hesabın var mı? giriş yap

  • çalıştığım yerden ötürü bende bir arıcılık merakı başladı. çocukluğumdan beri ayı winnie gibi fütursuzca bal yemek isterdim. ve bu durumu gerçek yapmak için kendi balımı üretmek istedim. neyse okuldan kalan arıcılıkla olan bilgilerimi tazelerken aklıma şu soru geldi ''iyi de her şey tamam da arılar balı nasıl oluşturuyorlar?''

    tabi ki arılar çiçeklerin nektarlarını topluyor sonra bal oluyor değildi aradığım cevap bende şöyle bir araştırdım ve yediğimiz balın dünyanın en pahalı kusmuğu olduğunu öğrendim. yanlış duymadınız kusmuk diyorum neden mi?

    çünkü bir arı 1 gram bal üretmek için çiçekleri yaklaşık 180.000 kez ziyaret eder. bunu bir insanın yaptığını düşünürsek epeyce pahalı olurdu sanırım.

    şimdide olayın biraz kimyası ve biyolojisine bir bakalım.

    bir kolonide arılar üç gruba ayrılır kraliçe yani ana arı, erkek arı ve işçi arılardır. bal yapımından kovanın düzeninden ve koloninin devamı için yavruların beslenmesinden sorumlu grup işçi arılardır.

    işçi arılarda kovanda toplayıcı ve kovan içi görevli olarak iki ayrışırlar. toplayıcı arılar gün içerisin 10 km çapındaki bütün çiçeklere giderek, o çiçeklerin özü yani nektarı dediğimiz yapısını hortumlarını kullanarak emerler.

    emdikleri bu nektar arının midesinin tam üstünde bulunan proventrikül dediğimiz bal midesi veya mahsul midesine depolanır. burayı mideden önce gelen bir bölüm olarak düşünebiliriz buranın temel özelliği yiyeceklerin burada sindirilmeye başlamasıdır. bu bölüm yaklaşık 40 mg nektar alabilir, gözünüzde daha rahat canlanması için arının boş ağırlığının kabaca% 50'sini kadarı diyebiliriz.

    alınan nektar genellikle % 70 ila %80 su içerir, arı bu nektarı emerken hipofarengeal bezindeki tükrük enzimleri ve çeşitli sindirim proteinleri emdiği nektarın su içeriğini biraz yükselterek buradaki şekerleri parçalamaya başlar. toplayıcı arılar daha sonra kovana geri dönerler ve burada kusarak emdikleri nektar ve sindirim karışımını kovan arılarına aktarırlar .kovan arıları daha sonra aldıkları bu karışımı bal mideleri aracılığı ile yutup kusarlar aynı zamanda bu işlem bir alınan karışımın çalkalanmasına neden olur ki sindirim enzimleri alınan nektarın her yerine nüfuz ederek reaksiyonu hızlandırır. ayrıca ağıza gelen nektar karışımı arıların çeneleri arasında tekrar tekrar kabarcıklar oluşturur ki hacim başına geniş bir yüzey alanı oluşturması sağlanır ve nektar karışımının su oranı buharlaşma yoluyla azaltılır. bu arada arı sindirim enzimleri, sükrozu bir glikoz ve fruktoz karışımına hidrolize eder ve diğer nişastaları ve proteinleri parçalayarak asitliği artırır.

    kovan arıları bu işlemi 20 dakika kadar süreyle yaparlar ve kusma ve sindirim ile birlikte bir grup halinde çalışırlar, nektarı bir arıdan diğerine geçirirler. yani anlayacağınız olayı bir kusmuk partisine partisine çevirirler.daha sonra bu kusmuk bal peteği hücrelerine yerleştirilir ve hala yüksek su içeriği nedeniyle bozulmaya yatkın bir üründür. bu aşamada baldaki şekerlerin fermente olmasına beklenir iken petek yüzeyleri mühürsüz bırakılır. daha sonra birlikte çalışarak büyük miktarlarda vücut ısısı üreten kovan arıları, kovanın sıcaklığını yaklaşık 35 ° c gibi oldukça sabit bir sıcaklıkta tutarlar ve bu sayede petekteki bal içindeki suyun buharlaşmasını sağlarlar ve bir hava akımı oluşturarak kovan sıcaklığını sürekli olarak düzenlerler. süreç, kovan arılarının sürekli olarak kanatlarını çırparak kovan içindeki ısı ve hava sirkülasyonu sağlayarak baldaki suyu yaklaşık% 18'lik bir su içeriğine sahip şeker konsantrasyonuna çeviriler bu noktadan sonra fermantasyon durur ve balımız oluşmuş olur. arılar daha sonra hücreleri mühürlemek için balmumu ile kapatırlar ve balın bozulması önlenir.

    şimdiden afiyet olsun*.

  • astrolojiyi yerden yere vurduğu için eleştirildiğini duydumya artık gözlerim açık gitmem.
    astrolojinin bilim dışı olduğunu, bilimi geçtim tamamen yalan yanlış antik masallar temelli bir safsata olduğunu bugün aklı başında herkes bilir.
    astrolojiyi eleştiren, inkâr edenleri yereceksek tüm bilim camiasını işin içine katmalıyız.
    konu hakkında yaptıkları videoda anlattıkları tamamen bilim dünyasının görüşlerini yansıtmaktadır. bir şeyin "kadim" bir geçmişi olması onu gerçek kılmaz, hatta söz konusu bu tarz muğlak kavram ve inançlarsa onu tamamen yalan yapar çünkü atalarımız sadece gözlerinin gördükleri ve akıllarının erdiklerine anlam yüklediler. şimdi ise teknolojinin o imkanları ile çok çok daha ötesini görüyoruz.

    kısaca burçlar, fal falan batıl bir eğlence aracı olarak günümüzde varlığını sürdürüyor. ama bunu ticarete dökmüş dolandırıcılardan aman uzak durun, paranızı bunlara kaptırmayın.
    bu işi profesyonel yapan her astrolog dolandırıcıdır unutmayın.

    edit: oha lan ne fav almış. hurafeler yerine bilime inanan tüm yazarlara teşekkür ederim.

  • akp ağırlıklı olarak esnaf, köylü ve ev kadınları desteği ile güçlenmiş, profesyonel eğitimli kitleye düşmanlık ile kitlesini kemikleştirmiş bir siyasal islamcı çetedir. haliyle bu grupların batması, çökmesi umurumda değil.
    ama aynı gemideyiz yalanı da sıktı, benim olduğum kompartman çoktan battı, kaçabilen başka gemilere kaçtı, kalanımız yıllardır boğuluyor. onların tarafta batsın amk. belki komple batarsak, ders alırda bir daha siyasal islam yalanlarından uzak durmayı öğrenirler.

  • bu dayı da mı kısa etek giyip gece dışarı çıkmış? nereye gidiyor lan bu ülke? allah cidden belamızı verdi galiba.

    debe editi: ben sana debeye giremezsin demedim adam olamazsın dedim.

    -babam-

    ikramiyeyi yatır lan kanzuk.

  • angela merkel'in almanya'nın golünden sonra sevincini izlediğimiz maç. sen gül anam gül, 3. havaalanını tamamladığımızda da böyle gülebilecek misin bakalım?

  • --- spoiler ---

    05x14 yalın ve faraday benzerliğine de açıklık getirmiştir.

    eğer faraday annesinin sözünü dinleyip müzikten vazgeçmeseydi bütün bunlar yaşanmayacak ve faraday 2000'li yılların ikinci yarısında karşımıza yalın olarak çıkacaktı ve "bi bakmışın ben yokmuşum" diye çığıran bir insan olacaktı.

    --- spoiler ---

  • oha! yurdu acanin, actiranin, denetlemeyenin; cocugunu o yurda gonderenin, cemaate bu kadar prim verenin; ilceye hizmet ve okul goturmeyen hukumetin, ortbas eden basinin, binayi yapan muteahhidin, ihmalkar davranan yurt yonetiminin... hic sucu yok; ama cocuklari ben yaktim cunku cihangir'de oturan bir ateistim.

    ne guzel lan, adamlar mutlulugun ve sonsuz masumiyetin formulunu bulmus. hep magdur ol, hep baskasini sucla... ne ala memleket.

    olay mahalline sonradan gelen defans oyu'nun ricası üzerine edit:
    yangından kurtulan öğrenciler için bir yardım kampanyası başlatılmış. bundan sonra daha iyi şartlarda eğitim görebilmeleri ve yaşadıkları travmadan az da olsa kurtulabilmeleri amacıyla; elinizin erdiğince, yardımlarınızı bekliyoruz.
    (bkz: #64412380)

  • kendi adıma katılmadığım tespit. şu yaşıma geldim, bırak lavaboya işemiş olmayı, aklıma bile gelmedi bu eylem. nasıl bir hayal gücünüz var sizin?

  • kocaeli darıca'da bir kişi eşine gelen taciz mesajları nedeniyle karakola gidip şiklayette bulunuyor ama o da nesi? taciz mesajlarının geldiği telefon bir polise ait çıkıyor!

    iş bu kadar da değil, asıl olaylar daha sonra başlıyor. adamın şikayeti alınmıyor ve üstüne üstlük polislerce darp ediliyor. telefonundan görüntüler zorla tehditle siliniyor, hastanede ise eksik darp raporu veriliyor.

    adam savcılığa başvurduğunda ise savcı "görüntüler silinmiştir, vermezler" diyor.

    burada polisin tacizci çıkmasına mı şaşıralım, sonra tacizci polisi savunan diğer polislerin adamı dövmesine mi, doktorların eksik rapor vermesine mi yoksa savcılığın tutumuna mı?

    kim kardeşim bunlar, çete mi? kimse yok mu bu olan bitene ses çıkaracak? içişleri bakanı bunları görüyor mu? bu polis memuru ve onu koruyanlar ceza alacak mı? eksik rapor veren doktor ceza alacak mı? insanlar polise ve adalete nasıl güvenecek?

    kaynak

    edit: kocaeli valialiğinden bir açıklama gelmiş. yazıya göre bu şahsın tehdit-hakaret-kasten yaralama-dolandırıcılık-resmi belgede sahtecilik gibi suçlardan toplam 22 şüpheli kaydı bulunuyormuş ve olayın öncesinde gelişen başka bir olay sebebiyle polislere karşı tavır aldığı ve olayı çarpıttığı iddia edilmiş ve bir taciz durumu olmadığı söylenmiş.

    şimdi kim haklı kim haksız bilemiyorum. hiç bir kuruma güvenim yok. eğer böyle oldu ise emniyet'in tüm kamera görüntülerini çıkarması gerekir. umarım böyle bir rezalet hiç olmamıştır ve olay gerçekten valiliğin açıkladığı gibidir.