hesabın var mı? giriş yap

  • başlıkta konunun ciddiyetini kavrayamayanlar var. bu baya büyük bir olay. bunu bir tık üzeri, mahkeme kararıyla pavyona falan satılmanız.

  • halil diye bir arkadas var, kulaklari cinlasin, doksanli yillarin sonunda universite ogrencisi. kiz arkadasi da punk bir kiz arkadas, ki hayattaki alternatif durusunun duru duragi yok, oylesi ki alternatifi kavram olarak yikip yikip tekrar yogurup hamurundan fak yu heykeli yapar. neyse, erkek istemek kismina gelirsek, kiz bir aksam artik ne derecede bir icmekse, aliyor efendi gibi iki yuz elli gram baklavasini kolunun altina, halil'in ailesiyle kaldigi katin kapisi calip "hayirli bir is icin geldim" diyor. buyur ediyorlar, iceride halil'i istiyor "oglunuza talibim" diye. yuzunu yikayip kahve icirip yatirmislar o gece. hala hatirlayinca guleriz, de halil benim oglum olsa, canim gelinim diye bagrima basardim yeminler ediyorum.

  • çocuklukları çalınmış, önlerindeki tüm yaşamları da ipotek altına alınmış 2 adet talihsiz kardeş içeren videolardır. sorumluları, görünen baba ve belki de görünmeyen anneleridir. işin kötüsü yalnızca kendi ailelerinden değil, zehirledikleri türk aile ve toplum yapısı'ndan da sorumlu bu iki ebeveyn. son yıllarda ortaya çıkan bir çeşit aile formunun temsilcilerinden yalnızca bir tanesidirler. ne ilk ne de son olacaklardır. bu hastalıklı yapıya gündelik yaşantınızda, olmadı sosyal medyada illa ki rastlarsınız. onlar her yerdeler. pandaların neslinin tükendiği bir dünyada, bunların nesli tükenmemekte; bilakis kümülatif artış göstermektedir.

    sosyal medyada çocukları ile bu tarz prodüksiyonlu videolar çekip yayınlayan insanları normalize etmeye çalışanlar var. "ona bakarsanız dizilerde, filmlerde çocuk oyuncular var." diyenler var. çocuk oyunculuk meselesi de zaten etik yönden tartışmaya açık bir konu. bir kere çocuğunuzun iradesi dışında bir şeyi ona yaptırmamalısınız. maddi olarak bakmakla yükümlü olduğunuz çocuğunuzun sırtından para kazanmaya çalışmamalı, çocuğunuzun içinde yer aldığı bir yapımdan elde ettiğiniz geliri ileride çocuğunuzun ihtiyaç duyabileceği potansiyel eğitim/sağlık giderleri için bir fonda tutmalısınız. her şeyden öte, tv-sinema dünyası en azından profesyonel bir mecra. yer alınan yapımlar, çocuklar açısından birtakım kurallara uyacak ve denetimden geçecek şekilde hazırlanıyor. kaldı ki setlerde pedagog, oyuncu koçluğu desteği de sağlanıyor son yıllarda. her şeyi bir kenara bırakın; orada en azından yeteneği olan bir çocuk, ileride tercih edebileceği bir sektörde erken yaşlarda eğitim görüp tecrübe kazanmaya başlıyor; kendini tanıtma fırsatı yakalıyor; ağaç yaşken eğilmiş oluyor.
    bunlar ise, çocuğun rızası dahilinde, çocuklu anne babalara eğitici içerikte günlük hayattan kesitler sunmak şöyle dursun; pedagojik açıdan herhangi bir uzmanlığı ya da bilgisi bulunmayan anne babaların kendi kafalarına göre kurguladıkları ve çocuklarını alet ettikleri zoraki videolar. çocuğun sırtından para kazanılıyor. kazanılan paralar da genellikle çocuklara harcanmıyor. bunu da zaman içerisinde videoları çeken ailelerin gelişim gösteren yaşam standartlarından görebilmekteyiz. düşük sosyoekonomik statüye sahip ailelerin 10 tane çocuk yapıp, onları kırmızı ışıkta cam silmeye, kağıt mendil satmaya yollayıp onların sırtından para kazanmalarından ne farkı var bunun? o çocukları görünce rahatsız oluyorsunuz da, bu çocukları görünce neden olmuyorsunuz?

    size yalnızca 30 saniye bakabildim. bir şey çok ender beni bu denli rahatsız eder; ve siz bunu başardınız.
    bana borçlusunuz kötücül aile, hafta sonumu mahvettiniz!

  • üstteki arkadaşa harfiyen katılıyorum.. memleket ateş çemberine dönmüşken sikinin keyfine 17-18 yaşında kızı(kendisinden 40 küsür yaş küçük hemde) 4. evliliği yapmak üzere nikahlamak bildiğin hainliktir.. daha bundan öte de yazılacak çok şey var ama gerek yok.
    bir arkadaşın düzeltmesiyle ekliyorum nikahın kıyıldığı günlerde sakarya savaşı devam ediyormuş..
    tekrar düzeltiyorum. 5. evliliğiymiş.. uyaran arkadaşlara teşekkürler

  • yılmaz özdil'in mustafa kemal kitabı, özel baskıyı saymazsak bir milyondan fazla sattı. diğer kitaplarının da az buz satmadığını biliyoruz.

    toplu satış vs. saymazsak türkiye'nin en çok satan gazetesinin, en çok okunan yazarı.

    severiz, sevmeyiz ayrı. kitaplarını beğeniriz beğenmeyiz ayrı. bunlar subjektif şeyler. evinde kaçak yapı varmış yokmuş; o da kendi sorunu ve eğer yaptıysa yanlıştır, cezası normaldir.

    lakin bu adamın 4-5 milyona ev almasına şaşırmak, temel iktisattan, arz-talepten, popülerliğinin nasıl bir maddi karşılığı olduğundan anlamamaktır.

    tokiden ev kurasına girse mutlu mu olacaktınız?

  • şöyle bir baktım da nasıl yazılmamış anlamadım. balığın öldüğünü anlaması içindir.

    edit: vay amk gene debe'ye girmiş şu bayat ve 500 defa tekrarlanmış espri. ıroniydi lan bu.

  • izmit korfez gecis koprusune verilmesi gereken isimdir.yillar sonra bile kopru isminin nereden geldigi merak edildiginde o dort harfli kelimenin bazi insanlar icin ne kadar da degerli olabilecegi anlasilacaktir.
    (bkz: onur)