stressi azaltan ve zayıflamak, vücudu şekle sokmak ya da formda kalmak adına en başarılı sporlardan biri.öyle ki;

    serbest stilde 1 saat yüzüldüğünde ortalama 470 kalori,
    sırt üstü 1 saat yüzüldüğünde ortalama 510 kalori,
    kurbağalama stilde 1 saat yüzüldüğünde ortalama 550 kalori,
    kelebek stilde 10 dakika yüzüldüğünde ortalama 100 kalori harcamak mümkün.

    ancak yüzme konusunda dikkat edilmesi gereken bazı hususlar söz konusu.bunların başında ısınmadan yüzmeye başlanılması geliyor.bu krampların ve spor sonrası adele ağrılarının başlıca nedenlerinden.

    en çok yanılgıya düşülen ise su içinde olduğumuzdan terlemediğimizi sanmamız, ancak yüzerken de terliyoruz. bu nedenle yüzme sonrası bol su tüketerek vücudumuzdaki su kaybınını gidermemiz gerekiyor.

    ayrıca sudan çıktıktan hemen sonra soğuk duş almak da yüzerken ısınan adaleler için zararlı.bunun yerine ortalama 10 dakikalık bir dinlenme sürecinden sonra ılık duş almak kas ve adelelerimizi korumamız adına önemli.

  • herşey güzel giderken hiçbir sıkıntımız olmazken ,sene 2000 türkiye nin mali kriz geçirdiği, doların alıp başını gittiği, esnafın kepenk kapatmaya başladığı bir dönemdeyiz. babamda dolarla bir araba almış dolar birden artış gösterince de onu ödeyemez hale gelmişti işler iyi gitmemişti. ben o sıralar öğrenciyim daha yeni gelmişim eskişehir e yurtta kalıyorum işte derslere gidip geliyoruz okuyoruz ediyoruzz . ben tabi yeni bir şehre gelmişim ortama daha yeni alışmışım kendimi yalnız hissediyorum sevdiklerimi özlüyorum böyle bir bocalama devresindeyim falan herşey ilk başlarda güzel giderken babam yurt parasını ödemekte ve bana harçlık göndermekte zorlanmaya başlıyor. öğrencilikte idare ediyosun bi şekilde sadece yumurtayla beslen, sadece makarnayla beslen farketmiyor. ama zamanı gelince yurt sorumlusu ödemenin geciktiğini her ay tekrarlayınca sende de motive kalmıyor . sonra bir gün telefonla konuşurken anneyle eve haciz geldiğini öğreniyosun başka problemlerin olduğunu öğreniyosun. kalkıp memlekete gittiğin bir gün yine haciz memurlarıyla karşılaşıyosun hatta aynı gün babam kredi alacak bankadan, eve de exper gelecek annem haciz memurunu exper zannedip buyrun buyrun diye içeri davet etmişti (sonradan buna çok güldük) baktım olmuyor 1 sene sonra ben okuldan ayrıldım. toparlanmak zorundaydık o sene annem emekli oldu mecburen çünki emeklilik parsını borçlara vermek zorundaydık. sağlık problemlerimiz çıkmıştı ortaya ve de üstüne üstlük 5 senelik sevgilim benden ayrılmıştı kısacası hayatın dibinde olduğumuz bir dönemdeydim.markete gittiğimizde elimizde hesap makinasıyla alışveriş yapardık sadece temel ihitiyaçlar alınırdı. öyle her beğendiğimizi sepete atamazdık artık. bu süreci geçirmek uzun zaman aldı herşeyi düzene sokabilmek, tabi bu ailemizin birliği beraberlği sayesinde oldu. sonra ben tekrar başka bir üniversiteye girip okudum hayatıma yeni bir yön verdim işlerimizde düzeldi çok şükür şimdi eskiisnden de daha iyiyiz. ama şunları öğrendim paralı da parasız da nasıl yaşanabildiğini, dipten nasıl çıkılabildiğini, beraber olmanın güç kazandırdığını en önemlisi sabretmeyi ve savaşmayı öğrendim.

  • guinness rekorlar kitabı'na göre 228 iq ile gelmiş geçmiş en yüksek iq'lu insan olarak kendisini tanımlayan marilyn vos savant'ın ortaya attığı ikilemdir. piyasayı epeyce birbirine katmıştır.

    kendisine gelen, aralarında ünlü matematikçilerin de bulunduğu itiraz konulu binlerce mektuptan biri;

    uçtunuz ve büyük uçtunuz! şöyle açıklayayım; sunucu bir keçiyi çıkartıktan sonra, ikide bir doğru kapıyı bulma şansınız vardır. kararınızı değiştirseniz de, değiştirmeseniz de ihtimaller aynıdır. bu ülkede matematiksel anlamda yeteri kadar kara cahil var zaten. dünyanın en yüksek iq'sunun propagandasına daha fazla ihtiyacımız yok. utanın!

    vos savant, iddiasını destekleyen başka fikirler öne sürdüğünde tamamen doğruyu söylediği anlaşıldı ve matematikçiler suratlarının ortasına yumurta yer gibi sonucu kabul etmek zorunda kaldılar..

    (bkz: the man who loved only numbers)

  • bu hipotezin temel sonuçları:
    -tutarlı ve istikrarlı olarak piyasanın üzerinde getiri elde edemezsiniz.
    -herkesin sahip olduğu bilgiler anında fiyatlara yansır. tüm bilgiler zaten fiyatlara yansımış olduğundan, fiyatların herhangi bir zamandan sonra ne yönde değişeceğini eldeki bilgileri kullanarak tahmin edemezsiniz.
    -piyasalarda arbitraj olanağı olmaz. ortaya çıktığı anda birileri tarafından hemen kullanılır ve fiyatlar bunu olanaksız kılacak seviyeye hemen ulaşırlar.
    -veriler, bilgiler hemen fiyatlara yansıdığından size şu hisseyi alın bu hisseyi alın diyenler insider information (kimsenin bilmediği, içeriden bilgi) sahibi değilseler, maymuna dart attırarak yapacağınız hisse senedi seçimleri dahi ortalamada size bunlarla aynı getiriyi sağlayacaktır.

  • bu hayatta sadece erkeklerin tadabileceği ve yine erkekler tarafından salgılandığına inandığım değişik bir hormon sayesinde yaşanan coşkudur efendim. gereksiz kibarlık, pozitiflik, insanın karnında kelebekler uçuşması, seviyesiz esprilere karşı abartılı kahkahalar, hadi beyler hadi nidaları falan.. off yazarken bile tüylerim diken diken oldu. en karamsar insanın bile "ehe ehe" diye yaşayacağı coşkudan bahsediyorum ben size. ağır depresyon geçiren insanların kurtuluş reçetesinden bahsediyorum.

    biliyorum beyler; şu anda ekran karşısında manidar bir tebessümle okuyorsunuz yazdıklarımı. hepiniz yaşadınız bunları.

  • ''erdoğan yenikapı mitinginde fethullah gülen'i 'ilkokul mezunu' diye aşağılayınca, miting alanını doldularan doçentler ve profesörler gülen'i yuhaladı.''

    asdashasdkflaksnfskajbns

  • "sedat sozlugun amina koydun lan su hale bak. acilan basliklara bak. ne kadar it kopuk varsa topladin buraya aferin."

    isin garibi adim da sedat degil. allah allah...