hesabın var mı? giriş yap

  • valla 10 yıl oldu neredeyse çok mızmızlanacak bir şey yok aslında. yalnızca yaz olunca şöyle gönül rahatlığıyla koca bir karpuz alıp evimde yiyemiyorum ya ona canım sıkılıyor. minik karpuz üretilsin, tek kişilik. başka da bir derdim şikayetim kalmayacak bak söz.

  • limon kimyon zorro evrim teorisi defterine ek
    1337. gün.

    -evrim karşıtları daha önce açıklanmış konuları yeniden soruyorlar. deneklerin okuma alışkanlıklarında bir gelişme kaydedilemedi.

    -denekler halen aynı hatalı argümanlarla evrimi çürüttüklerini sanıyorlar. argüman üretme ve destekleme konusunda ilerleme kaydedilemedi.

    -denekler halen evrim teorisinin insanın maymundan geldiğini iddia ettiğini sanıyorlar. yeni bir bilgi edinme kabiliyetinde gelişme kaydedilemedi.

    -deneklerin anadillerindeki yazma kabiliyetleri halen en temel dilbilgisi kurallarını ihlal edecek seviyede. el göz koordinasyonları yahut derinlemesine bilgi edinme kabiliyetleri genetik düzeyde hatalı olabilir.

    -denekler evrim ve evrim teorisi arasındaki farkı halen öğrenemedi. ikisi aynı şeymiş gibi davranmaya devam ediyorlar.

    -denekler karşı çıktıkları evrim teorisinin yerine alternatif bir bilimsel çözüm önermiyorlar. yapıcı yaklaşımdan hala uzaklar. bilimsel vandalizm karakteristik gösterge olarak kullanılabilir.

    -denekler halen bizi konuşturmuyorsunuz diyerek duygusal tepkiler gösteriyorlar. oysa bununla kast ettikleri şey "hala bizi onaylamıyorsunuz". buradan deneklerin ortaya koydukları kaynaksız argümanlara körü körüne inandıkları sonucuna varabiliyoruz.

    -denekler evrim teorisini ideoloji olarak algılamaya devam ediyor. hiçbir bilimsel makalede herhangi bir dini görüşün yer almadığı defalarca anlatılmasına rağmen böyle düşünmeleri eğitilebilir olmadıkları konusundaki şüpheleri güçlendiriyor.

    -denekler halen her sorularına tek tek cevap verilsin istiyorlar. başkasının aynı sorusuna verilmiş cevabı arayıp bulmayı tercih etmiyorlar. araştırma kabiliyetlerinde ve tembelliklerinde değişim kaydedilemedi.

    -denekler daha önce başkası tarafından sorulmuş ve detaylıca cevaplanmış bir sorunun aynısını sorduğu halde, cevap alamazlarsa bunun verilecek bir cevap olmadığı için olduğunu sanıyorlar. herkese tek tek cevap verilmesi gerektiğine olan inançları altı boş bir özgüvenin göstergesi olarak kaydedildi.

    sanırım artık çalışmalarımızın geleceğinden şüphe etmeye başlayabiliriz.

  • (aynen yaşanmıştır)
    kadıköy-maltepe minibüsü
    yolcu: şöför bey müsait bir yerde inebilir miyim?
    şöför: inemezsin kardeşim, tek durak maltepe kır kıçını otur adamın asabını bozma!
    bütün yolcular: tıssssss......

  • "siz antik tiyatroyu görme heyecanı içinde yürürken, sizin paranızı almak üzere ellerinde hiçbir anlamı olmayan eşyalarla yalvararak sizi taciz eden bu kalabalıkla karşılaşmak tüm neşenizi kaçırıyor."

    müthiş bir gözlem. türkiye'nin herhangi bir yerindeki turistik bölgenin yöre halkını eksiksiz tanımlamış teyzem.

  • başkası anlatsa ütopik bir karakter olduğunu sanacağım ama bugün bizzat kendisiyle tanışıtığım hoca.

    bildiğin elinde bir kutu kuru pasta ve tepsiyle geldi. hevesle herkesin sırasına çayları ve plastik tabaklarda servis ettiği kuru pastaları, un kurabiyelerini bıraktı. sınav erken olduğundan "kahvaltı yapmamışızdır" diye düşünülmüş.

    bana 6 yıllık yüksek öğrenim hayatımın en kötü geçen vizesini yaşatacak sorular sormuş olmasına rağmen şu an hiç kızgın değilim kendisine. aksine sarılasım var.

    buradan bütün akademisyenlerin kendilerine bir hayat dersi çıkarmalarını umuyorum. tanışın bu hocayla, arkadaş olun. az insanlık öğrenin.

    not: olay ilköğretimde değil, yüksek lisans seviyesinde gerçekleşen bir sınavda yaşanmıştır.

  • 2. sayfa magazin programında yaptığı açıklamalardır.

    şu şekildedir:

    “terbiyesizlik yapmadım. dönüp bana ‘sus mu diyorsun’ dedi. ben de hayır ödülünüzü alın onunla konuşun dedim. çünkü zafer konuşmaları ödülle yapılır. ben bu kadar ciddiye almadım olanları. ben hiçbir şey söylemedim, linç yemeye başladım. sonra ona sahip çıkmaya başladılar. demek ki ona sahip çıkanlar başka insanlar. oyunculuğuma laf edenleri ciddiye almıyorum. orada konuşma uzadığı için sıkılmış olabilirim. kendi meslektaşlarını aşağılaması benim hoşuma gitmedi. organize bir şekilde linç girişimi var.”

    “ben nihal yalçın’ı sadece oyuncu kimliğiyle değerlendiriyorum. benim sevdiğim bir oyuncu. ‘kadınların konuşması bastırılıyor’ denildiğinde olayın içeriğine bakmaya başladım. yalçın’ın paylaşımlarına bakmaya başladım. ‘selahattin demirtaş’a özgürlük’ falan demiş. demirtaş ‘öcalan’ın heykelini dikeceğiz’ dedi hanımefendi bunu mu savunuyor? pelvin buldan falan da ona sahip çıkıyor. türk ordusuna silah doğrultan, ateş eden, polisini, öğretmenini öldüren terörist örgütün tümüyle karşısındayım. ben pkk’nın terör örgütü olduğuna inanan bir insanım. şimdi gidip onlara sormak lazım. siz pkk’nın terör örgütü olduğuna inanıyor musunuz? abdullah öcalan’ın bebek katili, terörist başı olduğunu söyleyebiliyor musunuz? lanetliyor musunuz?’ diye.”

    https://www.sozcu.com.tr/…i-gittigime-pisman-oldum/

  • yeşil, beyaz, kırmızı ve siyah renklere bürünerek en çok sevilen ve tanınan power ranger olmuştur.

    (bkz: tommy oliver)

    jason david frank ilk önce "jason" yani kırmızı ranger seçmelerine katılmıştır. fakat rol austin st john'a verilmiştir ki kendisi yapım ekibinden birinin (nereden bilmiyorum) akrabasıdır. kendisine sonradan diziye katılan şeytani yeşil ranger tommy oliver rolü verilmiştir. bu karakter, power rangers'ın asıl ikonik karakteri kırmızı ranger olmasına karşın daha çok sevilmiş ve benimsenmiştir. yani dizinin ikonu, kırmızı ya da yeşil ranger değil tommy oliver olmuştur.

    böylece jdf, 1993 yılında yeşil ranger olarak power rangers evrenine giriş yaptı. yeşil ranger güçlerini kaybedip diziye veda ettiğinde çocuklar yapım şirketi saban'ı telefon ve mektup bombardımanına tutmuş, yeşil rangerın yerine gelecek altıncı ranger olan beyaz ranger için başka bir isim düşünülmüş olsada, saban taleplere kayıtsız kalmayıp tommy'i tekrar diziye döndürmüştür. böylece 1994-1996 yıllarında tommy oliver as jdf, beyaz ranger olarak dizide yer almıştır.

    daha önce power rangers başlığında bahsetmiştim uzun uzun (#63386891). power rangers, japon bir tv dizisinin uyarlaması olduğu ve uyumu bozmamak amacıyla, mighty morphin power rangers bitirilmiş, onun yerine devam niteliğinde olan power rangers zeo adlı seri başlamıştır. orijinal casttan kimse ana renklerde ranger değilken, tommy oliver bu sefer kırmızı zeo ranger olarak 1996-1997 yılları arasında ranger kariyerine devam etmiştir. sonradan ilk kırmızı ranger olan austin st. john, yine akrabasının torpiliyle gold ranger olarak diziye dönüş yapmıştır.

    1997 yılında power rangers zeo bitip power ranger turbo başladığında tema değişikliği olmasına karşın, tommy ve diğer rangerlarda değişiklik olmamış, üstüne üstlük tommy diziye veda etmeden birde sinema filmi çekilmiştir. her rengin ayrı bir sahibi olması gerektiğinden dolayı jdf ve diğer rangerlar sezon ortasında diziden ayrılmıştır.

    2002'de power rangers saban'dan disney'e geçti ve power rangers'ın 10. yıldönümü şerefine tüm kırmızı rangerların toplandığı bir bölüm çekti: tıklayınız. bu bölümde ilk kırmızı rangerdan çok ilgiyi yine jdf çekti ve bunun üzerine disney 2 yıl sonra, yani 2004 yılında jdf'i siyah ranger olarak yıllar sonra tekrar diziye döndürdü. eski renkleriyle savaştığı bölüm için lütfen tıklayınız.

    yani kısaca, 5 farklı ranger olarak (yeşil, beyaz, zeo kırmızı, turbo kırmızı ve siyah), kendisi power rangers için önemli bir şahsiyettir, pozitif bir insandır. hala binlerce hayranı vardır ki bu hayranlar öyle 6-7 yaşındaki çocuklar değil, 25-30 yaşlarındaki eşek kadar insanlardır. umarız kendisini dizide son bir kez daha ranger olarak görme imkanı bulabiliriz. belki mavi, belki sarı yada farklı bir formdaki sixth ranger olarak...