hesabın var mı? giriş yap

  • iyi hoş güzel yarışma olmasına rağmen bitiş sireninin insanı gerdiği program. sanırsın makine dairesini su bastı gemi batıyor öyle garip bir sesi var.

  • sınır ihlali yapmak. kendi sınırına girilmesine izin vermek ya da karşı tarafın sınırını zorlamak. her iki şekliyle de hata

  • arabanın her parçasını kendisi kontrol etmek isteyen, hisli sürücüdür. şimdi mesela motordan çıkan gücün lastiklere iletilmesinde sürücünün bir etkisi var mı? yok. peki ben ne yapıyorum? daha parktayken, arabanın pistonlarını ellerimle çeviriyorum, arabaya hükmetmek mükemmel bir his. arabanın fren disklerini sürücü mü sıkıyor? hayır. peki ben ne yapıyorum? sürücü koltuğunun altından açtırdığım tünel ile acil olmayan frenlemelerde, sol lastikteki fren diskini elimle sıkıyorum, kontrol çok önemli. bazen fren diskini sıkıp, bırakıp, sıkıp, bırakıp abs etkisi bile yaratabiliyorum. bütün bunların yanında vitesim tabi ki manuel. araba üzerinde ancak böyle hakimiyet kurabiliyorum. ayrıca sürekli esp kapalı geziyorum, bir lastiğe kısa süreli frenleme gidecekse, onu da ben yaparım.

  • hayatı boyunca “köklerinizden kurtulun, kopun, her şeyi reddedin” diyen nietzsche‘nin doğduğu ile öldüğü yer arası mesafenin sadece 30 metre oluşu; “kötülük en büyük güçtür, merhamet büyük zayıflıktır” diyen nietzsche‘nin kırbaçlanan bir atı görüp merhametten hüngür hüngür ağlaması..

    demem odur ki; insan çelişik ve ironik bir varlıktır. insanların ne dediğinden çok ne yaptığına dikkat etmekte fayda vardır. iyi geceler..

  • kargasa, kaos, felaket, korku, panik , roket, silah, helikopter, jet sesleri, yollarda tanklar ve evacuation. mukemmel bir gurultu patirti esliginde kendimi kah counter strike kah battlefield tarzi bir kargasa icinde buldum ve inanilmaz heyecan duydum. canavar nereden geldi, sonu ne oldu umurumda degil. topluluklarin tam bir kaos icinde ortalikta kosturup kacmasi, dunyanin kac bucak oldugunu anlamasi muthisti. seyrettigim en iyi felaket filmlerinden biriydi diyebilirim. sinemadan cikitigimda yogun kar yagisinda yollarda yururken boyle bir felaketin tam o anda yasanmasini, kosturmacaya kendimi kaptirarak ayni korku panik ve kaosu yasamak istedim. ama sogukta boyle birsey yasamak oldurucu olabileceginden boyle bir olayin baharda yasanmasi daha makul gorundu.
    eve dondugumde hayatin normal akisiyla devam ediyor oldugunun farkina varmam gec olmadi. sikici olan da bu tekduzelikti, tv'de tartisilan konular, goruntuler, sesler, hersey anlamsiz gorundu.
    boyle bir uzayli istilasi yasansa da ne turban konussak, ne irak ne de baska guncel sorun, herkes tek bir felakete odaklansa. sokaklarda kostursak deli danalar gibi.

  • güzel film, hayatınızı değiştirecek film olmayabilir ama zaman kaybı demek de zalımlık olur. o kadar da şaabmayın gençler.

    --- spoiler ---

    başkanın özel kalem müdürünün bizzat başkanın oğlu olması, nasa'nın başında anestezi uzmanının olması aslında çok paralel evren sayılmaz, birkaç bin km ötede olabilecek şeyler bunlar. abartı olsun diye yapmışlar ama abartı olmamış bizim için.

    "kuyruklu yıldız aslında hiç yok" diyenler sanırım covid diye bir hastalık yok diyenlere ithafen eklenmiş.

    look-up'ı don't look-up olarak değiştirerek bunun üzerinden hamaset yapan siyasiler var...
    "size yukarı bak diyolar çünkü onlar size yukardan bakıyolar" falan gibi akp siyaseti var. gerçekten amerika da böyle mi lan?
    bizim kadar varoş ve kalitesiz mi siyaset?

    --- spoiler ---