ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
metrodan inenleri beklemeden binmeye çalışmak
-
uyanıklıktır. bunu yapan insan öylesine açıkgözlü ve zekidir ki inenleri bekleyenleri kaptığı boş yerden alaycı bakışlarla izler. ben de beklemem. salak mıyım? niye izdiham yaratmak dururken medeni davranayım? ne diye hepinizden üç saniye önce binip on dakika fazla oturma fırsatını tepeyim? metro yanaşırken sarı çizgiyi de geçerim. çünkü cin gibiyim. herkes akıl edemez.
kılıçdaroğlu'nun hekim cinayetini politize etmesi
-
bunu kılıçdaroğlu politize etmemiştir. aksine bu durum baştan sona zaten politiktir. (bkz: giderlerse gitsinler)
kaybolan meslekler
-
cumhurbaşkanlığı ve genelkurmay başkanlığı.
sıdıka
-
-anneeaaaöö kardan adam yapalım mıııı?
-sus kız "içi herif çekiyor" derler.
kırk yıllık türbenin gladyatör mezarı çıkması
-
(bkz: gladyatır)
liseliye mit'te memurluk vaadiyle istismar
-
konya bir kere de şaşırt.
çıkarılması zevk veren şeyler
-
butun gun bileginizi sikmis corap. hele bir de iz yapmissa saatlerce kasinarak mukemmel kombo yapilir.
24 saatte 33 koyunu hamile bırakan koç
-
ingiltere'nin northamptonshire yöresinden bir yiğit. hayvanlar aleminin kazanovası. bir de manitalara ulaşmak için çitlerin üstünden falan atlamış.
adamsın randy!
http://www.sabah.com.tr/…e-33-koyunu-hamile-birakti
edit: üzerine düşündüm ve şöyle gerçekleştiğine karar verdim:
- aman allahım randy çok çekici. sanırım dayanamayıp vericem!
- ben de.
- ben de.
- ben de.
- bende! `:sürü psikolojisi esprisi yapmasam ölürdüm:/`
sen ne zaman evleniyorsun
-
en sevdiğim soru. şöyle iki gün filan sorulmayınca ellerime titreme geliyor.
erdoğan'ın erdoğan'ı yalanlaması
-
uzun adam'la usta'nın arasının açılmaya başladığını gösterir. görün bak; yakında rte bölünecek.
kimsenin yemediği küçük esnaf üçkağıtları
-
esnaflığın %90 ı yalancılıktır düsturunu doğrulayan çakallıklar.
bana yapılan yamukluklar.
3 liraya yoğurt aldım. poşet istedim, vermedi. 3 liralık yoğurda 1 liralık poşet mi olurmuş. yoğurdun tutma yeri var ama poşetle taşıyacam kardeşim. yoğurdu bırakıp çıktım. (battı)
tekirdağ yeniçiftlik' de lukoil var. zam gece 12 de gelecekken bu istasyon saat 21.00 de zamlı fiyattan satmaya başlamıştı. mazot almadım. epdk ya ve lukoil gm şikayet ettim, ne oldu bilmiyorum.
istanbul havayolları. ikramlı-yemekli hizmetleri vardı. yemek dağıttılar, yedim. aradan 1 saat geçti canım vişne suyu çekti. hostes geçerken söyledim, servisimiz bitti dedi. o ne ya, ne servis bitmesi dedim, yüzüme bakmadan gitti. (battı)
laleli'den mont alıyorum. biraz fazla bakındım. fiyatlar aşırı pahalı olduğundan, ince eleyip sık dokuyorum. adam hadi seni mi beklicem müşterilerim gelecek dedi. biz neyiz dedim çıktım. (kendiyle beraber pek çok esnaf battı, müşterileri bitarafına girdi)
edit: şunu da belirtmeden geçemeyeceğim. bazı çingene uyanığı esnaf kardeşlerimiz havalar biraz soğudu mu başlarlar içerideki buz dolaplarını kapatmaya. hadi kola fanta gibi meşrubatlarda pek önemli değil. hadi alkol tüketenlere karşıdır bu esnaf abimiz onu da anlarım. ama ayran, yoğurt ve peynir gibi şeyler buzdolabı sıcaklığında muhafaza edilmeli. dükkanın içi 3-4 dereceden fazlaysa -ki her zaman fazladır- dolaplar çalıştırılmalı.
yazın sabhtan tekel bayisine gidersiniz, çiş gibi bira alırsınız. nedenini sorunca da abi gece dolabı kapatıyoz öğlene anca soğuyor diyor. olum o dolap içini soğutmak için daha fazla elektrik harcar. şu adamlara öğretemedim ya.