ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
erciyes üniversitesi sağlık personeli yemeği
-
üst edıt 2: bu gibi bir genel salgın durumunda kasa ile üst, üste dağıtılan bu yemek (!) ne kadar sıhhi olabilir, düşünmenizi istiyorum. şehir hastanesi tuzluklar kaldırıp, paketli çatal bıçak kullanırken bu tarz bir metodu düşünememiş midir acaba?
üst edit: bugün üniversite hastaneleri başhekimı instagram üzerinden açıklama yaptı, aylardır süren bu süreci pandemıye bağladı.
ve bugün 16 saat çalışan sağlık personeline verilen akşam yemeği,
akşam yemeği detay
bir de allah için yemeğe tatlı olarak tahin helvası eklendi.
yemek genel görüntü
içinde bulunduğumuz günlerde muhtemelen sağlık personellerine minnet duymayanımız yoktur aşağıda iki görsel paylaşarak durumu açıklamak istiyorum.
40 yıllık bir tarihe sahip olan erciyes üniversitesi fakülte hastanesi'nin nöbetçi sağlık personeline reva gördüğü yemeği görelim
erciyes üniversitesi nöbet yemeği
evet gördüğünüz gibi ekmek arası soğuk kıyma ve meyve suyu. ekmek yenemeyecek kadar kötü.
dışarıdan bakan biri olarak şunu düşünüyorum, corona vakalarında tüm dünyada çok ciddi bir oranda sağlık personeli virüs kaptı ve hayatını kaybetti. hepimiz #evdekal etiketiyle evde kalırken bu insanların yangının orta yerinde çalışıyorlar ve umarım olmaz ama belki kayıplar verecekler. sokağa çıkıp alkışlayıp, ışıkları söndürüp, minnet gösterileri yaptığımız bu insanların nöbet sırasında karnı bile doymuyor arkadaşlar.
bakın maske, materyal, ilaç eksikliği demiyorum, hastanede yakınlarınızı emanet ettiğiniz bu insanların bir kısmı işini bile aç karınla yapıyor.
aşağıdaki gorselde de aynı gün sağlık bakanlığı'na bağlı kayseri şehir hastanesinin menüsü var.
şehir hastanesi yemeği
ve mevzuyu sağlık bakanlığı'na getirmek istiyorum ülke çapında bu salgındaki yönetimiyle her kesimden takdir gören sağlık bakanımız fahrettin koca'nın yönetimindeki hastaneye bakın bir de erciyes üniversitesi ve benzeri üniversite hastanelerine.
bu şartları gördükten sonra alkıslamaktan daha fazlasını yapmak da gerekebilir bu insanlar için. hepsine teşekkürler.
2000 doğumluların yaş hesabına gerek duymaması
-
ne kadar kolay olursa olsun, hz. isa'yla kimsenin asik atamayacagi durumdur.
1980 yılında beşiktaş'ta çekilen fotoğraf
-
fotoyu gorunce bir tuhaf oldum
anilar insanlar arkadasliklar guzel insanlar yavas hayat temiz hayat
eskiden cok guzeldi turkiye
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"sonraki 3 albümünü sana laf sokmak için çıkaracağını bile bile demet akalın'ı aldatmak. iste risk budur aga."
müsilajı temizlemenin olanağı yok
-
hani diyorlar ya akp gitsin şu kadar senede normale döneriz filan..
akp ülkenin içine öyle bir sıçtı ki bundan sonra normale nahh döneriz.
bayramın geldiğinin anlaşıldığı an
-
ramazan bayramı için;
insanın her yiyip içmesinden önce bir anlık tereddüte düştüğü andır.
leonardo dicaprio
-
oscar olsam verirdim.
ekşi sözlük on iki yaşında zirvesi
-
cem yilmaz'in surprizi sahne almak, stand up yapmak degil. oyle olsa surpriz olmazdi zaten. ayrica zirvede ne stand up'i? zion partisi ortaminda? aklinizi mantiginizi kullanin. mantiksiz olanlar zirveye alinmayacaktir.
ana akim medyanin (ozellikle dusuk oktanli fatih altayli ile calisan haberturk'un) eksi sozluk'le ilgili bu tur haberler uydurmasina da alisin lutfen. daha siddetlileri de gelir. sizlerin biraz daha elestirel bakan, biraz daha sorgulayan insanlar olmaniza ihtiyac var.
hazir duyuru yapiyorken: 26 ocak'tan sonra yazar olanlara bu sene malesef davetiye gonderilmeyecek. kendilerini seneye dogumgunu kutlamamiza bekliyor olacagiz. hali hazirda yeterince kalabalik bir katilim bekleniyor.
unutmayin: hep beraber daha guzel daha keyifli eglenebilmemiz icin gerekirse olucez!
the queen's gambit
-
insan bi shaibel'i arar sorar napıyorsun der yazık sana ya
artık kimsenin telefonun zil sesini değiştirmemesi
-
sebebini açıklayayım; eskiden insanların kendilerini ifade edebildikleri noktalar kısıtlıydı. telefonlarının çalma sesleri iyi bir yöntemdi mesela, kalabalıkta çaldığında farkını ortaya koyacaktı. şimdi ise insanın kendini ifade edeceği o kadar çok alan var ki. zil sesine kalmıyor kimse hâliyle.
türkiye iş bankası
-
hizmet olarak "maaşın bende dursun. gaspçısı var, uğursuzu var. sen istediğin zaman, istediğin köşe başından, istediğin kadar vereyim ben sana" olayını sunan banka. benden aldığı parayı da ben çekene kadar başkalarına kiralıyor. sonra da "sen çekene kadar parayı kasada güvende tuttum. bedelini keseyim dur" diyor.
evet aynen mahalle berberi mahmut gibiymiş. o da hep değdiriyor zaten.
toplu taşımada kitap okumanın şov olması
-
dedi sığır adam.
15-20 dakikada 5 sayfa okusa dahi kazanımdır. ve mümkünse herkesin yapmasını dilediğim etkinlik.
üşeniyorum öyleyse yarın
-
bugünün işini itinayla yarına bırakanların mottosu.