hesabın var mı? giriş yap

  • iki kişinin** mesleki çekişmesi yüzünden 54 denizcimize mezar olan çelik tabut.

    rodos açıklarından baf yönünde seyretmekte olan bir yunan konvoyu istihbaratına (daha sonra rus, amerikan ya da ingliz radar aldatmacası olduğu belirlenmiştir.) istinaden planlanan hava ve deniz unsurlarının ortak harekatı gereğince, söz konusu yunan konvoyunun baf limanı açıklarında yol kestiği sırada önce hava kuvvetleri taarruz edecek, daha sonra da kalıntıların işini muhriplerimiz bitirecekti. saldırının daha planlanması aşamasında da görülmektedir ki zaten hava ve deniz güçleri birbirlerinin manevra kabiliyetlerini tam olarak kavrayabilmiş değillerdir.
    hava kuvvetleri seri, hızlı ve de taktiktir. her türlü koşula çok kısa bir sürede cevap verebilecek, harekat açısından çok esnek bir yapıya sahiptir. ancak deniz kuvvetleri bir taarruza kalkışmazdan önce çok ince hesaplar yapılarak tüm saldırı planı en ince ayrıntısına kadar ve tüm ihtimaller düşünülerek ve harekatın çok uzunca bir sürede gerçekleşeceği göz önünde bulundurularak hareket etmek durumundadır.
    bu bilgiden yoksun olan karar vericilere rağmen harekatın bekaası açısından muhriplerimiz eş güdümlü genel harekat merkezi tarafından telkin olunan, koordinatları meçhul muharebe hattının (terk olunacak sahaya ilişkin detaylı bir bilgi asla sunulmamıştır) dışında kalınması uyarısına rağmen zamanlama açısından düşman konvoyunu karşılayabileceği uygun bir mesafeye intikal etmiştir. bu noktada zaten insiyatif teorik olarak görev bölgesindeki deniz gücüne bırakılmıştı.
    uçaklarımız tarafından temas sağlandığında deniz kuvvetleri komutanı ora.kemal kayacan tarafından bölgede donanmamıza ait bir unsurun bulunmadığı teyidi alınarak taarruza geçilmiştir. taarruzun kod adı trajikomik bir şekilde "şenlik başladı" olarak anaons edilmiştir.
    ilk anda en ağır yarayı alan tcg kocatepe muhribimiz tarafından bildirilen "hava saldırısına uğradık" mesajıyla deniz kuvvetleri komutanlığı tarafından, yapılan yanlışlık farkedildi. bu durumun hava kuvvetleri komutanlığına bildirilmesine rağmen hava hücumu tcg kocatepe batıncaya dek, 5 saat boyunca devam etti. gerekçe ise deniz kuvvetlerinin taaruz başlamazdan önce bölgede gemimiz olmadığı bilgisini teyid etmiş olmasıydı. düşen ilk bombadan itibaren 5 saat boyunca yapılan tüm "saldırıyı durdurma ricaları"na rağmen taarruz durmamış ve tcg kocatepe muhribimizin nihayet batması neticesinde durdurulabilmiş hava taarruzunun ardından hava kuvvetleri komutanı org. emin alpkaya ile deniz kuvvetleri komutanı ora. kemal kayacan arasında geçen telefon konuşmasında geçen tek bir cümle uslarda soru işaretleri bırakmaya yetmektedir:
    - bölgede geminizin olmadığını belirtmiştiniz?

    hakkın rahmetine kavuşmuş iki değerli kuvvet komutanımızın maneviyatına asla zarar vermek niyetinde olmaksızın yazılmış işbu entry, esasında ülkemizdeki kişisel çatışmaların yönetimsel boyutlarda yaşanmasının hangi boyutlara varabileceğini gözler önüne sermek maksadını taşımaktadır; ve de bilhassa hakkında yorum yapma gereği hissedenlerin siyasi çekişmelerin, zaten türkiye cumhuriyetini getirdiği durumu göz önünde bulunduracağı düşüncesinden hareketle yazılmıştır.

  • babam ve oğlum'u izlerken herkesten çok ağlamaktır. annenin veli olması durumunda, soyadı farklılığından ötürü veliye teslim edilmesi gereken her belgeyi başkalarına göstermemek için strese girmektir. yakalanınca, niye soyadınız farklı sorusu karşısında minicik kalbinizin bir an durmasıdır. arkadaşların sorduğu baban nerede, görüşüyor musunuz hala, onu seviyor musun, niye ayrılmışlar gibi zalimce sorular karşısında boyun bükmektir, kuytularda ağlamaktır. kırılmaktan korkmaya başlayıp, kendi kabuğuna çekilmektir küçücük yaşta. kendi halinde, sessiz, sakin, çekingen diye tanımlanmaktır. küçük yaşta ayrılmış olsalar bile, bunun son derece normal olduğunu ancak ergenlikten sonra idrak etmektir. herkesten çok empati yapmaktır ikili ilişkilerde. sevince daha çok, daha nazik sevmek, özünde kırılgan ve duygusalken güçlü görünmektir. doğmamış çocuğunuzun doya doya baba dediğini hayal edip aptal aptal gülümsemektir.

  • zannediyorum ki, türkiye'nin %80lik kısmından biridir. en azından balık zannetmesiyle kendine özgü bir tarzı olabilir; ama ne olduğunu bilmeyenler oldukça fazladır zannımca. ya da kendimi aklamaya çalışıyorum şu an lanet olsun.

    o kadar da araştırmacı, kafasına takılan şeyi sorgulayıp, arayıp, öğrenen bir adam diye geçinirim habuki; ama lazanyayı daha düne kadar balık çeşidi zannediyordum. hep garfield'ın yüzünden. en sevdiği şey lazanya idi. ben de dolaylı çağrışım yaparak kedi en çok balık sever, e bu lazanya denen şey de, balıktır herhalde düşünüyormuşum herhalde. dedim ya, hiç üzerinde araştırma gereği hissetmemiştim bile. n'olur beni yalnız bırakmayın. itiraf edin, rahatlayın. siz de bilmiyordunuz ne olduğunu dimi?

    o değil de, şu yaşıma kadar nasıl oldu da araştırmadım onu merak ediyorum.
    bir insanın canı hiç mi lazanya çekmez? en azından "bu lazanya nedir lan?" demez? yarın anneme lazanya yapmasını söyleyeceğim. şu an çok karmaşık duygular içerisindeyim.

    (bkz: yer yarılsa da içine girsem denilen anlar)

    edit: öğrendim ama bir makarna çeşidi olup, börek şeklinde yapılıp servis edildiğini.
    kedi hiç makarna yer mi olm ya. geber lan! yaktın beni garfield.

  • başımdan gecen bir olay daha okurken aklıma geldi. 2015 senesinde diyarbakır ın bir ilçesinde görev yaparken öğtetmenevinde kalıyordum...bir gece erken yattım ve hava soğuk olduğu için ufo çakması ısıtıcıyı da açtım ve uykuya daldım.
    gecenin bir saatinde hayvan gibi evet hayvan gibi kapıyı tekmeleme gürültüsü ile uyandım kim lan bu yavşak bu saatte derken fırlayıp kapıya baktım. kimse yok söverek geri yatağıma dönerken ufonun takılı olduğu priz alev aldı.... hemen sigortayı kapatma falan derken alevi söndürdüm.
    aşağı görevli dayının yanına giderek durumu anlattım sonra birden kameraya bakmak aklıma geldi .
    esas şoku orda yaşadım yaklaşık 15 dakika kadar geriye bakmama rağmen kapıyı vuran kimse yok ama benim kapıyı hışımla açış görüntüm var....
    yaşayacak ömrüm varmış deyip şükrettim. bu da böyle bir anım.

  • surda 450 entry okuyup hala "aklima yatti" diyenlerin aklinin harbiden osura osura yattigini kanitlayan sirket. daha cok para kazanirlar turkiye'de.

  • askerliği yaptıysanız sevinç verici, yapmadıysanız yürek dağlayan derecede hüzün verici bir durum. başıma geldiğinde yapmamıştım askerliğimi ama kız gerçekten bunu mu ima etti emin değilim. laf sokmuş da olabilir, biraz serseri manyak bir tipi vardı zaten kızın. daha sonra mekanın badigartının platonik kız arkadaşı olduğunu öğrendim. platonik diyorum çünkü çocuk buna hiç açılmamış. o gün beni hırpalarken anlamış kız, çocuğun buna hisleri olduğunu. evlendilerse de hakkımı helal etmiyorum. benim katkım büyük oldu ilişkiye ama bir nikah şekerini çok gördüler. hiç unutmam beni kenara çekip kapıyı göstermişti aşık badigart. yani öyle kibarca "sizden mekanı terk etmenizi istemek zorundayım bayım. buyrun lütfen" şeklinde değil... "şu kapıyı görüyor musun arkadaşım?" dedi. "görüyorum abi" dedim. "seni o kapı gibi dümdüz yaparım" dedi. "kapı düz değil ki" diyerek büyük bir bok yedim. lan zaten bu badigartların "arkadaşım" demesinden korkacaksın, "arkadaşım" dedi mi bil ki kötü bir şey olacak, ya mekana almaz, ya mekandan atar. gel birlikte dans edelim arkadaşım, damın olmasa da gir tabi arkadaşım yok. "alamıyoruz arkadaşım." e nerde kaldı arkadaşlık o zaman? alamıyorsan hani arkadaşlık? hani arkadaşındım? arkadaşlık nerde? nerde dostluk? hani arkadaşlık?

  • john wyndham'ın bizde yayımlanan 5. romanı. bu 5 romandan istila temalı olan ikinci roman bu. diğeri midwich'in guguk kuşları'ydı. triffidlerin günü de bir çeşit istila romanı olsa da midwich ve kraken daha fazla ortak yöne sahip. bir soğuk savaş dönemi yazarı olan wyndham çağdaşlarının aksine uzaylı istilasını bir komünizm ya da kapitalizm alegorisi olarak sunmaz. tam tersine uzaylılar dünyayı istila etmişse bundan batı dünyası da zarar görür rusya ve uyduları da. her iki kutup da istilanın boyutu ve önemi karşısında aynı ölçüde beceriksiz ve uzlaşmadan uzaktır. wyndham, romanlarında dünyanın bu denli kutuplaşmış olmasının küresel ölçüde büyük bir tehdit haline geldiğinin uyarısını yapar. kraken uyanıyor'da dünyaya inip okyanusların derin çukurlarına yerleşen iletişimsiz uzaylılar önce gemileri batırarak istilaya başlar ve milletler bu sorunla bir an evvel uğraşmak yerine birbirini suçlamaya girişir.

    wyndham için uzaylıların ne olduğunun, nasıl olduğunun, niye istilaya kalkıştıklarının hiçbir önemi yoktur. onun için önemli olan insanların savunma hatlarıdır ve bu hatların bilimsellikten uzak olmasını ve çıkar çatışmalarına boğulmasını anlatır. hikayenin baş karakterleri olan gazeteci çift -özellikle de phyllis- sağduyuyu temsil etse de fikirler çoğunluğun tahakkümünde ezilmekten kurtulabilecek midir? romandaki uzaylı istilasını bugün kıta, bölge ayırmaksızın her milletin başına bela olan corona virüsleriyle özdeşleştirebilirsiniz. tıpkı romandaki gibi insanlığın ortak bir programda eşgüdüm sağlayamadığı ve her koyunun kendi bacağından asıldığı bir dönemi yaşıyoruz.

    romanın içeriği wyndham'ın aydın bakışını mükemmelen yansıtsa da işleyişte diğer romanlarından zayıf kalan bir yanı var. okuru bir türlü içine alamayan ve istilayı okura hissettiremeyen bir biçimciliğe sahip. bu zorluğu ancak finalde aşabiliyor wyndham. bu yüzden romanın en çarpıcı kısmı son 30 sayfası diyebiliriz. temposu düşük ve konunun felsefi yanını daha fazla ön plana çıkaran dengesiz bir anlatıma sahip olan kraken uyanıyor, diğer wyndham ürünlerinden birazcık geride kalsa da yine de mutlaka okunması gereken bir istila bilimkurgusu.

  • müdür yardımcısının girdiği din dersinde (ayrıca müzik dersine girerdi) hz. muhammed'in en büyük mucizesi nedir diye sormuştu.
    millet yok ayı ikiye bölmesi, yok allah ile yüzyüze konuşması diye atıp tutuyordu. sıra bana gelince kuran dedim. hoca da afferin dedi.. sen ilerde büyük adam olacan dedi.
    (bkz: olamadı)

  • bence güzel olur kardeş.

    _____________________________________________________________________________________

    intel 4790k @ 4.0 ghz, 8 gb ddr3 ram, asus strix r9 285, cooler master psu 750w

    """"""""""""""""""""" "oyun bitince şah da piyon da aynı kutuya konur" """""""""""""""""""""""