hesabın var mı? giriş yap

  • web tasarımcı pozisyonu için gittiğim orta büyüklükte bir şirkette developer tarafından sorulan soru:

    +tasarım dünyasına getirdiğiniz bir yaklaşim, bir yenilik var mı?
    -öyle bir şey olsaydı bu mülakatta olmazdım sanırım.

    sonuç: işi aldım.

  • orantısız zeka göstergesidir.
    bu ülkenin yobazı haggaten gerizekalı arkadaş. gerizekalılığın bir dibi olsaydı orada türk yobazı olurdu. ekşi sözlük de bildiğin gerizekalılığın prim yaptığı bir yer işte.

    maymun-insan, kaburga kemiği-kadın meselelerine hiç girmeyeceğim. durum şu. ateistler maymunun değil onun atasının milyonlarca yıl evrim geçirdikten sonra insan olduğuna inanır. bildiğin maymunun birkaç yılda insan olduğuna değil.
    salaklar.

  • "varoş mekanlarda eller havaya yapmak" kitabımızın 76. sayfasında bulunan rehberdir.

    öncelikle herkes kitabın ön sayfasını açıp baksın, çünkü en geç 2010 tarihli olmalı basım yılı kitabın.

    evet,

    ders1: ikilemeler, tekerlemeler, kulak aşinalığı olan yerel söylemler

    örn: baş ucumda portakal olsan ilaç olurdun bana(portakalı soydum baş ucuma koydum)

    ders2: esnaf ağzı hölölöyler, lololar, savuşturma tarzları

    örn: tartacak bir şeyim yok, sinek avlar bu halim(boş bakkal taşak tartar, sinekli bakkal ve müthiş uyum)

    ders3: baskılı söylemler, bağlaçlı-edatlı tekrarlar

    örn: döneceksen dön, boş kaldı bak defterim, seveceksen sev artık veresiye sevgilim(yine bakkal ağzı var burada)

    ders4: kalple ilgili şeyler söyle prim yapar hep

    örn: kalbim tezgah altı, bir tek seni istiyor, zamlar devam ederse o mahşeri bekliyor.

    şimdi bakalım neler çıktı;

    baş ucumda portakal olsan ilaç olurdun bana
    severdim yarım yarım, sıkardım ara sıra.
    kalbim çarpar oldu, hep turuncu turuncu,
    kimseler dokunamaz, pütürlüdür vücudu.
    tartacak bir şeyim yok, sinek avlar bu halim,
    yarım kilocuk da olsa, yine benimsin sevgilim.

  • istanbul'daki, avrupa ve anadolu yakası fark etmeksizin, bütün yaralanma ve diğer kaza vakalarına bakan insan. 300. ve son bölümde yoğun bakım odasına çaat diye dalıp eline geçirdiği elektroşok cihazıyla bütün vücudu baştan aşağı yanmış bir mağduru hayata döndürmeye çalışıyordu. başaramayınca da yoğun bakım odasının penceresinden, adamın işi bitti işareti yaptı.

    kendisi tıbbın geldiği son noktadır ve bütün tıp dallarında ihtisası vardır.

  • en azı oyu ceyhan almıştı oyumu ona verdim. ezilenlerin, dışlananların, sesi olmayanların sesi olmaya devam edeceğiz.

    #2bceyhanyalnızdeğildir

    40 bin oy editi: arkadaşlar verilen oy sayısı 40 bine'e dayandı. bu süre içerisinde ceyhan'ın gerçekten yalnız olmadığına inanmak istedim. belki benim entryim ceyhan için bir ses olur dedim, bir ışık olur, bir kıpırdama olur dedim ama bana rağmen durum pek değişmedi. çocuk gerçekten yalnızmış. benim aldığım fav sayısı çocuğun aldığı oydan fazla. artı oyları saymıyorum bile. utancımdan entryi silecek noktaya geldim.

  • burhan ve tanrıverdi'nın fatoşun kedisine bakmaya gittikleri evde kediyi duvardan duvara vurmaları,öldü sanıp klozete atmaları. dizinin en komik ilk 3 sahnesine girer. unutulmazlarım arasında. :)

  • (bkz: dost yoğurt)

    bim'den alışveriş yapmayı sevmediğim, huzursuz hissettiğim halde beni her daim bim'e çeken ürünlerden sadece biri. sadece bim'de satıldığını bilmiyordum. yani böyle kaliteli bir ürün migros'ta satılıyordur diye düşündüm ve migros reyon görevlisine sordum;

    +dost yoğurt var mı?
    - malesef efendim, pınar var, sütaş var, sek..
    + hiçbir zaman mı yoktu? yoksa kalmadı mı?
    - bildiğim kadarıyla dost yoğurt satan tek bir yer var beyfendi.
    + bim diyorsun yani... sen nereden biliyorsun?
    - aramızda kalsın ben de çok seviyorum.
    + vicdansız bunlar. kendilerine bağımlı hale getiriyorlar.
    - ayranı da çok iyi abi. bir de bir peynir markası vardı neydi...
    + yeter duymak istemiyorum!
    - ...
    +şu yarım kiloluk yoğurt ne kadarmış?
    - üzerinde yazıyor beyfendi.
    + oha. dost yoğurdun 1 kiloluğu fiyatında.
    - üstelik dost kadar lezzetli de değil...
    + sus...noolur sus...
    -...

    edit: çok severek tüketsem de uzun zamandır almıyorum. bozulmayan, ekşimeyen yoğurt, yoğurt değildir. başka bişeydir. besin değerinin düşük olmasından değil, farklı katkı maddeleri ihtiva etmesinden çekindiğim için almıyorum.

  • oldukça kendine güveni yüksek bir balıktır. dalış yaptığınızda eğer ki denk gelirseniz sizden kaçmadığını, hızlı ve size yakın hareketlerle sizi tehdit ettiğini görebilirsiniz. boyu 15 ila 30 santim arasında değişen bu küçük balığın bu hareketinin sebebi tabiki de vücut yüzeyindeki dikenli zehirleridir. eğer çok yakın durursanız size çarparak sizi zehirler. balıklar arasında en cesur bulduğum iki balıktan biridir. bir diğeri lüferdir..

    bir diğer mevzu ise bu balığın tipi ve kamuflaj yeteneğidir. eğer bir kayalıktaysanız onu hareket etmedikçe gözlemlemeniz mümkün değildir. tipi ise tam bir canavar balık formatındadır. yakınen incelerseniz balığın eski çağlardan kalma taşa benzer ve korkutucu bir tipi olduğunu gözlemleyebilirsiniz.

    bu balığın en yakın akrabası lipsostur. lipsos akdeniz ve egede yayılış gösterir. porsiyonu 100 150 tlden restaurantlarda görebilirsiniz. bozcaada da oldukça fazla gözlemlemiştim. epey lezzetlidir, tavsiye ederim.

    edit: balıkların sualtındaki görüntüleri ile sudan çıkmış cansız görüntüleri arasında çok büyük farklar vardır. sualtında yüzgeçler açık, dikenler ve deri yüzey şişkin ve kabarık, bakışlar agresif, görüntü daha büyük ve renkler soluktur. bu sebeple canlıları sualtında gözlemlemek ile sudan çıktığında gözlemlemek arasında büyük farklar vardır. hatta bir balığın sualtında çekilmiş fotoğrafı ile su üstünde çekilmiş fotoğrafını kıyaslarsanız farklı türlere ait iki balıkmış hissine bile kapılabilirsiniz. ve bu anlatılanlar sualtı gözlemine dayanarak anlatılmıştır. sonra balık pazarında rastlayınca vay efendim hani şöyleydi böyleydi demeyin.