hesabın var mı? giriş yap

  • sadat adlı akp'nin paramiliter şirketi tarafından türkmenlere karşı savaşan teröristlere gittiğinin söylenmesidir. o yapılanmanın araştırılması gerekiyor.

    tuğrul türkeş de aynısını söylemiş ve hemen başbakan yardımcısı yapılmıştı. aynı sözü söyleyen can dündar ise vatan haini ilan edilmişti.

    edit: bir alttaki tescilli aktrolün hezeyanlarına bakınca nasıl da kuyruk acısı yaşadıklarını anlayabiliyoruz. aynı mafya babası muhalefete laf söylediğinde hunharca alkışlayan kekolar şimdi ciyak ciyak bağırıyor. tuğrul türkeş ''vallahi de billahi de o tırlar türkmenlere gitmiyordu, teröristlere gidiyordu'' dedi, ona makam verdiler. ama başkası söyleyince hemen terörist oluyor. islamcılık böyle bir şey.

  • mantıku't-tayr'dan "kadın ile erkeğin destanı" gelsin o zaman :

    1.bir erkek bir kadın seviyordu ve onu görmek için çok aceleci davranıyordu.
    2.kadının,duvarları yeşil renkli ve temeli sağlam olan evi dicle'nin karşı kıyısında idi.
    3.erkeğin,altın işlemeli, bahçeli ve çatısı lâle bahçesi gibi olan evi ise dicle'nin beri kıyısında idi.
    4.erkek, ırmağın beri kıyısında kaldıysa da kadının aşkı, onun aklını başından almış idi.
    5.erkeğin gönlü,aşk hevesine kapıldıkça dicle'ye girip karşı kıyıya geçerdi.
    6.kadına der ki "bugün gözünde bir leke gördüm.bu leke dün gözünde yoktu."
    7.kadın der ki "artık geçmek için dicle'ye girme ve ömrünün boynunu vurma!."
    8.erkek der ki "ben on senedir bu ırmağı geçiyorum ve dicle'yi bir damla su gibi içiyorum."
    9.ben bir manda gibi her gün suya giriyorken, şimdi neden " artık girme" diyorsun?
    10.kadın dedi ki "ey canım,bu leke benim gözümde on senedir mevcut."
    11.dicle'ye hiç çekinmeden giren ve baktığında, gözümdeki lekeyi görmeyen , aşk idi.
    12.mâdem aşkın bitti, dicle'ye bir adım atarsan boğuluverirsin.
    13.o adam bu sırrı kavrayamadı ve ırmağa girip boğuldu.
    14.insan aşk evine aklı ile girmez ve sevdiğinin kusurlarını görmez.

  • gezegenin en mantıklı sözü.

    + ne tür müzikler dinlersin bartuğ?
    - hımmpf, indie falan, pop jazz bazen de beril...
    + anlıyorum bartuğ...

    bartuğ yalan söylüyor, daha geçtiğimiz yaz kuzeninin düğününde ankara'nın bağları eşliğinde çılgınlar gibi eğlendi. bartuğ yalancı. bartuğ yavşak...

    ***

    + ne tür müzikler dinlersin saffet abi?
    - valla kulağa hoş gelen her türlü müziği dinlerim yiğenim.
    + saffet abi pop jazz?
    - jazzırdamasa o da iyi aslında meh meh meh.

    saffet abi dürüst. saffet abi yavşak değil. kötü şakaları dışında on numara adam.

  • ülkemizin farklı otoyol kenarlarına kurulu olup kamyon, kamyonet, panelvan, tır, otobüs gibi ticari araçların mevzuata aykırı olup olmadığının denetlendiği noktalardır. diğer adıyla (bkz: kantar) olarak bilinir. bu nokta da gerekli taşıma belgelerin kontrolu, aracın yükü ve ağırlığı, src, aracın muayenesi kontrol edilir. araç yüklü olsun olmasın, bu istasyonlara girmek mecburidir. girilmediği takdir de ve mevzuata aykırı bir durum olması durumunda ceza kesme yetkisine sahiptir.

    istasyona girilirken kantar üzerinden 10 km hız ile geçilir. çıkasıya kadar aracın plaka üzerinden kontrolu yapılır. küçük bir ekranda da aracın ağırlığını görebiliyorsunuz. artık sistemden muayenesi olup olmadığı tespit ediliyor.

  • daha ilk cümleyi bitirmeden schumann rezonansını söyleyerek yazının kalanını okuma zahmetinden kurtarmış sahte bilimci suser.

    bilgiye ulaşmayı bilse, saçma sapan sitelerden ne idüğü belirsiz çöp bilgiler edinmek yerine, dünya'nın hızını merak ediyorum o zaman bilim sitelerine girmeliyim diyebilmeliydi. bilim sitelerine girdiğinde ise dünya'nın yavaşladığını okuyacaktı.

    dünya hızlanıyor mu yavaşlıyor mu diye merak edenler için çok basit bazı bilgilerden söz edip kaçayım.

    tidal locking yani kütle çekim kilidi denen bir nane var birbirleri etrafında dönen gök cisimleri arasında. bu iki cisim hem birbirleri etrafında hem de kendi çevrelerinde hızla dönerken kütleçekiminin etkisiyle zamanla bir yüzleri diğer cisme bakar hale geliyor.

    mesela merkür güneş'e çok yakın olduğu için bir yüzü hep güneş'e dönük. fakat merkür'ün kütlesi güneş'i etkileyecek büyüklükte olmadığı (%1 bile değil) için güneş'e bunun bir etkisi yok.

    dünya ile ay arasında da bu olay var. ay zamanında çok daha hızlı dönerken, dünya'nın kütle çekimi etkisiyle ay'ın dönüşü yavaşladı ve bir yüzü hep dünya'ya bakar oldu. ay'ın dünya üzerinde merkür'ün güneş üzerinde olduğundan çok daha fazla etkisi olduğu için (wikipedia'ya giremeyip kütleleri oranlayın) kütle çekim kilidine dünya da kapılıyor ve ay dünya'yı yavaşlatıyor. dünya yavaşladıkça ay uzaklaşıyor. neden? çünkü açısal momentum. hatta açısal momentumun korunumu.

    yani halkın diline inersek; dünya 24 saatte kendi etrafında dönerken, ay dünya etrafında 27 günde dönüyor. zamanla bu dönüş periyodu eşitlenecek. bilim insanları üşenmeyip hesaplamışlar 50 milyar yıl sonra bu periyod eşitlenecek demişler. ay 47 günde dünya etrafında dönecek, dünya'da ise bir gün 47 saat olacak diyorlar.

    gelecekte oruç tutanlar için sıkıntı biraz büyüyor yani.

    edit: 50 milyon değil, 50 milyar yıl olacak, kimse de uyarmamış.

  • avukat olmayanlar için de oldukça kullanışlı olabilen cihaz, ayrıca en güzel yanı, eşiniz de avukat olmadan bu konfordan yararlanabilir.

    avukat demiş miydim?

    avukat.