ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
viskiye tek mi çift mi buz atma sorunsalı
-
mutlak bir çözümü olmayan sorunsaldır, yani viskisine göre değişir. genel olarak (viski standartlarına göre konuşuyorum tabi ki) ucuz ve nispeten dandik bir viski içiyorsanız isterseniz 10 tane atın, damak tadınıza nasıl uyuyorsa. ama daha iyisi viskinin içine çok az miktarda (alkol oranını %35'lere düşürecek kadar) soğuk su katmaktır. bu sayede alkolün keskin tadı bir nebze azaltılıp viskinin içindeki farklı aromalara erişmek kolaylaşır.
hatta viski tadımı yapılıyorsa viskinin kalitesine bakılmaksızın bu soğuk su olayı uygulanır ama tabi tadım olayının başka detayları da var.
daha üst kalite viskilere ise buz atanı döverler zira buz viskinin sıcaklığını fazla hızlı düşürüp tadının eksilmesine neden olur.
not: "on the rocks ne o zaman amerikyum?" dediğinizi duyar gibiyim, hemen cevapliim: "on the rocks" terimi viskiyi veya içine konacak suyu soğutacak herhangi bir teknolojik zamazingonun olmadığı zamanlarda nehir yataklarından toplanan soğuk taşların kullanılmasından gelir.
ha viskimi buzlu içerim derseniz, atacağınız buzu dondurmadan önce kaynatın ve internette satılan küre buz kalıplarından (google'a sphere ice mold yazarsanız bir çok örneğini bulabilirsiniz) kullanın. donduracağınız suyu önce kaynatmanız daha şeffaf ve saf bir buz elde etmenizi (görsel ve işlevsel fayda), küre şeklinde dondurmanız ise yüzey alanını küçülterek buzun daha yavaş erimesini (işlevsel fayda) sağlar.
imla: edit
edit 2: gelen mesajlardan görülüyor ki entry'mi okuyanlar 2'ye ayrılıyor:
1. beni viski konusunda engin bilgi sahibi zannedenler.
2. "sen kim köpeksin lan ne anlarsın viskiden, öyle şey mi olur su mu katılır viskiye" diyenler.
efendim viskiden çok anladığımı filan iddia etmiyorum. viskiyle ilişkim ara sıra canım çektiğinde iş dönüşü evde bir duble viski yuvarlamaktır. bütün bilgim aha bunun gibi videolardan gelmektedir. bu videonun benzerleri internette gani gani bulunabilir, izleyiniz efendim.
1 aralık 2021 melih gökçek cnnturk yayını
-
normalde ortaya çıkan yolsuzluklarından dolayı kodeste olması gereken adam twitter'da trolluk yapıp canlı yayınlara çıkıyor.
ülkeden nefret etmek için daha iyi bı sebep olamaz.
interstellar
-
zenci mühendis için yaşlandırma tekniği konusunda flash tv'den yardım alınmıştır.
ingilizce konuşurken yapılmış en büyük salaklık
-
+ hello sir, i am calling you on behalf of mr.topal
-mr who?
+topal
-could you please spell it?
+yes sir :
"t" as train
"o" as oslo
"p" as prince
"a" as arthur
and
"l" as lüleburgaz...
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
bir drama etkinliği,
8 yaş ile girilen bir diyalog
çünkü ile zincirleme bir dizi yapılması gerekmektedir. çocuklardan birisi ile örnek çalışma yapılır.
bugün okula geç kaldım çünkü servisi kaçırdım
(devamında çocuktan istediğim, cümlenin ikinci kısmının çünküsü) servisi kaçırdım çünkü uyanamadım.
uyanamadım çünkü geç yattım
geç yattım çünkü sevdiğim filmi izledim
.
.
.
ta ki iki kişiden biri cümle kuramaz hale gelir ve oyun biter.
öğretmen: bu şekilde en çok çünkü'lü cümle ben kurarım diyen var mı? (çılgınlar gibi parmak kadıran çocuklardan iki kişi kaldırılır)
selçuk: öğretmenim, burak diyecekmiş ki, (kızarır bozarır): "öğretmenim seni çok seviyorum çünkü çok güzelsin"(kızarır bozarır sırıtır. birbirlerine karşı cümle kurmak için çıktıklarının daha farkına varmış değiller)
öğretmen: şimdi çünkü atışmasında burak ve selçuk'u izliyoruz çocuklar.
burak: amaaaa öğretmenim, ben sizinle yarışacaktım. ona göre cümle buldum.
öğretmen: ne farkeder, selçuk'a söyle o cümleyi.
burak: söyleyemem.
öğretmen: neden?
burak: selçuk'a, "seni çok seviyorum çünkü çok güzelsin" mi diyeyim öğretmenim.
öğretmen: o zaman şöyle de, selçuk'u çok seviyorum çünkü çok iyi bir arkadaş, çok iyi bir çocuk ya da çok akıllı diyebilirsin.
burak: şakacıktan mı?
öğretmen: neden şaka olsun, gerçekten.
burak: söylüyorum o zaman: ben selçuk'u hiç sevmiyorum çünkü birinci sınıftayken defterimi çöpe attı.
selçuk: defterini çöpe attım çünkü o da bana salak dedi
burak: salak dedim çünkü...
frp
-
açılımı "fantasy role playing" olan kısaltma veya oyun türüdür. genellikle masaüstü rol yapma oyunları için kullanılan bir terimdir. oyunu oynamak için öncelikle oyuncuların zevkine göre setting ve system seçilir. setting oyunun geçeceği evreni oluştururken, system oyunda yapılabilecek eylemlerin nasıl ve ne şekilde yapılacağıyla ilgili kurallar bütününü oluşturur. setting ve system belirlendikten sonra oyuna hakim bir kişi dungeon master (dm) olur. dungeon master'ın görevi oyunun senaryosunu belirleyerek, oyuncuların çeşitli durumlar karşısında seçim yapmalarını sağlamaktır. ayrıca oyuncuların yönetmediği karakterleri de dm yönetir. oyuncuların görevi ise karşılaştıkları durumlara karakterlerinin nasıl tepki vereceklerini, karakterin sahip olduğu nitelik ve nicelikleri göz önünde bulundurarak belirlemektir.
(bkz: setting)
(bkz: rol yapma oyunu)
(bkz: dungeon master)
nadir gelen hayat süper lan hissi
-
ender gelişen osasuna atakları gibidir.
yemeksepeti 3 milyon tl ceza ödeyecek
-
3 milyondan çalınan datam karşılığında ne alacağım merak ettiğim hadise.
hiç aşk acısı çeken kadın olmaması
-
erkek olduğumu anlamama vesile olmuş tespittir. şimdi müsaadenizle, ayakta işemeye gidiyorum.
hız tümseklerinde haddinden çok yavaşlayanlar
-
anasinin karninda 9 ay durup da hiz tumsegine gelindiginde kisilik bozuklugu gosterenlere inat ozellikle yapilmasi gereken eylemdir. gerekirse geri vitese takip heyecan yaratmak da bir alternatiftir. arabada yasli, hasta, bebek vs olabilir. ayrica o hiz tumseginin konma amaci yayaya yol da verilebiliyor olabilir. ama memlekette hiyar bol.
istanbul'da yaşamak
-
paranla rezil olmaktır istanbul’da yaşamak. taksiye binmek için bile bazen insanlarla kavga etmektir.
200 tl’ye kahvaltı yapmak için sıra beklemektir.
haftasonu sahile gidip kalabalıktan havasız kalmaktır.
trafikte önün doluyken kıçına bir arabanın yapışıp seni selektör manyağı yapmasıdır. 70 m2 komşu bina manzaralı evlere 3000 tl kira vermektir.
mecbur olmadıkça burada yaşayana allah akıl fikir, mecbur olup burada yaşayana da allah sabır versin.
şarkı adı soruyorum hemen silicem
-
(bkz: sozlukculer nassiniz bugun)
(bkz: ali naber ya)
(bkz: orhan mat odevi yaptiysan buraya cevaplari gir)
param var arabadan anlamıyorum arabası
-
param yok ama arabadan anlarım arabası toyota'dır. gerisini bilmem.
750 tl kira verip akp'yi savunan asgari ücretli
-
en çok takdir ettiğim akp seçmeni. 4 kişilik ailesiyle, 750tl kira verip babasının oğullarını savunur gibi akp'yi savunan yurdum vatandaşı helal olsun sana. cebinde 24 ay taksitle aldığı iphone 6 da vardır çoğunun. bu da ayrı bir takdir konusudur mesela.
ay ortasında dara düştüğünde chp/mhp/hdp seçmeni iş arkadaşlarından ya da akrabasından borç ister. çünkü kredi kartlarında limit kalmamıştır.
hele, ortamlarda cumhurbaşkanının saraylarda oturup ultra lüks ulaştırma araçları kullanmasını da heyecanlı ve onurlu bir şekilde savunması yok mu, göz yaşartır.
yapılmakta olan istanbul'daki 3. havaalanını ise hiç kullanmayacak olmasına rağmen yüklenici firma sahibi gibi sahiplenmesi yok mu, bıraksan kendisi kanatlanıp uçacak.
helal sana.
edit: takdir yerine taktir yazarak, yazmış olduğum her şeyin geçersiz olmasına sebep olduğum için ben bir malım. evet evet, eğer takdir yerine taktir yazmamış olsaydım bir çok gerizekalı ne demek istediğimi anlayacaktı ama benim yüzümden anlayamadılar. belki bu asgari ücretlinin sorunu da benim takdir yerine taktir yazmamdır. belki dünyadaki açlık ve sefalete de bu sebep olmuş olabilir.
ulan ne mal adamlar var. yazdıklarımın içeriğine zerre takılmayıp, tdk müfettişi kesilmiş ipneler. lakin isimlerinizi tek tek not aldım. en müsait zamanımda her birinizin yazdıklarını tek tek inceleyip yazım ve imla hatalarınızı bulacağım ipneler. sözlük hayatını size zindan edicem.
ahmet kaya şarkılarında geçen mükemmel sözler
-
ne yapsa, ne etse, üstüne gitmişler;
mavi gökyüzünü ona dar etmişler.