hesabın var mı? giriş yap

  • bir fps manyaklığı. takıntı bir yerde. şarjörü illa 30 görecek. 29 olursa öleceğini düşünür. counter'ı çok oynamış kişilerde görülür. tek mermiyle adam öldürmüşlüğü vardır.

  • tarım dışında bir şeyi olmayan sovyetler'de doğmuş, uzaya adam gönderen, atom bombası yapan, abd'ye kafa tutan, ağır sanayinin her türlüsünün olduğu olduğu sovyetler'de yaşamış, bürokratik ahlaksızlığın toplumsal çözülmelere yol açtığı sovyetler'de ölmüştür.

  • bütün bu yapılanlar türkiye'deki eğitim sistemini berbat hale getirmek ve kaliteyi iyice düşürmek içindir. eve ödev verilmeyecek dediler bizim velilerimiz ise çok sevindi ama yapılan tembelliğe alıştırmak ve çocuğun evde eline kitap almasını engellemekti. tekli eğitime geçiriyorlar ki sınıflar kalabalık olsun çünkü onlar da biliyor elli kişilik sınıflarda eğitim filan asla olmaz. çiftli eğitim yapıyoruz sınıfım kırk bir kişi. vakıflar ve sendikalar eğitimin göbeğine alındı ki ideolojilerini rahatlıkla aşılayabilsinler. erken yaşta çocukları okula başlattılar amaç oyun oynama çağındaki çocuğu elli kişinin olduğu dört duvar arasında zorla tutmak böylece çocuk hayatı boyunca okuldan nefret etsin. sürekli yazı sistemini değiştirip dur kafaları karışsın, bilime, sanata, kültüre harcayacağın zamanı yirmi dokuz harfi bir el yazısı bir düz yazı şeklinde yazdırmakla uğraş. ders saatlerini kısalt fakat teneffüs sürelerini uzat ne kadar boş gezerlerse o kadar iyi. matematik, fen, türkçe derslerini olabildiğince azalt, eve ödev vermek de yok zaten bunun yanında ver verebildiğin kadar din derslerini ki ülkede zihni pırıl pırıl, araştıran, soran, sorgulayan, kolay kandırılmayan, ilkeli çocuklar yetişmesin. en son tatil sürelerini iki hafta daha eklediler. bol bol tatil yaptır eve ödev de verme. sonra her sene bir sınav sistemini değiştir, dur. sonra al sana tam istedikleri gibi bir gençlik!!!

  • "polisi işe karıştırmayın, yoksa kız ölür."

    elmadağ'da adını hatırlayamadığım, ev yemekleri yapan bir yere verilen siparişte yazmıştık. yemeği getiren eleman "etrafınız sarıldı" demişti.

  • sosyal demokrasi dedimiz görüş aslında sağ ile solun ortasında bir görüş. kendisine sağcı diyen sosyal demokratlar olduğu gibi solcu diyenler de var. zaten sosyal demokrasi dediğimiz şey vahşi kapitalizmin liberalizm ve insan hakları ile yumuşatılmış, sosyalizmin bir kısım yönlerini içinde barındıran karma bir ideoloji. dolayısıyla sosyal demokrasi kavramı zaten başlı başına sağ ve solun birbiri içinde eridiğini ortaya koyar.

    bugün bildiğimiz anlamıyla insan haklarını ortaya koyanlar liberaller. hayır sosyalistler bu konu ile ilgilenmedi demiyorum, bugün bildiğimiz anlamı ve öncelik sıralaması ile ortaya koyanlar onlar. fakat elbetteki onlar sınırlı bir kitle için bu hakları öngörüyordu. günümüzde insan hakları hemen hemen ideoloji tarafından kabul edilmiş durumda. islamcısı da seküleri de sosyalisti de liberali de insan haklarına sığınıyor yeri geldiğinde.

    emek ve sermayenin dağılışı konusunda da pek çok ara görüş çıktı. sosyal demokrasi bunların en öne çıkanı ve belki de en ortada olanı. bu dağılımın iki zıt uçta da savunucuları var. lakin üzerinde uzlaşılan payda gittikçe büyüyor.

    günümüzde kendisini seküler kapitalist, seküler milliyetçi, laik muhafazakar, sosyalist islamcı vb kavramlar ile tanımlayan yığınla insan olması da artık sağ ve solun din veya muhafazakarlık olgusu üzerinde de geçerli olmadığını ortaya koyuyor.

    özetlemek gerekirse; günümüzden insan sayısı kadar ideoloji var ve her biri kısmen sağ kısmen solda yer alan karma ideolojiler.

  • üç arkadaş yan masada oturmakta. ikisi entel bir muabbete girişmişler, 3. gencimiz telefona gömülmüştür.

    1. genç: ergenliğimdeki metal tutkum yavaş yavaş enstrümantel müziğe kayıyor. sabahtan akşama kadar guns n roses dinlediğim olurdu.
    2. genç: evet, ben de artık bir moonlight sonataestranged'a tercih ederim.
    şarkı değişir;
    2. genç: iyi insan lafın üstüne gelirmiş.
    1. genç: kimin bu hatırlayamadım.
    2. genç: goran bregoviç
    3. genç telefondan kafayı kaldırır: o kim lan, bulgar forvet mi?
    ikisi birden: s.ktir git hilmi, s.ktir git ya.
    hilmi: noldu lan yavşaklar iki dakkada öldü entelliğiniz.

    hangisini taktir etceğimi şaşırdım.

  • müziğini beğenmediği adamın hasta olmasına sevinecek ruh hastalarını ortaya çıkarmıştır.

    bir insanın içi ne kadar kötü olabilir?