hesabın var mı? giriş yap

  • türk milletinin gelmiş geçmiş en yalancı üyesi olmakla birlikte kitaplarındaki her harf ve söz yalanlardan oluşmaktadır.

    toplam 68 tane tuvalet kağıdı minvalinde yazdığı bişiler vardır.

    edit: imla

  • misvak mizahi. telefon faturasi icin canli yayina cikmazmis ahahah ulan ne bicim mizah bu be.

    liyakata onem veren bir cumhurbaskaniydi. belki de olmadan onlenirdi. buyrun ibrahim sahin ornegine bakalim. trt'den fetocu diye ihrac edilen 435 kisiden 365'i kimin doneminde ise alinmis, bilin bakalim: ibrahim sahin. bir de sunu tahmin edin ibrahim sahin'i kim iki kere veto etti: ahmet necdet sezer.
    cok komik di mi?

  • eleştiri kaldıramayan arda saçmalaması. bu insanlar bu kadar ünlü oluyor, büyük paralar kazanıyorlar fakat hala seni bulucam olum türevi kekoluklarından vazgeçemiyorlar ya çok tuhaf geliyor. yıllardan beri milyonlarca insan tarafından takip ediliyorsun, başarılı olsan dahi insanlar tarafından eleştirileceğin gerçeğini kanıksayamadın mı? nedir bu kimse bana laf edemez tripleri, üç kuruşluk tehditler? hala bayrampaşalı ardasın, biraz yol yordam öğren, olmadı kendine kişisel gelişim uzmanı falan tut. cumhurbaşkanından futbolcusuna hepsi zorba anasını sattığımın memleketinde, insanın reset atası geliyor ülkeye.

  • muhabere bölük komutanı ve 1 günlük kısa dönem akkrep arasındaki diyalog

    nasıl olduysa ismimiz öğrenilmiştir. öğlen içtimasında

    bk- akkrep hanginiz?
    a- ali veli akkrep, emret komutanım
    bk- buraya gel çocuk (daha sonra öğrendik çocuk seni sevdim demekmiş)
    a- emredin komtanım
    bk- sen bikbikbik görevlerinde sorumlu destek müh olarak çalıştınmı?
    a- evet komutanım (omuzlar hafif gevşedi)
    bk- video konferans sistemlerinde aselsan'a danışmanlık yaptıgın dogrumudur?
    a- evet komutanım (yüze de hafif gevşeme geldi)
    bk- nato tatbikatlarında kullanılan şifreleme cihazlarını biliyormusun?
    a- evet komutanım (biraz daha "heralde yani borumu, mühim adamım ben modunda)
    bk- mcu üniteleri'ne hem ip hem de isdn üzerinden kriptolu sistemler bağladınmı?
    a- evet komtanım (off off malum yer tavana doğru gidiyor, felaket karizma oldu)
    bk- lan bak o kripto cihazlarına yanaşırsan yakarım seni!
    a- emredersiniz komtanım (noluyo lan)
    bk- serserilik istemem ben burda, sadece verilen görevi yapacaksın, anlaşıldımı!!??
    a- emredersiniz komtanım (tööbe tööbe, zıçtık)
    bk- sivilde bildiğin hiçbir şeyi bilmiyorsun, anlaşıldımı?
    a- emredersiniz komtanım
    bk- gözüm üzerinde olacak! geç yerine!!!!
    a- emredersiniz komtanım

    komutan daha ilk günde iki ters bi düz yapmıştır. travmayı atlatmak vakit aldı tabi.

    evet kripto cihazlarının olduğu odaya girmedim bile...

  • bim'in 9 aylık bilançosunda gördüğümüz durum. bu kadar düşük kâr marjıyla ben olsam dükkânı kapatır giderim. küçük esnaf en az yüzde 50 koyarken koca bim'in buncacık marjla faaliyet göstermesi resmen topluma yararlı olmak için diye izah edilebilir. kapitalist sistemde bunun bir izahı olamaz.

    --- spoiler ---

    bim, 2022 yılının 3. çeyreğinde piyasa beklentisi olan 1,91 milyar tl’nin hafif altında 1,78 milyar tl net dönem kârı elde etti. böylece bu çeyrekte net kâr marjı bir önceki çeyreğe göre 0,6 puan azalarak yüzde 4,3 seviyesine geriledi. 2022 yılının ilk 9 ayında ise net kârı 4,79 milyar tl olurken, net kâr marjı yüzde 4,7 olarak gerçekleşti. bim’de ciro büyürken, brüt kar ve fvaök marjı geriledi.
    --- spoiler ---
    https://www.paramedya.com.tr/…al-kirikligi-yaratti/

  • ertem şener: mike tyson'ın yumruk basıncı 3 tonmuş.
    sinan engin: bende lunaparkta yumruk atılan makinayı kırdım.

  • kendisinin kel kafasını öptüğümü söylemiş miydim?

    fenerbahçe'den kovulduktan sonra, türkiye'den ayrılmadan 2 gün önce acarkent'te yer alan evine gittim. zar zor ulaşabildiğim aslanlı ev tariflerinden yola çıkarak evini buldum. kapıda nakliye için bir kamyon, 3-4 tane taraftar, bedri baykam ve asistanı vardı. benim boynumda boyunluk, 10 gün önce talihsiz bir kaza ile boynumu kırmıştım. sağa sola robocop gibi bakınıyorum. sonra kamyona eşya taşıyan alex de souza geldi kapıya, ayağında terliklerle.

    tanıştım. alex de souza ile tanıştım. ben adımı söyledim. merhaba ben alex dedi. mütevazı kelimesinin içini dolduran bir adam. kendisine dert yandım, başkan aziz yıldırım ve aykut kocaman hakkında serzenişte bulundum. problem yok dedi. sanki kovulan benmişim gibi, o kadar sakin ve vefalıydı. o kadar fenerbahçeliydi. ve bir o kadar mutsuz ve üzgündü.

    ben aslında ingilizce konuşuruz diye düşünüyordum ama başından itibaren bütün sohbet türkçe gelişti. çocukları, eşini falan sordum. alex de souza'ya bildiğin halini, hatırını sordum yani. kendisi için hazırladığım ufak bir hediye verdim. sonunda nasıl oldu bilmiyorum, bir anda eğil kafandan öpücem dedim. güldü ve kafasını eğdi. ben alex'in kafasından öperken, bedri baykam'ın asistanı fotoğrafımızı çekiyordu. sanki iki eski arkadaşmış gibi tokalaştık, beraber atkı açtık, sarıldık ve vedalaştık.

    o anlar hayatımın unutulmaz anları arasında yerini aldı. gecenin bir vakti fitbol dergi'de samet güzel'in yazısını okurken geldi aklıma ve yazmak istedim. bu adam kesinlikle bir futbolcudan fazlası. ciddi anlamda duygusal ve iyi bir insan. saha içi ve saha dışında kesinlikle aynı yapıda olan, hayatımda arkadaşım olarak temasta kalmasını isteyebileceğim bir insan. yolu hep açık olsun.