ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
dişçiye bir umutla hangi diş macunu diye sormak
-
ergenlik yıllarımdan (ki hala çıkamadığım iddia edilir) bir eylem. ne zaman diş hekimine gitsem izlediğim reklamların etkisiyle muayenenin sonunda sorardım: "peki hangi diş macununu önerirsiniz? hangisini kullanmalıyım?"
yanıt ne olurdu dersiniz dostlarım? aha söylüyorum: "farketmez". şu ana kadar bana en çok alaka gösteren diş hekiminden aldığım yorum da şuydu: "hepsi üç aşağı beş yukarı aynı, farketmez aslında... bir açıdan fırça macundan daha önemli". fırça macundan önemliyse ver misvakla sazımı düşeyim anadolu yollarına aşık gülabi gibi.
şu duygusuzluğa bak, hepsi aynıymış, domatesleri elleye elleye seçen kadını azarlıyor sanki pazarda. lan peki ben reklamlardaki sevgiyi göremeyeceksem ne anladım dolgudan, ne anladım yirmilik çekiminden, diş taşı temizliğinden. bunu kullanmanızı öneriyorum desene, kolgeyt desene, yumurta çıkarsana ipana testi yapsana. duygusuz.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
doksanlı yılların sonu olsa gerek, ayakkabı satan küçük bir dükkanda çalışıyordum yazın. malum zor durumdaydık, yoksa neden çalışsın bir çocuk bütün gün, dört gözle beklediği yaz tatilinde...
dükkanın sahibi haftalık verirdi bana. yemek paramı da yine haftalık olarak verirdi. yemek parası dediysem öyle matah bir şey değil. bir ihtimal esnaf lokantasında kuru-pilav yersin. velhasıl o paradan da ne kadar arttırırsam kardır diye, caminin önünde duran tostçuya gidip,
"abi boş tostu ne kadara yaparsın" diye sormuştum.
"boş tost"
öyle ekmeğin üzerine biraz sulu salça sürüp ısıtıp verecek. verdi de. 3 ay o boş tostla doyurdum karnımı. çeşmeden su bir de. anneme de haftalığıma zam yaptılar dedim. karnımı lokantada doyurduğumu, köfte pilav falan yediğimi söyledim hep. hala bilmez canım benim. bilmesin de.
kimse bilmesin boş tostun yavan tadını. hele çocuklar hiç bilmesin. onlar köfte yesin hep. çok mu zor?
zeitgeist (film)
-
bildiğiniz, inandığınız, güvendiğiniz herşeyi sorgulatan bir başyapıt.
söyledikleri bazı şeyleri sorgulayamıyoruz, bilgi diye koymuşlar, ancak bazıları o kadar net kanıtlarla ortaya konmuş ki.. çok ama çok çarpıcı bir belgesel. insana "bunu tanıdığım herkese izletmeliyim" fikrini yerleştiriyor.
keşke anlattıkları yalan olsaydı..
kadınların pavyon kültürüne özenmeye başlaması
-
toplum gelir duzeyinde en dipte bulustukca dünya gorusunde, yaşam tarzında, kulturde, her bokta dibe vurdu.
metrobüste öpüştüler diye deliren adam
-
"kim namus ve ahlâk şövalyeliği yapıyorsa, bilin ki en namussuzu o' dur." -friedrich nietzsche
11 ağustos 2019 almanya market fiyatları
-
şimdi bu fiyatları euro kuru ile çarpıp “domatesin kilosu almanya’da 11 lira len haline şükret len” diyecek birileri illaki çıkacaktır.
misafirliğe 2.5 litre kola ile gelen misafir
-
mutluluk sebebidir.
neredeyse otuz yaşıma geldim hala engel olamıyorum bu duyguya. yav yoksulluk anılarımı taşıyan nöronlar arasındaki sinir bağı ne kadar kalınsa artık söküp atamıyorum içimden. çok şükür şimdi istediğim zaman kola içebilecek durumdayım ama yine de kapı girişinde bir eliyle ayakkabılarını çıkarırken diğer elindeki 2.5 litre kolayı uzatan misafiri görünce öpesim geliyor. adam işte bu be! adam adam! diye bağırasım geliyor gardaşım.
tandoğan meydanı'nın isminin değişmesi
-
bu zihniyet bahçeli 7. cadde'nin adını, aşkaabat caddesi yaptı da ne oldu? değişiklik 10 sene önce yapıldı. 10 sene önce anaokuluna giden çocuklar, bugün liseli oldular arkadaşlarına "7. cadde'de buluşalım" diyorlar. aynısı tandoğan'da da olacak. şehirlerin yönetimlerini kasabalı ve köylüler ele geçirebilir ama şehirleri şehirliler yaşar. ben tandoğan'a tandoğan dersem, orası tandoğan'dır. ben 7. cadde'ye 7. cadde dersem, orası 7. cadde'dir. ben istanbul yolu'na, istanbul yolu dersem orası istanbul yolu'dur(resmi adı fsm bulvarı). ben kimim, ben belediye başkanı mıyım? ben cumhurbaşkanı mıyım? hayır ben şehirliyim, şehir ben nasıl yaşıyorsam o'dur.
tanım: boşa kürek çekmektir.
15 temmuz'da sokağa çıkanlar gezi gençliği değildi
-
"vatanını seven, milletini seven gençlerdi." diye devam eden recep tayyip erdoğan sözü.
--- spoiler ---
"o gece [15 temmuz] oraya gelenler, gezi parkı'nın gençleri değildi. vatanını seven, milletini seven gençlerdi."
--- spoiler ---
doğru söz. ne işimiz var iki tarikatın kavgasında.
gezi'de "emri ben verdim" dediği emniyet müdürü fetö'den içerde, olayların baş aktörü akp'li istanbul valisi de fetö'den içerde. gezi'nin gaddarlığı ile ünlenen güvenlik şube müdürü mithat aynacı 15 temmuz'da tankın içinden çıktı, o da fetö'den içerde. gezi'de emir verdiği ve verdiği emri uygulayanlar bugün terörist oldukları gerekçesiyle içerideler. fetöcu teröristlere emir veren kimdi?
gezi zamanı fetö'nün türkçe olimpiyatları için "bir tarafta taş,sapan,molotof diğer tarafta türkçe, şiir ve şarkı vardı" diyen kimdi?
https://i.hizliresim.com/qadd6y.jpg
gezi gençliği fethullah gülen'in evinin önünde "her yer taksim her yer direniş" sloganı atarken fetö yayın organı zaman'da bu manşetleri atan kimdi?:
https://i.hizliresim.com/lykqjz.jpg
https://i.hizliresim.com/r3wbq3.jpg
https://i.hizliresim.com/7q9gon.jpg
https://i.hizliresim.com/p08bro.jpg
siz ortaktınız. gençlik hiç aldanmadı.
vatan demişken: (bkz: #67092663)