ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kişinin yaşlandığını anladığı an
-
anne-oğul, baba-oğul diyalogları tarzı başlıklarda yer alan entry'lerin "geçen gün annemle oturuyoruz", "geçen babamla balığa gittik" diye değil de "3 yaşımdaki oğlum", "5 yaşındaki kızım" diye başlaması.
olm hani hepimiz ekşici piçlerdik? hani hayatımızın sonuna kadar bekar bir şekilde entry kasacaktık? hepiniz evlenmişsiniz, iş bulmuşsunuz, çocuk bile yapmışsınız.
benim gibi davarlar varsa psn'den ekleşirik. fifa oynarız, mortal kombat'ın yeni oyunu çıkıyor onu oynarız.
hocanın çıkarın kağıtları ot saracağız demesi
-
yazılı gibi başlayıp sonunda sözlüye çevrilmiş cümle.
- hocam müsadenizle önce kubarı basabilir miyim?
+ evinde niye basıp gelmedin çocuğum!
- akşam aradım torbacımı ama telefona cevap vermedi ipne, sabah gelirken alabildim anca
+ doğru dürüst bi torbacı bulaydın kendine, otur sıfır!
- o_0
bir mühendisin en mutlu olduğu an
-
oluşturduğu sürecin veya algoritmanın tıkır tıkır işleyip dünyaya bir katkı sağladığını gördüğü andır muhtemelen.
çocukların yarattığı kelimeler
-
"susamığım geldi."
(bkz: susadım)
17 haziran 2021 avrasya araştırma anketi
-
bu sözlükte bir sığır var, her başlığa "chp gençlik kolları başlığı" falan yazıyor. o gelmeden şu linki şuraya bırakayım da, aldığı maaşla daha iyi argümanlar bulmaya çalışsın:
https://tr.euronews.com/…ara-ve-antalya-da-chp-onde
not: saliselerle geç kalmışım*
20 yaşında kız 28 yaşında erkek ilişkisi
-
e ben şimdi öleyim amk. eşim 27 ben 37 yaşındayım ne oldu ki şimdi.
kötü birşey yapıyorsam söyleyin boşayalım hatunu. ama çocuğum var ona ne diyeceğim? siz onu da bilirsiniz artık.
babayla yapılan bilgisayar diyalogları
-
- baba bak elalemin babasi 276 bin yapiyomus dx-ball*'da sen hala 100binlerde surunuyosun eki eki..
- nerdeymis sen nerden biliyosun?
- sozlukte yaziyo iste.
- e git sen de yaz benim babam 500bin yapiyo o zaman.. ne ki. konsantrasyonumu bozma..
- hmm
24 kasım 2016 fenerbahçe zorya luhansk maçı
-
deplasman tribununde 8 kisi var. farkli yerlere oturmuslar. lan insan bari sohbet eder sen kiev'in neresinden diye
debe editi: senin anıtkabirin olmayacak, her sene öldüğün gün ve saatte saygı duruşu olmayacak sen sadece öleceksin.. daima yaşasın mustafa kemal atatürk ilke ve inkılapları.
askerlikte ilk sabah
-
nöbetçi astsubay hafifçe kapınızı tıklatır. iki kolunun altında iki güzel kız, birini seçmenizi ister. ikisininde elinde birer kahvaltı tepsisi, seçtiğinizi odaya bırakır ve diğer kızla gider. mango aromalı o ferahlatıcı içeceğinizi bitirdikten sonra da hem onu tazelemek, hem de biraz daha serinlemek için havuz başına, diğer komutanların yanına geçilir. fonda da jazz havalarında ya da big band formatında yaylalar coverı dönmektedir.
her seferinde ısrarla sormama rağmen sonrasını anlatamadan düşüncelere dalıp gittiler, bana anlatılan bu.
cem yılmaz'ın özkan uğur'un ölümüne sessiz kalması
-
ne işsiz adamlar var. bir yakınını kaybetmiş insan sessiz kalır en doğal şey.
edit: (bkz: cem yılmaz'ın hüngür hüngür ağlaması)
hala starbucks'larda sıra olması
-
starbucks lüks değil. tall boy bir filtre kahve ile sabahtan akşama kadar oturma imkanı sunuyor gençlere. üstelik bedava internet ve her masada priz imkanı ile. bu dediğini no name cafelerde yapamazsın. sıra olmasının tek sebebi bu.
ayrıca bir kahve içiliyor diye ülkedeki enflasyon gerçeğini yok saymak cebindeki telefonu çıkar diyen dayı kafası.