ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
exxen'e 3 günde 500 bin kişinin üye olması
şehzade mustafa
-
yaşadığınız yüzyılın en güçlü imparatorluğunda bir veliaht şehzade olduğunuzu düşünün , halkın sevgisine mashar olmuş , ordunun başa geçmesini istediği , devlet adamlarının gözünde geleceğin hünkarı olduğunuzu . annenizin babanız tarafından hor görüldüğünü .babanızın sizi sevgisinden mahrum ettiğini .üvey kardeşleriniz taht yarışında size rakip olamayacak kadar zayıfken ,onlar zevki sefa içinde yaşarken ,sizin hep çalıştığınızı ama babanızın onları takdir edip ;sizi görmediğini düşünün .babanızın en yakın arkadaşını üvey anneniz uğruna katlettiğini ve o üvey annenin şimdi sizin kellenizin peşinde olduğunu düşünün .
tüm bunlara rağmen çadırınıza “baban seni katledecek” diye uyarı mesajları gelmişken .bırakın padişah olmayı hayatınızı kurtarmak için , gözü yaşlı annenizi sevindirmek için padişah olma şansını deneyip arkanızda olan ordunun desteğiyle oracıkta iktidarı ele geçirip padişah olabilecekken , babanıza olan sevginiz ve sadakatiniz devletin bekası için canınızı verebilecek olmanız yüzünden boynunuzu yağlı ilmiğe uzatıp o çadıra girip babanızın emri ile onun gözleri önünde can verdiğinizi düşünün .
sizin bu sadakatiniz karşınsında adı muhteşem olan adaleti ile nam salmış babanız katliniz izleyip ardınızdan devletin bekası diye atıp tutar , oysa bilmez ki sizi katlederek devletin geleceğini ateşe atmıştır.
şimdi tüm bunların ışığında siz düşünün kim muhteşem , kim adaletli. mustafa’nın beş yüz yıldır sönmeyen ışığı karşısında cihan padişahı muhteşem süleyman’ın karanlık yüzü görünüyor mu ?
bim'de kasiyerin daima diğer kasaya çağırması
-
bir tek benim başıma mı geldiğini merak ettiğim olay. bim'e girdiğimde daima kasalar boş oluyor zira kasiyerler birçok işle ilgileniyorlar, ürün yerleştirme vesaire. o sırada siz boş olan kasalardan birine yönelirsiniz ve ekseriyetle kasiyer sizi diğer kasaya çağırarak ''buyrun böyle alayım.'' der.
hayır %50 şansım var zaten neden hiçbir zaman tutturamıyorum ya da işin ucunda bir ibnelik mi var bilemedim.
fakirlik belirten hareketler
-
büyük ikramiye hayali kurarken bile tasarruflu olmak.
"sana çıksa naaparsın lan" sorusuna "araba alırım" derken aklından honda civic falan geçirmek. ulan salak mısın 45 milyon tl. çıkmış honda ney? gidip jaguar alsana, mercedes, bmw ne bileyim bentley falan alsana.
"ev alırım" derken aklından işyerine ulaşımı kolay olan, dolmuşu otobüsü önünden geçen evleri düşünmek. var ya tam malsın oğlum. 45 milyon diyorum, hadi arabayı falan da s.ktiret, eğer hala çalışıp aynı işi yapacaksan her gün taksiye binsene oğlum, dolmuş nedir lan?
bir diktatör halk oylamasına gider mi
-
bakalım gidermiymiş:
http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/165468.asp?cp1=1
http://www.samanyoluhaber.com/…hayir-demedi/903869/
örneklerde görüldüğü üzere cevabının evet olduğu soru.
9 kasım 2008 fenerbahçe galatasaray maçı
-
edu'yu formsuz gördüm bu maç. çok net bir pozisyonda volkan'la karşı karşıya geldi ama topu kornere attı.
çiğ köfte acılı diye çalışanı dövmek
-
patronu adamsa bu çocuğa sahip çıkar dava süreçlerinde yanında olur.
nejat işler'in sesi
-
nejat işler'in gırtlağında bulunan ses tellerinin akciğerlerinde bulunan hava ile titreşmesiyle oluşandır. aynı işlem bende de gerçekleşiyor ama hayat işte. onun sesi hüzne davet ediyor benim sesim gece 10-11 halı saha maçına.
30 ekim 2015 atv tayyip erdoğan canlı yayını
ismet badem
-
rashard griffith smac yaptıktan sonra ''rashard bursa çamlarında dolaşan bir serce ku$u kadar narin ve güzel öyle degil mi murat'' diyerek ikili arasında kısa bir sessizlige sebep olmuştu.
muharrem ince'nin cnn türk'ü arayıp haşlaması
-
mükemmel bir herif ya, gece gorusu programını arayıp baglanması yetmiyormus gibi hande firata "e biraz sus da aciklama yapayim" demis bir kraldir.
hazir aramisken turk medyasinin ne kadar acinasi bir halde oldugundan bahsedip; ayni zamanda fetonun iadesi icin amerikaya resmi bir basvuru yapilmadigini da ifsa ederek telefonu kapatmistir.
people you may know'da eski sevgiliyi görmek
-
gerçek hayattaki mealine örnek olarak şöyle bir olay geçmişti başımdan:
3,5 yılı (acı-tatlı fakat kesinlikle fırtına gibi) birlikte geçirdiğim sevgilimden ayrılmıştım.
sadece bir, iki ay sonra bir arkadaşla karşılaştım, şöyle bir diyalog geçti aramızda:
ben: ee, napıyorsun, nasılsın?
densiz: napalım ya, takılıyoruz. dün gece arkadaşlarla takıldık kordonda, selin* diye bir kız vardı. aa hatta seni de tanıyorumuş galiba, bir ara takılmışsınız....
işte o noktada bende kayış koptu, görüntü gitti...."tanıyormuş galiba"... "bir ara takılmışsınız"..."bir ara takılmışsınız".
ulan hayatımın fırtınasından bahsediyorsun. bu kadar mı çabuk eskiyor? daha iki ay oldu bu hale mi geldi bu konu? ulan 3,5 yıl ne zaman bir ara oldu? az daha evleniyordum ben onunla, adı nasıl takılmak oldu?
işte onun gibi bir cümle bu: "poeple you may know" may!?
futbolcunun adını söylemeden anlatmak
-
sikim kadar boyu, türlü türlü huyu