ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türkçede erillik dişillik
-
bazı yabancı dillerde karşılaşılan nesnelerin eril veya dişil olması, güzel türkçemizde olmadığını düşündüğümüz bir kavramdır. hatta böyle yabancı dilleri öğrenen arkadaşlarımız ve yakınlarımızın canını sıkan "sapık bunlar! kravatın da cinsiyeti mi olurmuş?" gibi tepkiler vermesine yol açan bir durumdur.(bkz: almanca)(bkz: fransizca)(bkz: ispanyolca)
halbuki cümlelerimizin gizli öznesi gibi nesnelerimizin de gizli cinsiyeti bulunmaktadır. biz sadece, pratik olduğumuzdan ötürü artikel gibi dandik işlerle uğraşmamaktayız. ama bu sizi yanıltmamalıdır. söylediklerimi bir kaç örnekle açıklayayım:
türkçe'de nesneler tekil halde dişil durumdadır. ör:
"-ne olmuş bu kaleme?"
"-ne var ki?"
"-**ına komuşsun"
ör2: (kapı çarpar)
"-hay **ına koyiim senin gibi kapı"
ya da "hay skiim senin gibi kapıyı"
nesneler çoğul halde eril durumdadır. ör:
"-naapmışsın walkmanime? ne hale gelmiş bik bik bik..."
"-yeter be walkmenler s*ksin seni"
gördüğünüz gibi 'walkmanler' eril hale geldi.
bunların yanında türkçe'de başka bir dilde rastlamadığım (elbette başka bir dilde de bulunabilir) sahipliğin erilliği ve dişilliği vardır. bunu da böyle bir örnekle açıklayabiliriz:
sahipler kibar/resmi konuşmada nötrdür: "onun bilgisayarı"
az kibar/sinirli konuşmada erildir: "eşşoğlueşşeğin bilgisayarı" //gördüğünüz gibi sahip eril oldu
kaba/çok sinirli konuşmada dişildir: "s*ktiğimin/**ına koduğumun bilgisayarı" //sahip dişildir
ilgili bir konu olarak (bkz: turkcede ucuncu sahis zamirlerinin belirsizligi)
ve tabi ki (bkz: guzel turkcemiz)
flört edilen kızın mmf sana uyar mı diye sorması
-
geçti o mmf devirleri. artık biz mmf'ye borç veriyoruz. tabii bay kemal bunları bilmez.
uno tost ekmeğindeki inanılmaz mantık hatası
-
italyanca' da uno bir demek olduğundan,markanın küçük bir esprisidir.
(bkz: sona kalan uno kalır)
(bkz: iğrenç espriler)
budut: yav 3 sene oldu hala su dandik entry'i oyluyorsunuz yapmayin *
seneler sonra gelen büdüt: 6 sene olmuş hala oylanıyor. *
mega holdings
-
bu organizasyondan para kazanmakla övünen insanlar için
çok güzel bir söz var;
şecaat arz ederken merd-i kıpti sirkatin söyler.
bakın şimdi size network marketing ile zengin olmamızı sağlayacak yepyeni bir organizasyon sunuyorum. hem de web sitesi gibi karmaşık, anlatması zahmetli bir ürün de koymayacağım ortaya. her şey çok daha kolay olacak.
çünkü satacağımız ürün herkesin ihtiyacı olan
hep kullandığımız
hayati bir ürün
üstelik sattığımız ürünü isterseniz işleyebilir
işlediğiniz halini daha yüksek fiyatlara satabilir
ekstra gelir elde edebilirsiniz
ürünümüz patates.
sistem şöyle işliyor, siz bana 200 lira veriyorsunuz ben de size bir patates veriyorum. patatesin yanında kişisel gelişiminize etki edecek sizi motive edecek kitaplar da vereceğim seminerler de düzenleyeceğim.
siz de iki kişi bularak onlara birer patates sattığınızda sistem size 20 lira verecek. onlar ikişer kişi bulduklarında sistem size 60 lira verecek. bu böyle 20 basamak altınıza kadar devam edecek. eğer her şey düzgün ilerlerse 6 ayda evinizi arabanızı alıp sadece yatarak emekli olabilirsiniz.
düşünsenize günümüzde kimin patatese ihtiyacı yok ki. satmak için uğraşmanıza bile gerek yok.
eğer siz de yeni kurulacak holdingimde yer almak isterseniz bana mesajla ulaşın. 200 liraya bundan daha kolay patron olamazsınız.
piramit düzeni (ponzi şeması) işte böyle harika bir sistem.
buna karşı çıkanlar da gerizekalı.
önemli not:
şirketimizde takım elbise zorunluluğu da yok.
al patatesi ver 200ü yürü git.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
bir öğrencimden:
matematik hocası anlamadığınız yerlere yıldız koyun dedi. kitabımda yerçekimi yok şu an.
madenlerde mahkumlar çalıştırılsın kampanyası
-
önce ülkenin en büyük hırsızları içeri alınmalı. sonra bu mahkumlar hırsızlık boyutlarına göre madenin katlarına yerleştirilmeli. o zaman bu kampanya tutar.
örgü örmek
-
başlarda terapi gibi duran sonra kendi başına takıntı halini alan faaliyet. üstelik bulaşıcı da. aynı mahallede oturduğum iş arkadaşımı yüncüye sokarak ona da bulaştırdım, üstelik hiç örgü bilmiyorken. işten eve bir an önce gitsem de örgü örsem, otobüste örsem bana garip bakarlar mı diye düşünmeye başladıysanız, yaşasın, yeni takıntınız var demektir. o değil de yakında şirketteki (inşaat şirketi, çalışanların arasında sadece 3 hatunuz ve 3ümüz de örgüyü seviyoruz) işi gücü bırakıp örgü örmeye başlayabiliriz diye korkuyorum.
adıyaman'da churchill sunumu yapan kahveci
-
çüş amk o kadar tuz artı soda tansiyondan beyin kanaması geçirmeseler iyi. limonun da yarısını heba etti amk.
nusr-et şişirilmiş bir balondur
-
altına imzamı atacağım tespit. damacana su 7 lira iken 0,75lt maden suyuna 14 lira ödeyerek,..... amk yazamıyorum.
(bkz: nusret et lokantası)
4 dakika geç kalan gencin sınava alınmaması
-
bu da bir sınavdır. erken gitmek, evraklarını eksiksiz hazırlamak da sınavın bir parçasıdır. disiplin, ciddiyet gerektirir. bunlar yoksa üniversite okumasın zaten. seneye akıllanır.