hesabın var mı? giriş yap

  • rivayete gore base noktalar vardir, ondan baseball denmektedir.

    oyun hakkinda: top firlatici topa vurani suzerken, topu yakalayacak olan maskeli karde$imiz de bacaklarini acar ve ortaya eliyle bir dizi rakamlar ve i$aretler olu$turur ki aticiya taktik versin. zira 3 out olmasinin di$inda normal ati$ hakki vardir. $oyle ki: topa vuracak ki$i her zaman sopasini sallamaz cunku eger sopa yay cizerek goguse tam dik pozisyona gelirse bu "topa hamle yaptin ama vuramadin" olur ve 1 out sayilir. eger atici topu vuranin arkasindaki takim arkada$inin gogsune topu atar, tutucu da gogusde bunu yakalarsa "goguse ati$ta ba$ari" dan dolayi 1 out sayilir, ancak i$te her zaman bunu yapmazlar atici ve tutucular, zira vurucu tam da bu hamleyi beklemektedir; o yuzden zaman zaman yere cok yakin ya da saga sola ati$ yaparlar ki konsantrasyon dagilsin, gerekirse vurucunun hamlesi bo$a gitsin. i$te bu goguse atilmayan vuru$lar out sayilmaz, onlardan ya 3 ya da 4 hak taninmi$tir her out yapmadan once. boku cikmasin diye de bu normal ati$tan 4ten fazla yapilirsa direk bir base ceza verilir atici takima. 4 kere normal atmi$ bir aticinin artik tutucunun gogsune topu atacagini bilen er vurucu da ona gore pozisyon alir. tutucu topu tutamaz ve du$ururse vurucu topa vurmami$ olsa bile ko$ma hakkina sahiptir ve base'e ula$ip ilerleyebilir. bazen de vurucular abanmazlar gelen topa ve sadece blok koyarlar, yerde tingir tingir yuvarlanarak aksi yone ilerleyen bu tur vuru$lar da taktiksel ve puansal acidan yararlidir.

    izlemesi zevkli, ancak kurallari onceden bilinmiyorsa seyrederek ogrenmesi zor bir oyun. bunlari seyrederken tuketilen sosisli sayisina hastayim.

  • dünyanın en sefil olayı. lan kalksanız olmaz, uyusanız uyanmışsınız bi' kere o hiç olmaz. mal gibi tavanı seyredersiniz, boyası falan dökülmüşse dökülen yerlerden şekiller üretirsiniz zihninizde... zor yani. evet.

  • prof.dr. philip g. zimbardo ve ekibi tarafından her detayı ince ince düşünülmüş bir sosyal psikoloji deneyi. örnek vermek gerekirse bu deneyde gardiyan rolünü üstlenen öğrencilerin gözündeki kocaman çerçeveli güneş gözlükleri, bu gardiyanların duygularının mahkumlar tarafından anlaşılamaması için bilinçli olarak kullanılmıştır.

    bu gibi sosyal psikoloji deneylerinin tartışılmasının nedeni, deneyin asıl amacının saklı tutulması değil, deneklere başta söylenmeyen koşullar ve bu koşulların denekler üzerindeki olası olumsuz etkileridir. zimbardo deneyi'nde de mahkum olan deneklere kötü muamele görecekleri söylenmiş, ancak bu muamelenin gerçek hapishanelerde uygulananlardan biraz farklı olacağı deneyden elde edilecek sonuçların güvenilirliği açısından söylenmemiştir. deneyin en önemli koşullarından biri hapishanedeki baskı ortamının bir an bile bozulmaması ve mahkum öğrencilere neredeyse yirmi dört saat psikolojik olarak işkence edilmesidir. öyle ki bir ayağına zincir bağlanmış bir halde uyumak zorunda olan mahkumlar, yatakta dönmek isterken diğer ayaklarına çarpan zincirin verdiği acıyla uyanıp hapishanede olduklarını hatırlamaktadırlar. prof. zimbardo'nun bu detayla ilgili defterine düştüğü şu not can alıcıdır: "rüyalarında bile bu hapishaneden kaçmalarına imkan yoktu." '416 no.lu mahkum' ise yapay stanford hapishanesi'yle ilgili aşağı yukarı şunları söylemektedir: "devlet yerine psikologlar tarafından idare edilen bir hapishane, nihayetinde bir hapishane."

    prof. zimbardo'nun altı günlük kısa deney süresi içinde istemdışı olarak bir araştırmacıdan ziyade hapishane müdürü gibi düşündüğünü ve davrandığını fark etmesi; gardiyanlık konusunda hiçbir eğitim almamış öğrencilerin mahkumlar arasındaki birlik ve dayanışmayı kırmak için kendi aralarında yaptıkları görüşmeler sonucunda uygulamaya karar verdikleri yöntemlerin gerçekte de uygulanan yöntemler olduğunun öğrenilmesi; başlangıçta birkaç hafta süreceği bildirilen deney, işler iyice çığrından çıkmak üzere olduğundan (açlık grevleri, histeri krizine tutulan mahkumlar, isyan eden aileler, kaçış planları) bir haftayı doldurmadan sona erdirilince mahkum rolündeki denekler alacakları ekstra maaştan oldukları halde mutluyken gardiyanların çoğunun deneyin erken bitmesinden dolayı rahatsız olmaları bendenizi dehşete düşüren notlar arasındadır.

    özet olarak, etik olup olmadığı tartışıladursun, zimbardo deneyi bize insan davranışlarını anlama konusunda inanılmaz değerli bilgiler veren sıradışı bir deneydir.

  • hep bir isyan, hep bir özlü sözle gönderme, hep bir 'adam'lık vurgusu içeren instagram paylaşımları ile kendini gösteren arayıp da bulamama hali.

    ara ara kaybolup yeni sevgilileriyle resim paylaşırlar. bir süre sonra o kişi de 'adam' olmadığından ilişki biter ve yine adamlığa gönderme başlar.

    bu adam gölge adam sanırsam.

  • bütün kalbimle desteklediğim kural.

    bu kuralı öğrenmeden önce yaptığım yazım yanlışlarına bir örnek vermek isterim:

    "edip, akbayram"