hesabın var mı? giriş yap

  • fethullah gülen'e soracağımız konuları yanına gittiğimizde o bize açardı. keramet zannederdik. meğer telefonlarımızı dinliyormuş.

    latif erdoğan

  • 95 yaşında, üç kaburgası kırılmış, vücudunda kanser sıçramamış yer kalmamamış erkeğin buna rağmen "paran pulun var mı, keyfin yerinde mi oğlum, gel bi çay içelim de anlat" dediği andır. işte o erkekten güzel erkek, o adamdan güzel adam yoktur.

  • var böyle bir şey. sanırım ben de yazılımcıyım diye sürekli önüme düşüyor, önüme geleni engelliyorum ama bitmiyor. tiplerin hepsi aynı, ben başarılıyım, ben zenginim diye bağıran sonradan görme çiğ paylaşımlar. gerçekten mesleğim adına ben utanıyorum. yahu bu ne görmemişliktir, satın aldıkları iphone'ların macbook'ların faturasını paylaşan mı ararsın, bilmem kaç bin liraya aldığı kahve makinasını çeken mi, geneli pahalı oyuncak paylaşma derdinde. bir de eli biraz para gördü diye, hasbelkader mesleğe ilgi var diye kendisinin nirvanaya ulaştığını zanneden millete hayat hakkında saçma sapan tavsiyeler vermeye çalışan ama iki cümleyi bir araya getiremeyen tipler var. arkadaşlar yazılımcı olmanız sizi otomatik olarak entelektüel yapmıyor. hatta tam tersi, zamanının büyük bölümünü yazılım ekranları karşısında harcamak zorunda olan birisinin tarihten, sanattan, felsefeden üst perdeden konuşabilecek kadar birikiminin olması zaten akla mantığa uymuyor. kendinize gelin.

    debe editi: arkadaşlar elbirliğiyle girdiyi debeye sokmuşsunuz, teşekkür ediyorum. ekşiye girince mesajlardan bir cumartesi sürprizi yaşadım. belli ki birçok kişi aynı dertten muzdarip. yazıyı tekrar okuyunca eğer yazılımcıysanız sizler için değilseniz yazılımcı çevreniz için şu mesajı ekleme ihtiyacı hissettim: hepimiz üç aşağı beş yukarı eğer türkiyedeysek birkaç bin, avrupadaysak 3-5 bin euro bandında çalışan beyaz yakalı işçileriz. bu para bizi zengin yapmaz, sadece gelişmiş bir ülkedeki sıradan bir insan gibi insanca yaşamamızı sağlar. yani 'o para o para değil'. fakir bir ülkede yaşamanız ve fakir arkadaşlara/akrabalara sahip olmanız bu gerçeği değiştirmiyor. meslek hakkındaki daha önceki yorumum için de şu girdiye göz atabilirsiniz #140622037.

  • bu millete bayılıyorum ya.

    abi siz kendinizi tam olarak ne sanıyorsunuz millet olarak? hani akp'liler diyor ki "almanya bizi kıskanıyor" da siz de bu kafaya girerseniz o latteye yakın zamanda 640 tl de verirsiniz. hatta o latteler bu ülke topraklarından da uzaklaşır yakında...

    işin gerçeği şu. biz millet olarak akp gibi bir partiye, tayyip gibi bir elemana 20 senelik yetki verdik. tek gerçek budur abi. benim yorumum, senin yorumun değil. 20 sene bunlar var başımızda. gerçekler bunlar.

    siz elin cunta rejimiyle yönetilen afrikalı vatandaşına, o vatandaş "ya şöyle güzel son çıkan telefonları, bilgisayarları alayım, avrupa'ya tatile gidelim" dediğinde gerizekalı gözüyle bakmaz mısınız? demez misiniz "lan elinde keleş, boynunda altından zincir, ot içip cümle kuramayacak tipler tarafından yönetiliyorsun istediğin şeylere bak" demez misin?

    o yüzden başa dönüyorum: sen 20 senedir akp rejimi ile yönetilmeyi kabul edip bir de yukardaki afrikalı gibi refah içinde yaşamak düşüncesini mi geçiriyorsun içinden? kimsin abi sen?

  • aydın 1. sulh ceza mahkemesi kararıdır.

    aydın’da gezi parkı gösterileri sırasında “katil erdoğan” sloganı atan cem türkoğlu ve zafer kasap, suçsuz bulundu. aydın 1. sulh ceza mahkemesi hakimi fethiye bilici, gezi parkı gösterilerinde çok sayıda kişinin polis şiddetiyle öldürüldüğünü ve yaralandığını, sanıkların bunun üzüntüsüyle hareket ettiğini belirterek, “katil erdoğan’ sözünün provokatif olduğu kabul edilse bile bunların gezi olayları olgusuna dayandığı, bu sözlerin slogan şeklinde yaygın olarak kitleler tarafından söylenmesi için yeterli ölçüde olgusal dayanağın bulunduğunu” gerekçesiyle beraat kararı verdi.

  • çok enterasan bi video ya.

    soyguncu kaçıyor ahali kovalamaya başlıyor. bizim videoyu çeken arkadaş geride kalınca sesleniyor.

    -bekleyin.

    ya asfsdg

  • (bkz: hahahahahahahahah)

    lan gülmekten ölücem. adam versus'a ciddi ciddi cevap vermiş bir de altına not düşmüş fenerbahçeliyim diye. yani diyor ki fenerli olmama rağmen yiğidin hakkını teslim ederim diyor. messinin volkan'dan iyi olduğunu bizlere hatırlattığın içi sağol koca yürekli fenerli.

  • etrafımda ve sözlükte birçok insanın yurt dışına çıkmasına yardımcı oldum. hiçbir insandan olumsuz geri bildirim almadım. 2016 turizm krizi başlığına yazdığım yazılar sonrasında yine birçok mesaj aldım. şunu fark ettim ki, birçok insan yurt dışına çıkmak istiyor fakat içindeki tereddütler yüzünden bunu gerçekleştiremiyor. bu sebeple insanların aklındaki soru işaretlerini giderecek bir veritabanı oluşturmanın faydalı olacağını düşündüm.

    -öncelikle- neden seyahat etmeliyiz:

    - yurtdışına seyahat düşündüğümüzden kolaydır
    - hayata dair farkındalığımız artar
    - kendimizi keşfederiz
    - alışık olmadığımız kültürlerle tanışırız
    - alışık olmadığımız mutfakların lezzetini tadarız
    - yeni diller öğreniriz
    - yeni hobiler/ilgi alanları geliştiririz
    - her seferinde yeniden kendimize meydan okuruz
    - hayallerimizi gerçekleştiririz
    - ülkemizin yoğun, yorucu ve yıpratıcı gündeminden bir nebze uzak kalırız
    - kendi başımıza bir şeyler gerçekleştirebileceğimizin farkına varırız

    coğrafi ve kültürel olarak bize yakın, dil sorununu en az derecede yaşayacağımız seyahat güzergahlarından biri olan balkanlar hakkında kısa bilgiler :

    vize

    vizesiz ülkeler : makedonya, karadağ, arnavutluk, bosna hersek, sırbistan, kosova
    vize isteyen ülkeler : yunanistan, bulgaristan, romanya, hırvatistan (vize işlemlerinizi 60 euro karşılığında vfsglobal’in ankara ve istanbul şubeleri aracılığıyla halledebilirsiniz – www.vfsglobal.com)

    ulaşım

    uçak : erken alımlardan 400tl’ye bilet bulabilirsiniz. eğer hala almadıysanız –bu yaz için- 800 tl üzerinde bir ücret ödemeyi gözden çıkarmalısınız.(skyscanner ve turna'yı takip ederek uygun fiyatlara ulaşabilirsiniz)

    tren : uçağa göre oldukça hesaplı bir ulaşım sağlayabilirsiniz. istanbul-belgrad arası bir sefer yaklaşık 90tl. (kullanmak için vizeye sahip olmanız gerekiyor)

    otobüs : metro turizm, alpar turizm ve vardar turizm’in birçok balkan şehrine uygun fiyata seferi bulunmakta. 100tl’ye kendinizi üsküp’e atabilirsiniz(kullanmak için vizeye sahip olmanız gerekiyor).

    balkan şehirleri arasında ya da çok daha farklı güzergahlarda ulaşımınızı kolaylaştıracak iki site:

    www.rome2rio.com (bir güzergah üzerinde yer alan otobüs, tren, uçak, feribot, özel ulaşım gibi çeşitli seçenekler hakkında bilgi alabilirsiniz)

    www.seat61.com (dünya üzerindeki tren seferlerinin tamamına yakını hakkında bilgi edinebilirsiniz)

    şehirler

    balkanlarda gezip görmek için birçok şehrin ismi sayılabilir. ben gördüğüm ve beğendiğim şehirleri listeleyeceğim:

    sırbistan

    belgrad : sırbistan’ın başkenti ve balkanların en büyük şehri. tuna ve sava nehirlerinin birleştiği noktada bulunan bu şehir gezinizin başlangıç noktası olabilir. tarihi dokusu, kalesi ve gece hayatı ilgi çekici özellikleridir. fırsatınız varsa biraz kuzey’deki novi sad’ı da rotanıza ekleyebilirsiniz.

    bosna hersek

    sarajevo : bosna hersek’in başkenti, farklı kültürlerin buluşma noktası. bir ya da iki gününüzü bu şehri gezmek için ayırabilirsiniz.

    mostar :bosna hersek’in turizm merkezi. doğası, köprüsü, blagaj, pocitelnj ve medugorje gibi yerlere yakınlığı mostar’ı değerli kılan özellikleri.

    trebinje : vizesiz seyahat ediyorsanız, karadağ’a geçiş noktanız bu şehir olacak. şehir merkezinde yürüyüş yapabilir, tarihi köprüsünü görebilirsiniz.

    karadağ

    kotor : balkanların en güzel şehri. konaklamaınızı old town’da alın, vakit buldukça şehrin dar sokaklarında dolaşın. sahilde yürüyün, bir iskeleye oturup biranızı yudumlayın.

    budva : popüler tabirle “abartılmış balon”. gece hayatını sevmiyorsanız budva’da sizi şaşırtacak bir şey bulamayacaksınız.

    cetinje : karadağ’ın eski başkenti. hayallerimizdeki “huzurlu sahil kasabası”nın sahil kenarında olmayanı. konaklanmasa da görülmeye değer küçük bir şehir.

    arnavutluk

    tiran : başkent olması dışında pek bir albenisi olmayan şehir. bosna ve karadağ’dan sonra hayal kırıklığına uğramanıza neden olabilir. tiran’ı sevmediğim için arnavutluk’ta planladığımdan daha az kaldım. durres ve elbasan hakkında daha olumlu şeyler duydum. ama arnavutluk ile ilgili beklentilerinizi yükseltmeyin derim.

    makedonya

    ohrid : tiran’dan ve üsküp’ten kolayca ulaşabileceğiniz bir tatil beldesi. balkanların en çekici ve huzur dolu noktalarından. seyahatinizin sonuna doğru dinlenme ihtiyacı hissederseniz birkaç gününüzü buraya ayırabilirsiniz.

    üsküp : vizesiz seyahat ediyorsanız gezinizin ilk veya son durağı olabilecek bir şehir. osmanlı etkilerinin en belirgin şekilde hissedildiği bu şehirde turizmin çehresini değiştirmek için yoğun çalışmalar yapılmakta. her yerde karşınıza çıkan heykellerden bıkkınlık gelebilir.

    konaklama

    her şehir için ayrı ayrı konaklama önerilerinde bulunmaktansa, sizin için uygun konaklamayı nasıl seçeceğinize dair önerilerde bulunmayı tercih ederim.

    - booking, trip advisor, kayak gibi internet sitelerini kullanın
    - balkanlar özelinde www.bestbalkanhostels.com üyesi hostelleri tercih edebilirsiniz(üç şehirde bu siteye üye hostellerde kaldım, üçünden de memnun ayrıldım)
    - konaklamanızı seçerken beklentilerinizi iyi belirleyin(kendi seçimlerimde konum ve temizliği ön planda tutarım)(wi-fi, klima, konfor vs. ihtiyaçlarınıza uygun bir yer belirleyin)
    - booking(ya da referans sistemine dayalı diğer sitelerde) üzerinden tesis seçerken sadece puanına bakmayın. kaç kişi referans vermiş, olumlu referans veren konuk profili nasıl, olumsuz referans veren konuk profili nasıl değerlendirin)
    - paranızı konaklamaya yatırmak yerine gezmeye ve günlük aktivitelere ayırın

    örnek seyahat planı
    istanbul – belgrad(2) – saraybosna(1) – mostar(2) – trebinje – kotor(3) – tiran(1) – ohrid(1) – üsküp(1) – istanbul

    - mostar’da kravice-pocitelnj-blagaj’ı içeren bir tur alın
    - kotor’da cetinje-ostrog-skodar lake’i içeren bir tur alın
    - mayonuzu yanınıza alın(kravice ve ohrid’de yüzebilirsiniz)
    - sırbistan, bosna ve karadag’da hemen hemen aynı dil konuşulmakta, internetten bir konuşma klavuzu indirin(google’a “bosnian/serbian phrasebook” yazıp aratın), gitmeden temel kalıpları öğrenin

    öğrenci kardeşlerimize not: shengen vizesi alın, ulaşımınızı otobüs veya trenle -kısa güzergahlarda otostopla- sağlayın. hostellerde 4-6 kişilik koğuşlarda kalın. pahalı şehirlerde yemeği restoranda yemektense marketten bir şeyler alıp konakladığınız hostelin mutfağında yemeğinizi hazırlayın ya da dilim pizzalarla öğün geçiştirin. bütçenizi yeni şeyler keşfetmeye, gittiğiniz şehre özgü eylemler yapmaya ayırın.

  • anneyi üzen davranışlar normalden farklıdır.

    okulu altı seneye uzatırsınız, kiraya da zam gelir. ama anne bir koli yiyecekle size ev ziyaretine gelir. gülerek evi temizler, alışverişinizi yapar. -olsun- der, -sen mutlu ol da- der.
    sonra yaptığı karnıbaharı yemezsiniz anne çok üzülür. bir çatalla biraz ucundan tırtarsanız gene sevinir. bu sevinç bazen mezuniyetinizdeki ile aynı bile olabilir.

    anne en çok olmayan şeylere üzülür, olanlara değil;

    çalmayan telefonuna, olmayan evlilik hazırlığına, giyilmeyen terliğe, çözülmeyen buzluğa...

    olan şeyleri hep atlatır anneler;
    ayrılığa alışır, emeklilik hayallerini uzayan okul yüzünden ertelemeye, başta zırtapoz dediği sevgililere.

    ayrılık rutine biner. ilk gidiş gözyaşları iledir, sonrakiler otobüse yollanan öpücükle. daha çalışıp kazanması gerekirse önce gider üzülerek kaydını sildirir ahşap boyama kursundan, sonra sevinir daha gencim çalışırım diye. tasvip etmediği sevgiliye bir hafta sonra kaşkollar örmüştür rengarenk.

    anneler olmayana üzülür, ya da olmamış gibi yapılana.
    hiç kucağında ağlanmamış, hiç saçları yana ayrılmış çocuk bayramda elini öpmemiş, onun cocuğundan iyi matematik bildiği günler hiç olmamış, bu yaşlı adamcağız ona aşık bir filinta asla değilmiş gibi davranılırsa üzülür.

    anneyi üzmek, kemalettin tuğcu romanı yazmak kadar zordur, mutlu etmek ise numarasını ezbere bilmek kadar kolay.