hesabın var mı? giriş yap

  • - noldu be mükremin, ne güzel yaşıyoz işte.
    - tırbişon sen azcık türkçe bilseydin, buna yaşamak demezdin.

  • 1960'ların bohem âleminde adı sık geçen, meyhane öncesi mutlaka uğranılan beyoğlu istiklal caddesi'ndeki pastane. 1928'deki adı loryan, 1934'te kibar anlamına gelen baylan'la değiştirildi. garsonları leonidas ve hristo, sait faik'i tanır, genç edebiyatçıların ilk kitaplarını kutlar, patron olmadığı saatlerde onlara servis yapmaz, bedava zaman geçirmelerini sağlardı. en ünlü ürünü peşmelba adıyla anılan dondurma düzenlemesiydi. bir grup genç edebiyatçı ve tiyatrocu attilâ ilhan'ın riyasetinde orada toplandığı için baylancılar diye anılırdı: demirtaş ceyhun, fikret hakan, ege ernart, hilmi yavuz, ferit edgü, demir özlü, yılmaz gruda, erol günaydın.
    ---
    (alıntı: rakı ansiklopedisi)

  • kötü niyet yok. hassasiyet var. zihniyetleri sorgulanabilir ama hitap ettikleri toplum düşünülünce yadırganamaz. içinde yaşadığımız yapıda % 10 böyle gönderilmesini eleştirir ama % 90 bundan memnuniyet duyar. bu durum malesef böyle. onlar da çoğunluğa hitap edecek. mecbur. o beklenen eşik bize halen çok uzak. ben olsam gönderiyi yapan ben de öyle koyardım.

  • 19. yüzyıl sonlarında, piyasaya yeni çıkan bir ilacın pazarlanması amacıyla kullanılmış bir bilmece. ilginç.

    resmin sol tarafında “anne kedi yavrusunu kaybetmiş, bulabilir misiniz?”, sağ tarafında ise “dr.seth arnold's balsam'ın [ilacın] karın ağrılarına en iyi gelen ilaç olduğunu unutmayın” yazıyor. böyle insanlar yavru kediyi bulmaya çalışırken, ilacın ismine aşinalık kazanıyormuş...

    kaynak: kırmızı tilki.