ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
futbolcu eşi olmak için kriterler
-
- sarı saçlar
- zigon sehpa gibi çene yapısı
- space-x roketi gibi meminto
- botokslu dudaklar
- manken ya da sosyal medya fenomeni( bu nasıl zikim bir tabirse) olmak
- geçmişinde en az 7-8 tane tanınmış kişiyle sevgili olmak vs
futbolcular bunların makyajsız ve estetiksiz halini bilmediği için çocukları cennet mahallesinden aliş'e benziyor mk.
debe editi: tamam dudakta botoks olmazmış yazmayın, ne bileyim lan benim kütük kayseri bizim orada kömbe dudaklı derler alla alla.
arkadaşım eşşek diye şarkı yapan sanatçı
-
yaptığı şarkı 30 sene sonra bile çocuklar tarafından söylenmekte olan sanatçıdır. bu şarkıyı beğenmeyenler için " oku bakayım ayı" diye de bir şarkısı vardır.
nişanlılıkla evlilik arasındaki süre
-
nişanlılık la evlilik arası değdiğin şey nişanlılık olmuyor mu ulan? arada benim bilmediğim başka bir ünvan mı var?
refika'nın mutfağı vs arda'nın mutfağı
-
refika’nın tarifleri yapınca güzel olmuyor. ben bunu 12. denememden sonra eşim ellerimi tutup gözlerime bakarak “refika ile olmuyor” demesinden anladım. bir süre ona konduramadım ama sonra düşününce kavradım ki cidden güzel olmuyor tarifleri. özel bir aurası var. o etki alanından sıyrıldığınızda bunu fark ediyorsunuz. ülkemiz için kıymetli bir renk ama izlemelik.
arda ise çok başarılı. ne diyorsa koyuyorum; içime sinen bir lezzete ulaşıyorum.
arda turan
-
paf ligi'ne iki boy fazla, galatasaray a takımına bir boy eksik gelen, vestel manisaspor 'a pişmeye gönderilen sağ kanat oyuncusu..
6 ağustos 2020 dolar kuru
-
allah kimseyi; 'gezi eylemleri' sırasında #dolar 1.88'den 1.92'ye çıktı diye "ekonomiyi batırdınız" diyecek kadar alçak; dolar 1.92'den 7.30'a çıktığı halde tek kelime etmeyecek kadar haysiyetsiz, şerefsiz yapmasın...
amin deyu verin bre müslümanlar.
edit: dolar 30 tl amq. gene biz terörölele onlar vatansever.
sevilmediğini kabullenmek
-
insanı en çok yıkan şeydir belki de. onun seni sevmemesini anlayabilirsin ama bunu kabullenmek... hele de severken... işte o en acı verici olan kısmıdır. her gece, her an, her saniye 'neden?' diye sorup durursun kendine. iç acıtır, kalp burkar... bu durumun ne kadar süreceği de insana göre değişir. çabuk kabullenen bu savaşı kazanır.
kabullenemeyen de acısıyla başbaşa kalır...
daenerys targaryen
-
şu sıralar insan hakları, ademi merkeziyetçilik, sosyal belediyecilik, vs. gibi konularla uğraşan; ama sonunda sigortalarının atmasıyla babası mad king gibi çılgına bağlayacak ve westeros'un .mına koyacak olan sürgün prenses. neden? kadının suçu yok, kanında var. babasının dediği gibi, burn them all. saçma geliyor, ama o zamanın şartları bunu gerektiriyordu.
aha buraya yazdım, 8-9 sene sonra ben demiştim diye bu entry'yi göstereceğim.
eba'daki pembe ojeli göğüs dekolteli öğretmen
-
(bkz: odaya girdiğimde sarsılarak eba tv izliyordu)
herhangibir dekoltesi olmayan öğretmen. bunun gibi yazı yazanlar sadece corona yüzünden değil, hiçbir sebeple dışarı bırakılmamalı.
satranç oynayan kişi insanların en yalancısıdır
-
nerde zeka geliştiren birşey varsa yasak amk. he he satranç oynayan cennete giremez.
edit: (bkz: mini eymen'e yardım ediyoruz kampanyası)
29 mart 2017 ekşi sözlük profil değişiklikleri
-
mis gibi tek sayfada duran bilgileri 10 sayfaya dağıtmışlar amk. tabi dürümcüde hakli ne kadar click o kadar dürüm.
milgram deneyi
-
deney ve sonuçları okumak bile insanda kalici hasarlar yaratmakta, insanliga olan inancini derinden sarsmakta.
deney düzeneği kabaca şöyle,
denek deneyin yapılacağı yere gelir. yanında 47 yaşlarında güleç hafif kilolu bir adam vardır. diğer adamı da denek sanar. deneyi yapacak kişiler bunun ogrenme uzerine bir deney oldugunu soylerler ve denekler arasinda bir seçim yapilirmiş gibi davranirlar. gerçek denek ogretici, 47 yaşindaki ekipten adamsa ogrenen rollerine seçilmiş gibi davranılır.
gercek denekle adam bir paravan yardimi ile ayrilir.
denek adama bir takim kelimelerle ilgili sorular sorar. her yanliş cevapta denege elektrik şoku vermesi gerekmektedir. yanliş verilen her cevapta verilecek olan şokun değeri 15 volt artilir. deneğe bunun ne kadar can acıtabilecek bir şey oldugunu gormesi için 40 voltluk ornek şok uygulanır.
deney başlar.
ilk bir kaç soruya dogru cevap gelir. denek diger kişinin dogru cevap verip vermediğini onundeki işiklarla gorur ancak adamla gorsel temasi yoktur, sadece sesini duyar. az sonra adam ilk yanliş cevabini verir adam ve deneğin 75voltluk elektrik şokunu uygulamasi gerekir. aslinda elektrik şoku filan yoktur 47 yasindaki adam oyuncudur, ancak denek karsi tarafa elektrik soku verdiği konusunda ikna olmuştur.
denek uygulanacak gerilimi yukseltme konusunda her tereddut ettiğinde ağagıdaki cumleler sırayla soylenir
1- lütfen devam edin
2- deney devam etmenizi gerektiriyor.
3- devam etmeniz deney için çok önemli
4- devam etmekten başak çareniz yok, devam edeceksiniz.
adam ilk yanliş cevap verdiğinde onundeki dugmeden 75 voltluk gerilimi uygular ve her yanliş cevapta gerilimi artirir. her tereddüt ettiğinde yukaridaki cumlelerden once ilki sonra digerleri soylenir.
75 volt'ta adamdan "ahh" sesi çikar
90 volt'ta ayni ses tekrarlanir.
105 voltta ses yukselir
120 voltta adam çok acıyor der.
denek bu noktadan itibaren elektrik şoku vermek konusunda tereddut etmeye başlayabilir.
135 voltta kuvvetli bir inilti sesi gelir
150 voltta denek bağırmaya başlar, deneyin kesilmesini ister. kalp hastasi oldugunu soyler. devam etmek istemedigini soyler.
165 volta geçilir, denek çiğilik atar
180 voltta denek acıya dayanamadığını, devam edemeyeceğini bağırarak tekrar eder
195 vollta denek durmaksizi bağirir beni çikarin, kalbim sıkışıyor diye bagirir.
210 voltta cevap vermiyorum, bırakın beni diye şiddetle bağirir.
225, 240 ve 255 volttlarda sesi gittikçe yükselir
270 voltta aci içinde ağlamaya başlar.
285 voltta çığlıklar atar
300 voltta çığlık atıp durmaları için yalvarır.
315 voltta sesinin son raddesinde yalvarir
330 voltta durmaksizin yalvarip durmlarini kalbinin sıkıştığını soyler.
olayin tum ciddiyetine karşin deneklerin yuzde altmişindan fazlasi, karşilarinda kalp hastasi bir insan oldugunu düşünmelerine rağmen 450 volta kadar elektrik şoku uygulamayı kabul ederler. emir ve komuta zincirine girilip kesin emirler alinca çok az kişi uygulamayı reddeder.
sanmak fiilini geniş zamanda yanlış çeken insan
-
yazar olarak hayal kırıklığı yaratabilir.
bakıyorum iyi yazarlar bile yanlış çekiyor.
yazdıklarından belli, kim bilir kaç kitap okumuş insan, yeri geliyor "sanarlar" diyor.
sözlü olarak o şekilde kullanılmasının sakıncası yok. ama yazı dilinde doğrusunun kullanılması önemli.
çünkü ben bile artık şaşırmaya başladım.
bakın şimdi topu topu altı adet sözcüğü ezberleyeceksiniz:
sanırım, sanırsın, sanır, sanırız, sanırsınız, sanırlar
kaynak: bir yazım kılavuzu alıp bakın derim. yoksa
buyrun: https://en.wiktionary.org/wiki/sanmak
ünlü türk edebiyatçılarından da örneklerle kanıtlayalım.
örnek 1: sanırsın
terkîb-i bend - ziya paşa
---
çok mukbili gördüm ki güler içi kan ağlar
handan görünen herkesi hurrem mi sanırsın
bil illeti kıl sonra müdâvâta tasaddî
her merhemi her yareye merhem mi sanırsın
---
örnek 2: sanır
ağlama - ahmet hamdi tanpınar
-----
eğer yüzüne gözyaşı yağarsa;
seni garip sanır her gören.
ağlama sakın çocuk, ağlama!
korkmayana zarar gelmez, bunu bil.
sevgini hep söyle, sakın saklama.
aklından korkuyu, gözünden yaşı sil.
örnek 3: sanırız
özdemir asaf
biz değişiriz aşk değişti sanırız.
yiterken de böyleyizdir,
yitince de..
örnek 4: sanırsınız
her sabah, yanılmak ! - attila ilhan
sabah olmak her gece kolay mı sanırsınız
bulutları dağıtıp güneş olarak doğmak
denizle gök arasında çiy yorgunu şehre
----
örnek 5: sanırlar
dönmeyenler - can yücel
----
bu murat belgeli murat
çok ingilizce bilir
ama hel'sinkiyle güvey girer
bu özel üniversite randevucuları
aydın doğan solcuları
dünyaya birşey öğreteceklerini
sanırlar
ekonomi ekonomi diye
kendilerini unuttukları gibi
bizleri de unuturlar
*sanırım, "sanırım"ı herkes doğru kullanıyor. o yüzden örnek vermeye gerek duymadım.
edit: bir işi yarım bırakırsan böyle olur işte. her yanda sanarımcılar türer.
örnek 8: sanırım örneği de orhan veli'den olsun
baharın ilk sabahları
----
sanırım ki günler hep güzel gidecek;
her sabah böyle bahar;
ne iş güç gelir aklıma, ne yoksulluğum.
derim ki: "sıkıntılar duradursun!"
şairliğimle yetinir,
avunurum.