ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ben evde sana aynısını yaparım
-
iç burkan anne söylemlerindendir.
maddi durumunuz kötüdür ama siz farkında değilsinizdir. çarşıda pazarda gördüğünüz pasta, kurabiye gibi yiyecekleri tutturmanıza rağmen, anneniz *almaz. "onların neylerle yapıldığı belli değil, ben evde sana aynısını yaparım temiz temiz" der. büyüyünce anlarsınız bu cümlenin anlamını..
istiklal marşı ırkçı bir dayatmadır
vergi kaçırmak başkadır vergiden kaçınmak başkadır
-
demiş ki, normalde bu parayı ensar'a vermek istiyoruz. ama öyle yaparsak direkt cebimizden çıkıyor.
"halihazırda harcamış olduğumuz parayı vermiş olsak, devletin kasasına gireceğine, ensara gitsin. o zaman kızılay'a yollayayım, oradan ensar'a yollarım. "
sonuç: devlet ensar'ı 7-8 milyon fonlamış oldu. normalde vergi denetçileri bu adamları asmalı.
zengin çocuklarının daha başarılı olması
-
hayatın acı gerçeklerinden biri.
zengin babanın, çevresinin, çocuğuna sunduğu egitim ve diger olanakların buna sebep olduğu herkesin malumu.
bense hemen göze çarpmayan başka bir faktörden bahsedeyim. aynı kalitede eğitim almış da olsanız, aynı zekaya da sahip olsanız, ayni ise de girseniz zengin çocuğunun sizden daha başarılı olması beklenir. sebep? kendine güven. örneğin siz şirketteki işinize muhtaç olduğunuz için zengin çocuğu kadar kendinden emin konuşamazsınız. zengin çocuğu ise yetiştiği ortamdan ötürü genel müdürü filan kendi dengi gibi düşünür.
bu sav tabii ki her bireyi tasvir etmiyor. ortalamalardan bahsediyorum.
***
bu durumla savaşmanın bilinen tek yolu devletin tüm vatandaşlarına sunduğu sosyal olanakları artırması. iskandinav ülkelerindeki social mobility'nin abd'den kat kat yüksek olmasının temel sebebi bu.
vahşi kapitalist sistemde fakir doğan genelde fakir ölüyor.
leyla ile mecnun
-
bu bölümü annemle izledik, ki annem bu diziye sarmayan nadir insanlardan.
- haha, aa para dağıtan hırsız. bu da iyiymiş.
+ yok anne, o öyle bir insan değil.
vallahi çıktı bu laf ağzımdan, aklınızı seveyim sizin ya...
22 kasım 2020 covid-19 hasta sayısının 6017 olması
-
bakana göre; semptomu olmayan evdeki kişiler bu sayıya dahil değildir. bilmeyenler için; "semptomu olmayan evdeki kişi" nedir onu da ben açıklayayım..
5 farklı ilaç verilen, her gün 1 tane olmak üzere 10 defa göbekten iğne olan, tek bir ilaçtan günde 16 tablet olmak üzere, günlük en az 20 tablet ilaç içen kişi..
gördüğünüz gibi bu kişilerin hasta sayılmaması son derece doğaldır, sonuçta hangimiz her gün iğne olup günde 20 tane ilaç içmiyoruz ki?
1.75 boyunda cana yakın güzel zeki hamarat kız
-
böyleleri hep can'a yakın olur zaten. bir de bora'ya
bir mühendisin en mutlu olduğu an
-
yeni bir kareli gömlek aldığı andır.
en unutulmaz son dakika golü
-
1996 yılında sergen yalçın’ın fener’e frikikten attığı goldür
başkası için akbil basıp parasını almayan insan
-
seneler önce (2007-2008 sanırım) mecidiyeköy metrobüs durağından binip yenibosnaya falan gidicektim sanırım. yanımda 100 lira vardı tekli banknot, dedim ki sanırım bu aletlere parayı sokuyosun (cahillik ile çok bilmişlik arası) heralde sana kaç para yatırıcaksan sorucak ve sende 20 lira diyceksin ve geri kalanını vericek sanıyorum.. anasını avradını, daha yanımda ki adam aman abi napıyosun diyene kadar baş parmağımdaki akbili bastım.. daha bekliyorum mal gibi, yanımdaki adama sordum geri verip vermediğini, adam sanki kendi 100 lira basmış gibi hüzünlü bi şekilde durumu izah etti, bende sakin olması gerektiğini, böyle şeylerin olabileceğini söyledim.. enteresan bir halde bulduk birbirimizi ahahah ondan sonra sanki akbil sonsuzcaymışçasına bastım, bi ona bastım "geç abla", bi ona bastım "geç dayı" diyerekten.. daha 60 lira falan vardı kayboldu bizim alet, halâ basamadığım seferleri düşünür düşünür içlenirim..
galatasaray'ı sevimli yapan detaylar
-
kurabiye kalıbına girmesi.
buket aydın'ın eşinden boşanması
-
acil isler dışındaki (tutukluluğun gözden geçirilmesi vs) tüm duruşmaların ertelenmiş olmasına rağmen, anlaşmalı boşanma nasil acil sayılıp, tek celsede bosanma kararı verilmiş, merak etmekteyim.
kanun önünde herkes eşitti değil mi? yarın sıradan vatandaş denesin bakalım, boşanma davası bu kadar hızlı sonuçlanacak mı?