hesabın var mı? giriş yap

  • dergiye yazı yetiştirmeye çalışırken bilgisayarım bozuldu. ne yapayım derken aklıma babamdan onun bilgisayarı ödünç almak geldi.

    annem ve babam, büyük bir fedakarlık yaptı, ücretsiz iznim bitip işe başladığım dönemde çocuklarımla ilgilenmek için izmir'den gelip karşı apartmanıma taşındılar. yani komşum oldular.

    gittim aldım komşudan bilgisayarı. yazıyı yazmak için bir açtım, masaüstünde kocaman bir fotoğrafım. muayenehanedeki koltuğuma oturmuş gülümsüyorum.

    insanlar küçük çocuklarının fotoğrafını masaüstü resmi yapıyor ve bu normal geliyor ama babamın kocaman bir kadın olan kızının fotoğrafını koyması hem beni gülümsetti hem de mutlu etti. bilgisayarı her açtığında ona bakıp gülen kızını görmek istemiş demek.
    canım babam.

  • baştan belirteyim fenerbahçeliyim.

    şimdi sneijder'in gelmesine sevinirsin anlarım.hatta gelme ihtimaline bile çıldırabilirsin onu da anlarım ama 35 yaşındaki drogba gelecek diye heyecanlanıyorsan,mutlu oluyorsan işte onu da anlarım.

    noldu lan? laf sokucam sandınız di mi?

    sevineceksiniz tabi olum drogba bu.
    sadece sağ taşşağı 3.5 kilo.

  • "çocuğa kaç doğumlusun diyorum 2002 diyor. 2002'de insan mı doğar lan? olsa olsa 2002 model araba olur. bu doğum olayları 90'larda bitmeliydi."

  • blokflütünü alıp ona yedirmek isterdim. ki zannedersem bu o kadar da zor olmazdı; zira helvacıoğlu markaydı flütü. parçalarına ayırıp ayırıp, temizleme çubuğuyla boğazından aşağı ittire ittire yedirmek isterdim ona.

    çünkü bu komşu çocuğu ne zaman canı sıkılsa blokflüt çalışırdı. çalardı demiyorum bakın, hakikaten "çalışırdı". ve ben onun bir kat üstünden, seneler senesi ılgaz anadolu'nun sen yüce bir dağısın'ı dinledim. süper baba'nın müziği millet için nostaljik ve hoş bir hatıra olarak kalmışken sinir yaptı bende, stres yaptı hep.

    flütünün içinin ne zaman tükürük dolduğunu bile anlar hale gelmiştim, sesin o ıslak, detone ve kontrolsüz kayışından...

  • bu organizasyondan para kazanmakla övünen insanlar için

    çok güzel bir söz var;

    şecaat arz ederken merd-i kıpti sirkatin söyler.

    bakın şimdi size network marketing ile zengin olmamızı sağlayacak yepyeni bir organizasyon sunuyorum. hem de web sitesi gibi karmaşık, anlatması zahmetli bir ürün de koymayacağım ortaya. her şey çok daha kolay olacak.

    çünkü satacağımız ürün herkesin ihtiyacı olan
    hep kullandığımız
    hayati bir ürün

    üstelik sattığımız ürünü isterseniz işleyebilir
    işlediğiniz halini daha yüksek fiyatlara satabilir
    ekstra gelir elde edebilirsiniz

    ürünümüz patates.

    sistem şöyle işliyor, siz bana 200 lira veriyorsunuz ben de size bir patates veriyorum. patatesin yanında kişisel gelişiminize etki edecek sizi motive edecek kitaplar da vereceğim seminerler de düzenleyeceğim.

    siz de iki kişi bularak onlara birer patates sattığınızda sistem size 20 lira verecek. onlar ikişer kişi bulduklarında sistem size 60 lira verecek. bu böyle 20 basamak altınıza kadar devam edecek. eğer her şey düzgün ilerlerse 6 ayda evinizi arabanızı alıp sadece yatarak emekli olabilirsiniz.

    düşünsenize günümüzde kimin patatese ihtiyacı yok ki. satmak için uğraşmanıza bile gerek yok.

    eğer siz de yeni kurulacak holdingimde yer almak isterseniz bana mesajla ulaşın. 200 liraya bundan daha kolay patron olamazsınız.

    piramit düzeni (ponzi şeması) işte böyle harika bir sistem.
    buna karşı çıkanlar da gerizekalı.

    önemli not:
    şirketimizde takım elbise zorunluluğu da yok.
    al patatesi ver 200ü yürü git.

  • türk internet tarihinin en büyük trollerinden biri: the terrible turk - fırat koyuncu!

    2000'lerin sonlarına doğru, amerikan güreşi türkiye'de yavaş yavaş popülerlik kazanmıştı ve bu süreç 2010'lu yıllarda gösterilerin televizyona gelmesiyle zirveye ulaştı. wwe gibi büyük organizasyonların geniş kitlelere ulaşan bu spor etkinlikleri, o zamanın çocukları için mükemmel bir eğlence haline gelmişti ve abartısız o dönemin birçok çocuğu, günümüzün gençleri ekran başına kurulup gösterinin başlamasını beklerdi.

    amerikan güreşi sahnesi birçok yıldız isimle dolup taşmaktaydı, fakat takdir edersiniz ki bu dönemde, ingilizce ile alakası pek olmayan o nesil için internet siteleri mükemmel bir bilgi kaynağıydı. bu platformlar güreş severlere haberler, söylentiler ve hatta özel röportajlar gibi kapsamlı açıklamalar sunuyordu. siz ekran karşısında o kaslı erkekleri veya güzel kadınları izlerken bir yanınızda ''nasıl böyle bir vücut yapılmış? ne yiyip ne içiyorlar ki? bu adamlar acaba nereli?'' diye düşünmekten kendisini alıkoyamıyordu.

    işte bu the terrible turk hikayesi, o dönem güreş tarihinin temelleri, bu arenada yer almış eski/yeni her sporcunun biyografisi, hatta geçmiş ve gelecek gösteriler hakkında bilgiler arayan bir neslin temiz kalpliliğinden ortaya çıktı.

    hikâyeye göre, 20 şubat 1955’te mersin'de dünyaya gelen fırat koyuncu; ilk güreş deneyimini 1994 yılında yaşamıştı, fakat maçlara mehter marşı ile çıkması, ringde kurban kesmesi, spiker masasında tavla oynaması ve hatta kazanmak için ringe tavuk atması onu amerika halkı için kısa sürede heel/kötü bir karaktere dönüştürmüştü. osmanlı tokadı isimli bitirici hareketiyle bilinen fırat koyuncu, kariyeri boyunca mazlumun yanında olmuş ve çeşitli kemerler için mücadele etmişti, fakat sakatlıklardan dolayı istenilen seviyeye gelemeyeceği anlaşılınca kovulmuştu.

    hikâye o kadar inandırıcı yazılmıştı ki dönemin spikeri bilgehan demir, 11 ağustos 2010 tarihindeki bir televizyon kanalında the terrible turk'dan bahsederek ekranın bir kısmında fotoğrafını paylaştı ve bu başarılı troll denemesine inandığını tasdikledi. aslında the terrible turk diye bir amerikan güreşçisi yoktu, hiç olmamıştı. bu mahlas eski bir türk yağlı güreşçi olan koca yusuf'tan alınmıştı. fotoğraflar ise türk'e benzediği düşünüldüğü için dönemin eski bir amerikan güreşçisi olan rick steiner’e aitti. internette yazılan her bilginin araştırılmadan tüketildiği bir dönemin kahramanı olan fırat koyuncu, çokça hayal gücü ve biraz internetin bir dönemi nasıl etkileyebileceğinin komik hikayesi olarak arşivlerde yerini aldı.

    yazılan hikayenin tamamını okumak için kaynak
    rick steiner'a ait fotoğraf

  • başıma gelendir..

    12 yıldır karımdır..

    iki evlat vermiştir..

    hala deli gibi aşığımdır..

    sen sadece bende dur kadın, ben sana hep aşık kalırım..