hesabın var mı? giriş yap

  • turkiye milli takimi icin euro ile yapılan anlaşmaya mi yanarsın? memleketin içinden geçtiği bu durumda bu paraların dökülmesine mi yanarsın?

    n'apiyor kardeşim bu adam? ne bileyim yani bir kere neden futbol ekonomisi türkiye'den kat kat büyük ülkelerin hocalarından daha fazla para alıyor? (bkz: ispanya)

    hayır bir de mesela sen senelik 15 milyon tl verdin de bu arkadaş yok olmaz mı dedi? dediyse defolsun gitsin zaten gelmesin.

    bir de iki mikrofon gördü mu vatan, millet, milli gorev, çiğ bir popülizmle yoğurup konuyu yabancı sınırına getirir. tabi istemezsiniz lan yabancı. yoksa avrupa genç hoca dolu. kim senin çağdışı futboluna ve düz adam fikirlerine 3.2 milyon euro saysın?

    haram zehir zıkkım olsun, lan, terbiyesizler.

    tanim: şenol güneş'i avrupa'nın en çok net maaş kazanan milli takımlar hocası yapan üzücü anlaşma.

    kaynak

    debe editi: bir yandan dünya'da böyle eşi olmayan paraların teknik direktörlere bol keseden dağıtıldığı ülkemizde maalesef sma hastalığı'nın inanılmaz yüksek ilaç masrafları devlet tarafından karşılanmıyor.

    ada da hayatta kalabilmek için ilaca ihtiyaç duyan bebeklerden birisi ve yardımlarınızı bekliyor. detaylı bilgi için sma tip 1 hastası ada'ya umut ol kampanyası başlığına, ya da hem bilgi hem bağış için bu gofundme linkine danışabilirsiniz. bilgilendiren arkadaşlara teşekkürler.

  • sene 2015.

    kemal derviş, ahmet hakan'a çıkar ve kendisine şu soru sorulur:

    --- spoiler ---

    ahmet hakan: kemal bey, şu anda türkiye bir kriz yaşıyor mu sizce?

    kemal derviş: hayır. 2001 zamanına benzeyen bir kriz yok ve olmayacak. biraz şimdi riske giriyorum. belki bazı chp'li dostlarım "nasıl olmayacak" diyecekler ama. önümüzde bir finansal bir kriz görmüyorum.

    ah: ne yaşayacağız peki?

    kd: eğer bir değişiklik olmazsa, yavaş büyüme, yavaş büyümeye rağmen oldukça yüksek bir hayat pahalılığı ve enflasyon, işsizliğin yavaş yavaş, hızlı değil, yavaş yavaş artması ve dünya yarışmasında türkiye'nin yavaş yavaş adım adım geride kalmasını yaşarız. ha çok büyük hata yapılırsa, tcmb'nin, ki nispeten özerk hala, bence iyi çalışıyor tcmb. saygın bir ekip çalışıyor orda. o tamamen darmadağın olursa, ekonomi yönetimine bambaşka bir yönetim gelirse, sayın babacan'ı takdir eden bir insanım, ciddi bir insan, maliye bakanlığı da yaptı, şimdi seçimde her şey söyleniyor ama ben kampanya içerisinde değilim. dediğim gibi sadece kendimi temsil ediyorum şu anda.

    ah: bambaşka bir ekip gelirse diyorsunuz?

    kd: sayın babacan dünyada saygınlık gören, işini mesleğini çok iyi öğrenmiş, rakamları iyi bilen saygın bir insan. hamasetle ekonominin olmayacağını biliyor. ama bütün bunları kaybedersek yani daha da kötüye gidersek, o zaman tabi her şey olabilir. ama şu anda bir kriz, birden bire büyük bir devalüasyon, bir para kaçışı, öyle bir şey görmüyorum. ama hızlı büyümeyi de katiyen görmüyorum bu idareyle.

    ah: o zaman adım adım hayatın pahalılaştığı, işsizliğin arttığı, alım gücünün azaldığı, bunları yavaş yavaş hisseden bir türkiye tablosu.

    kd: evet ve başka ülkelerin, biz onları yakalayalım derken, başka ülkelerin bizi yakalayıp bizi geçmesi. ve o güzel 2023 hedeflerinin tamamen kaybolması, imkansız hale gelmesi.

    kaynak

    --- spoiler ---

    işte ekonomi bilimiyle kâhin olamazsınız ama elinizdeki verileri şeffaf, dürüst ve bilim ışığında yorumlarsanız geleceği görmekte de zorluk çekmezsiniz.

    derviş'in açıklamasında şuraya dikkat:

    "bence iyi çalışıyor tcmb. saygın bir ekip çalışıyor orda. o tamamen darmadağın olursa, ekonomi yönetimine bambaşka bir yönetim gelirse (devamı ikinci cevapta geliyor) o zaman tabi her şey olabilir"

    dikkatinizi istirham ediyorum. derviş "o zaman tabi her şey olabilir" diyor.

    "her şey"

    *

    peki 2015'te bu derviş açıklamaları ile, izleyen 5 yıllık süreçte neler olmuş? derviş'in söyledikleri gerçekleşmiş mi?

    1* bir kere tcmb başkanı çetinkaya, rte tarafından görevinden alınmış. iki gün önceki yazımda bunun sürecini ayrıntılı olarak açıklamıştım: (bkz: 1 mayıs 2020 dolar kuru/@dragonlady)

    2* ikincisi, çetinkaya döneminde merkez bankasında yönetici pozisyonundaki tüm yönetim de görevlerinden alınmıştı. bunlar çok saygın isimlerdi. özellikle doçent doktor ali hakan kara, dünya tarafından takip edilen bir ekonomistti.

    3* derviş'in övdüğü babacan'a ne olmuş? istifa edip kendi partisini kurmuş. (bkz: ali babacan/@dragonlady)

    4* ekonomi yönetimine kim gelmiş? damat bakan albayrak. birçoğunuz baştan olumsuz düşünse de, aslında kendisine karşı ekonomi çevrelerinde ilk başta kredi verilmişti. çünkü rte'yi hiç değilse damadın bazı konularda ikna edebileceği konuşuluyordu. ancak bu hayaller de suya düştü. umut fakirin ekmeğidir ne de olsa.

    5* işsizlik, enflasyon, büyüme rakamlarını burayı rakama boğmak için yazmıyorum. işsizliği çevrenizden (belki kendinizden), enflasyonu hayat pahalılığından, büyümeyi ise hiç kimsenin iş yapamamasından biliyorsunuz nitekim. özetle hepsi derviş'in belirttiği şekilde ilerlemiş. bunların rakamsal karşılıklarını tüik'in internet sitesinden öğrenebilirsiniz. bu arada, tüik sitesinin arayüzünün bu kadar kullanışsız olması tesadüf mü? değil, insanlar rakamlara ulaşamasın diye özellikle böyle son derece kullanışsız bırakıyorlar.

    6* derviş dışında ne olmuş? tarihin en kuvvetli krizine girmişiz. bizzat bakan albayrak söylüyor.

    7* bir örneği de sözlükten verelim. 3 gün önce (bkz: 1 mayıs 2020 türkiye'de hayat pahalılığı) başlığını ben mi açıp içerisine 700 küsür entry girdim?

    8* son olarak da dolar kurunu verelim. yukarıdaki röportaj 25 mayıs 2015'te yapılmış ve o gün kur 2.60'mış. bugün 3 mayıs 2020, ancak son işlem günü 30 nisan. dolayısıyla 30 nisan 2020'de dolar kurunu alacak olursak, bu değer tcmb'ye göre 6.98 olmuş. yani dolar kuru yaklaşık 5 senede %168 artmış. dikkat, sadece artışı bu. iki değeri oranladığınızda %268 çıkar. peki maaşınız ya da herhangi bir geliriniz bu kadar arttı mı? hayır. işte size hayat pahalılığının nedeni.

    *

    tüm bunlardan sonra da dolar kuru şu olmuş, borsa şöyle olacak falan. bırakınız.

    bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete.

    ister komplocu diyin, ister "felaket tellalı şizofren ekşici trol". bu son ifadeyi hakkımda kullanan var hakkaten. 2020 ekonomik krizi/@dragonlady entry'mi ekşi şeyler paylaşınca, tweet'in altına yazmıştı biri "felaket tellalı şizofren ekşici trollere inanmayın" diye. selamı bir çaktım sonra uçtu gitti. şuradan :). genç bir delikanlı. ama ben hayatımda böyle geri vites görmedim*. hayır erkekliğe yakışmadı yani yoksa şahsıyla bir problemim yok.

    neyse, felaket tellalı şizofren biri* olarak söylüyorum: cumhuriyetin en sert krizini yaşayacağız, yaşıyoruz. damat da öyle diyor hem. bir sürü esnaf, kobi, şirket batacak. daha bu aşamaya gelmedik çünkü şu an 'sağlık krizi' aşamasındayız işin. bu ilk aşama. ikinci aşama ekonomik kriz. üçüncü aşama siyasi kriz.

    devlet gibi bir şirket, boeing batıyordu gençler. hani bir izlenim vermesi için.

    biz bunları te mart ayında söyledik. aşağıdaki 2020 ekonomik krizi entry'mde "sivil havacılık sektörü toparlanamayacak" dedim, "şizofren" dediler.

    warren buffett söyleyince auww.

    gerçekten dün warren buffett, berkshire genel kurulunu yahoo finance üzerinden canlı yayınlattı ve havacılık sektöründeki tüm hisselerini sattığını açıklayıp, sektörün çok uçak aldığını, 3-4 sene eskisi gibi olamayacağını söyledi. (bkz: urfa'da oxford vardı da biz mi okumadık)

    bunları görmek için kâhin olmaya gerek yok.

    bilim bunun için var.

    kemal derviş üstada buradan selam olsun.

    selametle,

    *

    (bkz: 2020 ekonomik krizi/@dragonlady)

    (bkz: corona virüs ile yeni normal/@dragonlady)

    (bkz: hazine garantisi/@dragonlady)

  • televizyonda evlilik programı var. ben de babama takılıyorum:
    + babaa varya sen gitsen şu programa bi sürü talibin gelir.

    babam da gaza geliyor:
    - 47 yaşındayım, emekliyim. evine ailesine bağlı bir insanım. kumral, yeşil gözlüyüm...

    annem diğer odadan "noluyor orada" diye bağırmaya başlayınca babamın taliplerine seslenme şekli biraz daha değiştiriyor:
    - evliyim, dünyalar güzeli bir eşim var. taliplerimi bekleyemiyorum :(

    adamın yüzü bildiğin üzgün smiley oldu. yirim.

  • ifşa edilen kişi şikayet ettiği takdirde ifşa eden kişi kesinlikle ceza alacaktır. en kötü ihtimalle hükmün açıklanması geri bırakılır, 5 yıl boyunca diken üstünde durur. tadı kaçar. canı sıkılır. ne halt yediğini sorgular belki.

    yargıtay diyor ki bir kararında:

    "sanık ...'nin, mağdur ... tarafından twitter hesabına gönderilen mesajları, aynı sitede, belirsiz sayıdaki birden fazla kişinin okuyup, öğrenebileceği şekilde paylaşarak, kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini mağdurun rızası olmaksızın alenen ifşa etmesi ve yayımlaması biçiminde sübut bulan eyleminin, tck'nın 132/3. madde ve fıkrasında tanımlanan haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunu oluşturduğuna dair yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir."

    savunma olarak "beni taciz etti" dese bile bu savunmaya itibar edilmeyecektir.

    birincisi, ortada bir taciz yok. ikincisi, özel mesajları, fotoğrafı ifşa etmişsin. haklı olduğun düşünülse bile haksız duruma düşmüşsün. hak aramanın yolu bu değil ki. senin amacın bambaşka belli ki.

    umarım ifşalanan kişi şikayet eder de bu ilgi bekleyen kişi hak ettiği cezayı alır.

    edit: 2. görsele bakmamıştım. "hırbo" diyerek hakaret de etmiş. ceza bir miktar daha artar.

  • tam karşımda oturuyor şu an.

    aramızda bir haftadır evin orta sahasını parselleyen bilmem kaç bin parçalık bir yapboz var. "la palette bistro" diye küçük bir lokanta manzaralı. bitiremedik. her gün usul usul ekledi parçaları, sabırla. küçük karton parçalarını sanki sever gibi birbirine ekledi. ama bitiremedik. yapbozun kalan son parçası eksik çıktı. üzüntüden öyle bıraktı olduğu yerde, toplamadı. "sevmek", salonun orta yerinde terk edilmiş boş bir "dükkan"ın arkasında duruyor şu an.

    elinde bir kitap var, "marifetler". onu okuyor. kitap okumasına o kadar alışığım ki. insanlar sevdiğine çiçek alır, ben yeni kitap kokusu hediye ediyorum ona. öyle bir gülüyor seviniyor ki. şu an elindeki kitabı okurken mesela, hayata dair bütün soru işaretleri siliniyor aklımdan. ona bakıyorum: huzurlu. sadece, geçen trenlerin sesine dönüp bakıyor arada bir, çocuklar gibi.

    "koltuğun altında yapbozun o son parçasını bulamayınca dönüp bana baktığın yüz ifadeni özlüyorum."

    tam bu cümleyi yazmayı bitirirken kalktı geldi yanıma: "ne yapıyorsun?". iş maillerimi açıp, gereksiz bir şeyler gösterdim. yaptığım işin belki de en güzel yanı bu; meraklısı olmayanın ilgisini dağıtacak sayısız malzemem var. hafif geri çekildi, defansta derinliğin kaybolduğu bu andan faydalanıp "belim ağrıyor" bahanesiyle yönümü değiştirdim, rahat yazabilmek için. sırf sana çaktırmadan, gönül rahatlığı ile şu yazıyı bitirebilmek için:

    aramızda sadece bitmemiş bir yapboz kadar mesafe varken bile yine anladım.

    seni her an özlüyorum ve seviyorum.

  • iyi yapmıştır. bu chp'ye yakışmıyordu. kemal bey f tipi arkadaşlarıyla bol bol açılım yapmaya devam etsin, partideki düzgün insanlar bir bir gidiyor.

    bugün gerçekleşen olay.

    edit; istifa açıklaması.

    "ülkemizin içinde bulunduğu savaş tehlikesini de içeren koşullar nedeniyle çocuklarımızın geleceği açısından olağanüstü önem kazanan 2015 genel seçimleri öncesi partide demokrasinin işletilmesi, seçim yenilgileri ve özellikle de cumhurbaşkanlığını ilk turda iktidara teslim eden hatalardan dersler çıkartılıp, ciddiyetle yol haritası çizilmesi için yaptığım çağrıyı görmezden gelerek, kurultayı bir koltuk kapma yarışına çeviren;

    kurucusunun büyük fedakarlıklarla inşa ettiği devletin yıkılıp, diktiği ağaçların sökülüp, yerine, adına “ak” denilen ucube sarayda somutlaşan otoriter bir devletin kurulması girişimini ve cumhuriyetin köşkünün, hanedan sarayına dönüştürülmesini sessizce izleyen;
    türkiye’nin iç ve dış tehditlerle karşı karşıya olduğu, iş ve terör cinayetleri ile sarsıldığı bu çok kritik dönemde sorumsuz çağrılar, tutarsız tezkere söylemleri, belirsiz politikalar ile halkımızın duyarlılıklarından kopuk muhalefet anlayışında ısrar edeceği anlaşılan chp yönetiminin olası vahim tercihlerini değiştiremeyeceğimi anladığımdan, iktidar umudu da hedefi de bulunmayan yanlış ve zayıf politikaların parçası olmamak için büyük umutlarla geldiğim chp’ den istifa ediyorum.''

  • talimat olmadan kıçını kaldırmayanlar olduğu sürece daha çok ekşiciyi yaftalarsınız.

    t: yoktur, tepki göstereni vardır.

  • menüde çorba varsa dibi geldiğinde evdeki gibi kaseyi kafaya dikme sakın. bırak kalsın amk ağlamaz arkandan.