hesabın var mı? giriş yap

  • 31.05.2013 cuma : gitme oğlum ne işin var eylemde, ya bir şey olursa, hakkımı helal etmem bak

    01.06.2013 cumartesi: dün gittin yeter işte,daha yeni geldin eve, her gün her gün ne işin var, anarşist misin sen?

    02.06.2013 pazar: tamam git ama polise bulaşma. taksime git, orada kavga gürültü yok

    03.06.2013 pazartesi : nasıldı dün? işten sonra gidicek misin yine?

    04.06.2013 salı : akşam sen taksimdeyken biz de burada dışarıdaydık. görmeliydin ortalığı, gurur duyuyorum hepinizle. nebahat teyzenler bile vardı.

    05.06.2013 çarşamba : bugün tüm öğretmen arkadaşlar işe gitmiyoruz, taksime gideceğiz. akşam gelince ara beni

  • kısa cevap: ticaret yapıyor.

    biraz uzunca cevap:

    1) lüksemburg'da tarım ve hayvancılık yok denecek kadar küçük ve nüfusun yüzde 1'i bile bu sektörde çalışmıyor.

    2) lüksemburg'un dünya çapında en büyük şirketler sıralamasında ilk beş yüzde bir tek şirketi var: çelik üretimi yapıyor. ülkede ciddi üretim adına bir tek bunun var olduğunu söylenebilir.

    3) eee? tarım hayvancılık yok. ciddi bir üretim yok. işte çelik biraz, o kadar. petrol, doğal gaz, büyük limanlar, havaalanları, sömürgecilik tarihlerinde hiç olmamış.

    nereden dönüyor o değirmenin suyu?

    nereden olacak, düşük vergiler sayesinde yatırım yapan büyük çok uluslu şirketlerden.

    devletler kendilerine çok para kesmeyi bırakıp, ülkedeki firma ve vatandaşlardan düşük vergi alırsa, dünyanın parası oraya kayar. bu parada zenginlik yaratır.

    sözgelimi nüfusu yarım milyondan fazla lüksemburg'daki bankalardaki toplam mevduat miktarı 1 trilyon doları buluyor.

    bir milyon değil, bir milyar değil, bir trilyon dolar.

    bunun dışında avrupa'nın solcu fikirlerle yönetilen devletlerinin yüksek vergi politikaları sebebiyle, uzun zamandır sınır ötesi işler görülebilen telekomünikasyon sektörünün avrupa başkenti lüksemburg.

    bir de nüfusun yüzde 12'sini istihdam eden turizm sektörünün kolay getirisi var.

    saydık bitti. başka bir şey yok. otomobil üretmiyorlar, uçak üretmiyorlar, kendilerine yetecek kadar buğday veya arpa üretmiyorlar, aklınıza gelecek her şeyi parasını verip yurt dışından satın alıyorlar.

    çok şey yapmıyorlar ama yaptıkları işi dünya çapında bir kalitede ve diğer ülkelerden çok daha verimli yapıyorlar.

    günümüz dünyasından kimsenin her şeyi yapması, her şeyi üretmesi, kendine yeterli olması gerekmiyor.

    belli sektörlere odaklan, ama onlarda dünya çapında en iyilerden biri ol. tüm strateji bundan ibaret.

    ha bir yapmadıkları şey de üç çocuk. bu sayede nüfus da 600 bin kişi olunca, kişi başına milli geliri dünyada en yüksek ülke olmak mümkün.

  • uçak bilmemkaçbin feetteyken teyzeyle hostes:

    t: evladım kıble ne tarafta?
    h: aşağıda efendim.

  • tanrıyı oynamaya kalkışan rte nin serzenişidir. yalan söylediğinin açıklaması maalesef kendisidir. türk siyasi ve tarihine maalesef boktan harflerle kazımıştır kendisinin adını.

  • (bkz: köpek)

    evet, bildiğin köpek. tek suçu parkta tasmasız bir şekilde dolaşırken kavga eden iki travestiye yanaşması.

    (bkz: bank)

    parklarda oturduğumuz banklardan, ama en ağırlarından. iki kişi yüklenip fırlatmışlardı hasımlarına.

    lan, yazdıklarıma baktım da boş zamanlarımda parkta oturup kavga izliyorum galiba.

  • yabancı uyruklu denince kafamda hala turist canlanıyor. kaç yıl geçti hala aşamadım şunu.
    habeş maymunu bir sığınmacıya dersini veren abladır.

  • eğer tanımadığım biri ile telefon konuşması yapacaksam aradığım kişinin adını soyadını söyler, görüşmek istediğimi iletirim telefonu açana.
    şaziment isminde bir müşteriyi arayacağım, soyadını sormadım, kaç tane olabilir ki diye makarasını bile yaptım.
    şaziment hanımla görüşebilir miyim dedim, soyadını sordu telefonu açan kişi. üç şaziment varmış şirkette.

  • bir afrika ülkesi olan türkiye'de gerçekleşen olay.

    bir insanın bu görüntülere normal demesi için süzme beyinsiz olması lazım. lan yeter artık, madem çok seviyorsunuz alın evinize kendi organlarınızı keserek yedirin can dostlarınıza.