ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran facebook durum güncellemeleri
-
biz anadolu'ya göç ederken, çinliler bizim arkamızdan "gerçekten gittiler mi lan acaba" diye baktıkları için gözleri kısılmış.
koreli ile çinliyi nasıl ayırt edeceksin
-
devlet bahçeli'nin ahmet hakan ile olan röportajında bulunan vecizesi.
bu nasıl bir sığ bakış açısı çözemedim. ciddi ciddi bir parti başkanı bu şekilde konuşmamalı. toplum önderisin sen ya. hayır arada bir fark mı var çinli ile koreli arasında demiş. oldu her çekik gözlüye saldıralım.
zaten röportajın tamamında genel bir boş konuşma genel bir vurdumduymazlık farkedeceksiniz.
hayır seçime kadar mhp için belki bir umut vardır diyordum ama, artık son dönemde çok fena saçmalıyorlar. durmadan atar, durmadan suçu başkasına atma.
enstrümanı ile özdeşleşmiş müzisyenler
bakkal diyalogları
-
10 yıl önce filan, mahallenin bakkalının genç oğlu, mahalledeki havalı bir kızdan platonik olarak hoşlanmaktadır. ve beleş gazoz için bakkal önünde duran bizlere dert yanmaya başlar.
- olm ben o kıza artık hiç yüz vermiycem!
- niye lan ne yaptı kız sana?
- geçen gün zengin bi herif, arabasıyla eve bıraktı bunu!
- yapma yaaa! ee?
- öyle işte. ben de artık yüz vermiycem. ama dur bak! yarın bi gün gelir buraya, pastırmayı çok seviyo o.. pastırma var mı diyecek bana, yok diycem! görsün bakalım. el mi yaman bey mi yaman!
ateizmden vazgeçme anı
ekşi itiraf
-
üniversitenin ilk senesi. eve çıkalı çok olmamasına rağmen annemden cuma günü bir telefon aldım.
"oğlum, babanla önce amcanlara sonrada size uğrayacağız, en geç pazartesi orada oluruz."
telefonu kapatır kapatmaz tutuşmaya başladım. gözlerimi telefondan ayırınca halının görünmediğini fark ettim. 2 aydır kaldığım eve ilk kez bu gözle bakıyordum, yerde boş şişeler, pizza kutuları, market poşetleri...
evi temizlerken hiç görmediğim tişörtler, çoraplar buluyorum. duşa kabine varana kadar temizledim. pazar günü olunca tüm bulaşıkları yıkayıp sarı bezi mutfağın ortasına serdim. anahtarı ilk aldığımdan daha temiz bir ev görüyordum, temizlik bitince belimin ağrısından nasıl uyuduğumu bilemeden pazartesi oldu. okula gidemedim haliyle. annem aradı,
"bitti mi temizlik?" dedi, "bitti anne." dedikten sonra ne olduğunu anladım. kızamadım. teşekkür edip kapattım, evi 800 km öteden temizlettiği için.
bülent uygun
-
aralık 2007'deki bir röportajında şöyle buyurmuş:
“ben karapınar’da 20 hanelik bir köyün çocuğuyum. köyler arası maçlarda çok top oynadım. daha o zamanlar yıldızdım. brezilyalı usulü kıvrak oyun stilim nedeniyle bana beyaz zico derlerdi.”
http://www.aksam.com.tr/…futbolunda_jole_ekolu.html
***
demek ki bülent hocam o yıllarda bir elf köyünde yaşıyormuş. köylü dostlarımızın, doğal görünümü itibariyle zaten sütaş peyniri gibi bembeyaz olan zico'nun rengini bile yeterince beyaz bulmamalarının başka açıklaması olamaz. valla tansiyonum düştü sabah sabah...
astral seyahate çıkıp yoğun bakıma alınan türk
-
kirli pijamayla çıktığı astral seyahatte haklı sebeplerle içeri alınmayan bir yolcu. boyutlar arası tura çıkıyorsun adamakıllı giyinseydin ya! hiç mi 8. boyuttaki ihsan beylere saygın yok?
eskiden 5. boyuta bile kravatla çıkılırmış azizim. şamanlar da bozdu kendini. hey gidi hey!
isimleri birleştirip çocuğuna isim koymak
-
mesut + sibel : messi
ilk alınan kaset
-
tarkan- yine sensiz
ahsahsa 91 yılında bebeydim la ben. nasıl böyle iyi bir seçim yaptım bilemiyorum.
instagram'ın et pazarına dönüşmesi
-
herkesin de keşfeti sanat fişman, yalancı köpekler sizi. ulan hepiniz sanatseversiniz, kültür mantarısınız da bu ülke neden bu halde.
türkiye'nin girişine yazılması gereken söz
ailenin komik kısa mesajları
14 temmuz 2015 r. van persie imza töreni
-
beyler adamın oğlu selçuk sahinden daha iyi topçu. orta sahaya koy siritmaz
emir seni bekliyor
-
"hayatımdaki en büyük amacım gelişmek"
kendisi pokemondur.