hesabın var mı? giriş yap

  • merak ediyorum kokpit'e girip kuleyle mi haberleşecekti?

    -alo kule merhaba. piste doğru gideyim mi yoksa kenarıyada bekleyeyim mi?

  • afedersiniz ama beş senem kaldı. iyiki de almışım. beş sene önce almasaydım evimi, şu anda alabileceğimi hiç sanmıyorum.

  • batman'in kendisi ciddi, düşmanları laubalidir. spiderman'in kendisi laubali, düşmanları ciddidir.

  • herkesin çok mutlu mesut bir şekilde çok ucuza siparişler verdiği yıllar. sonra akp bu millet niye mutlu lan diyerek vergi getirdi.

  • eski türkiye'ye dair samimi görüntüler barındırıyor. insanların biraz parasız ama mutlu olduğu dönemler. taksim meydanında futbol oynayan adamlar var videoda. ne kadar sıcak ve samimi.

    türkiye maçıyla ilgili şu ifade benim çok dikkatimi çekti ve acayip özlem duydum.

    "türkiye maçı 1-0 kaybetti ama insanların neşesi hala yüksek. çalışmak için ne kadar güzel bir yer."

    vay be. ingiliz muhabir diyor bunu. o kadar yasaklar, fakirlik filan var ama insanlar tuhaf bir şekilde mutlu. o güne ve bugüne baktığımızda gerçekten genlerimizi bozmak için bayağı bir oynanmış.

    daha duygusal ama neşeli insanlarmışız o zamanlar.

    videoyla ilgili iki şeyi merak ettim.

    - tiyatroda levent kazak'la oynayan kadın kimdir?
    - istanbul üniversitesi önünde demeç veren abi şimdi ne yapıyordur acaba?

    edit: tiyatroda oynayan kadın pelinsu pir. nam-ı diğer behzat ç. deki gönül. teşekkürler @erk.

  • heidi'nin dedesiyle bir ağaç dalını peynire saplayıp ateşte kızartması. ben buna o kadar özenmiştim ki babama yaptırmaya kalkmıştım. babamın dükkanına gittiğim günler* öğlenleri yemeği babam hazırlardı. heidi'de okuyunca "ateşte peynir kızartalım" demiştim. "oğlum yanar öyle peynir bişeye benzemez" dediyse de ikna olmadım. "kitapta yazıyor baba" deyip ısrar etmiştim. onun üzerine bildiğin kalıp beyaz peyniri piknik tüpünde eritip ne olacağını göstermişti. büyük hayal kırıklığına uğramıştım. "istersen artık bunu yumurtaya katalım peynirli yumurta olsun" demişti. üzüntüyle kabul etmiştim. peynirli yumurta da çok güzel olmuştu.

    ama o peynir meselesi johanna spyri'nin okurlarına çaktığı en büyük kazıktır. kimi yiyosun ya. nasıl kızartıyosun peyniri. hislerimle oynadı adi kadın. kesin kendini "alplerde özel bir peynir var" diye savunuyordur. pis yalancı.

    edit: beşyüz tane mesaj geldi "hellim kızartılıyor" diye. johanna açık açık belirtseymiş "dedesinin kıbrıs kökenlerinden dolayı" diye. nice çocuğun hayallerini yıktı pis.

    edit 2: kusmuk dedi ki gerçekten o yöreye özel kızartmalık peynir varmış. kitapta o özelliğinden bahsedilmiyordu. paramı geri istiyorum.

    edit 3: max zorin yardımıyla ne olduğunu bulduk. sözkonusu peynir raclette'miş. 1980'lerde eskişehir'de bulmamız zaten imkansızmış.

    edit 4: komplo teorisi büyüyor. heidi'deki bu kısım zaten isviçre peynir lobisinin bir ürünüymüş. propagandaymış. http://www.npr.org/…isode-575-the-fondue-conspiracy

    edit 5: kusmuk dedi ki o peynir raclette değilmiş. raclette şişe sokunca akar gidermiş. esas grillkäse diye satılan beş altı çeşidi olan bir peynirmiş. ateşte ısıtmalıkmış.

    edit 6: bunu tek merak eden ben değilmişim! https://www.chowhound.com/…se-featured-heidi-873259 yabancı forumda raclette demişler. ama ikna olmadım zira oradakilerin peynir dağarcığı konusunda emin değilim.