hesabın var mı? giriş yap

  • sakinlikten bunalırsanız kahvaltıda t24 okuyup, akşam haberlerinde fox tv izleyin, yatmadan önce verilmiş sadakam varmış diyerek misler gibi uyursunuz.

  • eski mezunlardan bir arkadaş, fakülteye dair ilginç olaylardan bahsediyor. şimdilerde asistan olan bir hocanın, dersten geçiş hikayesi...

    bunlar 9 kişi devamdan kalıyorlar. hoca çağırıyor odasına. diyor işte, gençler niye gelmediniz, niye kaldınız? anlatın sebebini, inanırsam geçiricem.

    öğrenci 1: babam felç geçirdi
    öğrenci 2: iflas ettik
    ö.3: sevgilim terk etti
    ö.4: babaannem sakatlandı
    ö.5: evimiz yıkıldı
    ö.6: tüp patladı
    ö.7: sel oldu
    ö.8: bıçaklandım

    türevi felaket senaryoları...

    hoca: sen niye gelmedin?
    bizim asistan: hocam geç yatıyorum, uyanamıyorum.
    hoca: niye geç yatıyorsun, bir yerde mi çalışıyorsun?
    asistan: yok. takılıyorum öyle

    hoca: seni geçirdim. diğer sekiz, siz kaldınız.

  • bazıları için meslek bu. izmir'in bi köyünde var biri, adı manyak ahmet. çocukluğundan beri milletin suçunu üstlenip onların yerine cezaevine giriyor. misal hödüğün teki pavyonda birini vurup kaçıyor, buna haber ediyorlar, manyak ahmet karakola gidip ben vurdum diyor ve kapanıyor dosya. ben bu işlerde iyi para var sanırdım hep ama çok komik paralar dönüyormuş, 10-15 bin gibi. hatta sanırım son defasında da ödemeyi koyun olarak yapmışlar da çobanlığa başlamış artık manyak ahmet.
    geçen gün arkadaşa dert yanıyormuş, "bu işler yapılmaz artık, içerisi it kopuk doldu, alem bozuldu" diye. cevaevi işte be abi, ne bekliyordun ki? profesörler, diplomatlar mı olacaktı içeride, birlikte entelektüel sohbetler mi yapacaktınız?
    ah be ahmet abim.

  • kendisi istanbul içerisinde mecidiyeköy'den ümraniye'ye 2 saatte giderse şükreden bir yazar tarafından küçümsenen teknoloji.

    lan trafiği var, regülasyonu var da var bu işin. uzaylıya haraç yedirmeden olmuyor işler öyle kolay.

  • zamane cocugudur.
    izlerken icimiz ciz eder biz abilerin, etmez mi?
    bizim zamanimizda kinder surprise azdi, pahaliydi, anne babalarimiz alamazdi oyle cok cok. ayda bir falan toplu ali$veri$te ogretmenler kooperatifine gidilecek, anne iyi zamaninda olacak da 1-2 tane alacak. ancak o zaman kinder surpriseimiz olurdu bizim.
    onun cikolatasini binbir torenle yerdik. kirmadan ikiye bolerdik once, sonra ufak ufak yalardik, buyuk bir parca kopartacaz da zort diye bitecek diye korkardik... bissuru bissuru olsa da bissuru yesek diye hayaller kurardik, gercekle$mezdi bu cocukca hayaller.
    kagidini bile ozenle yirtmadan cikarirdik. aliminyumdu ya, boyle duzle$tirir, defter arasina koyardik falan, biriktirirdik.
    $imdiki veletlere bakiyorum, zart diye yirtarak acip, huptedenek su gibi iciyorlar cikolatayi, onlar icin ozel degil, onlar icin luks degil, onlar icin degerli degil...
    bizim icin neydi o kinder surprise biliyonuz mu siz?
    bir gun birinin kafasina cakacam yerken, ne nereden geldigini anlayacak, ne neden oldugunu kerata...
    aglayasim geliyor.
    hislendirmeyin beni...

    (bkz: bastigin yerleri toprak diyerek gecme tani)

  • hiç bir olaya karışmamak şart oldu.artık tek yapılabilecek kendi aileni ve akrabalarını korumak.bu devirde insanlık, yardımlaşma, vs gibi kavramlar çöp olmuştur.herkesin yaptığı yanına kar kalıyor.önce yalandan bayılarak düşene yardım edenleri soydular, otostop çekip, gasp ederek kimsenin durmamasını sağladılar , ihtiyacı olmadığı halde dilenerek, yardımlaşmayı bitirdiler, şimdi de bu olay, tüm insanların içindeki iyiliği yok ettiniz.

  • ders: hayat bilgisi
    konu: türk kadınlarının yabancı erkeklere karşı daha hoşgörülü olmaları.

    şimdi pek sevgili okur, gerek kendi çevremden, gerekse başkalarının çevrelerinden gördüğüm, izlediğim, duyduğum kadarıyla türk kadınının, yabancı erkeklere karşı daha hoşgörülü olduklarını bir süre önce saptamış idim; bir de yazayım da belki doçentlik falan alırım diye kasıyorum. ha bu arada, belki diğer milletlerin kadınları da böyledir ve hatta belki de bu yüzden rus kadınlar türk erkeklerine hastalar sanıyoruzdur. orasını bilemem; şimdi kalkıp da tanıştığım 3-5 ecnebi üzerinden genelleme ya da tespit yaparsam, mazallah ab'ye falan almazlar bizi.

    neyse biz konumuza dönelim. evet sen, türk kadını, bugüne kadar fark etmediysen, bu entariyi giydikten sonra fark edeceksin ki, ecnebi bir oğlanın hal ve tavırlarına, bir türk gencininkinden hep daha hoşgörülü yaklaştın. tabi ki hepinizi genellemiyorum hemen bık bık etmeyin. ayrıca sebepleri kişiden kişiye de elbet değişecektir ancak böylesi bir "eğilim" olduğunu hemen inkar etmeyesin diye ben sana, bir kendi yaşadığım, bir de sözlükte de genel eğilim olarak gördüğüm iki örnek vereyim.

    örnek 1: bizim arkadaşlar, bir öğrenci gezisi esnasında bir grup italyan çocuk ile tanışırlar (bak italyanı vurguladım az sonra olaylar gelişecek). bunlar yolda kakara kikiri ahbap olup giderlerken, otobüs ani bir fren yapar ve arkadaşımın bana anlattığı haliyle bundan sonra kurulan diyaloğu size aktarırım:

    arkadaş: abi az daha otobüse yüzü koyun kapaklanıyordum.
    nickimi unuttum: hmm.. (tüh ya kurtarmış)
    a: ama asıl komik olanı, tehlikeyi atlattıktan sonra italyan çocuklardan birisi döndü bana "niye bu kadar korktun ki düşsen de bişey olmazdı sana" dedi. ben de "o niye?" dedim. o da "çünkü doğal hava yastıkların var senin" dedi zuahahahhaa (evet arkadaş kız)
    nu: hmm sen de bunu komik buldun?
    a: evet neden ki?
    nu: bi kere espri çok kalitesiz. ikincisi daha yeni tanışmışsınız, densiz bir espri olmuş. üçüncüsü bu espriyi o değil de bir türk yapsaydı "oha hayvan, abazan işte" derdin; komik bulup gülüp bir de gelip bana anlatacağına!
    a: eehmm.. kem küm..
    nu: hadi naş naş gözüm görmesin...

    ya sevgili okur bak gördün mü? işin daha da kötüsü bunlar sonra o espri anlayışına sahip italyan arkadaşlarla kanka oldular ve 2-3 yıldır da görüşüyorlar.

    örnek 2: açın sözlükte ispanyol erkekleri, italyan erkekleri, yiğidin harman olduğu yerin erkekleri gibi başlıkları okuyun. kadınlarımızın türk erkekleri için "çok kötü vasıflar" olarak nitelendirdikleri "çapkınlık, hovardalık, yavşaklık..vs" gibi bütün sıfatların bir anda nasıl da meziyet oluverdiklerine hayret edin. "bunlar hem çok şekeeeer, hem çok tatlıııı, hem çok sıcak kanlıııııı (türk olunca bunun adı yavşak oluyor) hem de çapkındırlar ekiekiekie" şeklinde girilmiş bir çok entryi görün ve beni daha fazla yormayın.

  • - uzun zamandır sürüngenleri düşünüyorum züleyha... mesela bir yılan. hiçbir zaman bir boy aynası olmayacaktır. o da bunu bilerek hayatını ona göre düzenlemiştir...

    - tilki'nin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkanıdır derler züleyha. ama bu tilki'nin kürkünden dolayı değildir. bu tilki'nin kaderidir...

    bir keresinde de adamın birini bağlamışlar koltuğa, necdet de karşısına geçmiş konuşuyor.

    -:örümcekleri hiç düşündün mü? örümcek, ağını ufak adımlarla ve büyük bir sabırla kurar. sonra da bir sineğin düşmesini bekler... sence burda hangimiz sinek oluyoruz?

    +: ben abi galiba.

    -: midyat, seyfo gülün lan.