hesabın var mı? giriş yap

  • ağaçlar olmalı.insanlar bi kötülük yaptığında,doğaya zarar verdiğinde oksijeni tak diye kesmeli.bak bakalım bi daha yapabiliyo mu?
    evet güzel fikir,ağaçlar olsun dünyanın hakimi.

  • paranoyak değil, tedbirli insandır. paranoya gerçek olmayan kaygı ve korkular üzerine kuruludur. art niyetli birinin sizin haberiniz olmadan webcaminize erişim sağlayabileceği ise kanıtlanmış bir gerçektir.

  • --- spoiler ---

    dördüncü sezonun on ikinci bölümününden sonra ortaya çıkan tablo şu; jesse-walt-gus üçlüsünün aynı anda hayatta kalması söz konusu değil. üçünden biri ölecek ama bu sezon sonunda ama gelecek sezonun başında. dizideki rol dağılımını göz önüne alınca; gus'ın ölmesi ihtimalini diğerlerine oranla daha yüksek bir ihtimal olarak görüyorum. peki soru şu;

    gus nasıl ölecek?

    her yeri izleyen, iş ortamında güvenliği üst düzey olan, arabasına bomba konulmasına dahi uyanan bir suç örgütü lideri nasıl öldürülür? yakın mesafeden silahla öldürmek söz konusu değil, arabasını patlamak işe yaramadı. zehirlemek en azından artık kısa vadede bir opsiyon değil. hal böyleyken ne yapılabilir? güvenliği ikinci planda bıraktığı, tek başına olduğu, öldürülebilir olduğu tek bir yer var. salamanca'tı ziyaret ettiği yer. sezon başından beri bu buluşmaları izliyoruz ve son buluşmada; aldığı intikamın hazzıyla kibrine yenilen, salamanca ziyaretini şahsi şovuna çeviren gus, burada öldürülebilir. walt bilse burayı zaten kafadan hallederdi işi ama yeri bilen jesse ve o'nun kafası görece ağır çalışıyor. walt, elinde bombayla gelip; arkadaş adam bomba kokusunu alan k9 gibi hareket etti, bombayı tespit etti dediği zaman nihayet jesse'nin kafası çalışacak ve salamanca'nın kaldığı yeri walt'a anlatacak. walt, elinde patlayan bomba ile salamanca'nın yanına gidecek. durumu anlatacak; bu eleman senin ailenin kökünü kazıdı, o'nu öldürmek için bir fırsatın var diyecek. salamanca'nın üstüne ya da tekerlekli sandalyesine yahut orada artık televizyonun yanına, arkasına bi yere bomba konulacak. gus, salamanca'nın yanına gidip yüzüme baksana diye havalara girecek. salamanca bu defa yüzünü gus'a doğru çevirecek ( ve bölüm ismi hakkını verecek ) bir bakış atacak ve belki de gülerek zile basacak... boommmm. gus sizlere ömür.

    dizinin dördüncü sezonu boyunca karşılıklı gus-salamanca sahneleri izlemiş olmamız. gus'ın kendisine bakmasını istemesi. jesse'nin bu yeri biliyor olması ve bölümün adı birleşince neden olmasın?

    --- spoiler ---

  • özlemini yüreğimde hissettiğim, yorumsuz ve tartışmasız izlenecek milli takım.

    ilker yasin- hocam maçın 4. dakikasında emre'yi oyundan aldınız, maçın 8. dakikasında nihat'ı kaleye geçirdiniz, maçın 15. dakikasında sağ kanatla sol kanadın yerini değiştirdiniz, maçın 16. dakikasında servet'e rakip ceza sahasında beklemesi için talimat verdiniz, maçın 23. dakikasında ortadan kayboldunuz, 42. dakikada tüm oyuncu değiştirme haklarınızı kullandınız.
    benjamin linus- so?
    ilker yasin- hocam maçı ona sıfır kazanıp avrupa şampiyonu yaptınız milli takımı. nasıl oluyor bu böyle?
    benjamin linus- how many times do i have to tell you, yasin? i always have a plan.

  • komşu oğludur. üniversiteyi ilk yılında kazanmıştır, bitirdiği sene askere gidip gelmiş, geldiği gibi işini bulmuştur. iş yerinden eli yüzü düzgün bir kız bulmuştur, seneye yaza da düğünleri olacaktır. sen de hala bilgisayarın başında oturdur. biz hep ellerde görürüzdür zaten böyle şeyleri. biz bu dünyaya baki değilizdir oğlum, bak yaşıtlarımız kaçıncı torunlarını seviyordur. işlerinizin yoluna girdiğini, dünya gözüyle mürüvvetinizi görmek istiyoruzdur.

    allah belanı versindir komşu oğlu. mahvettin beni komşu oğlu!!!

  • ortaokulda hocam bu soruyu yönelttiğinde ağzımdan bir çırpıda abimin mesleği çıkmıştı. babamın öldüğünü bilen arkadaşlarıma abimi babam gibi görüyorum açıklaması yapıyordum daha onlar sormadan.bursla okuyor, babasız fakir ama gururlu olmaktan korkuyordum.
    insan gurur yapma lüksünün olmayacağı hallere gelirsem diye gurur yapmaktan utanabiliyor. bunlardan dı babam öldü demeye utanmam. kendime itiraf edemediğimden kendim de buna inanıyordum. çok hakkı var abimin hakkını yiyemem, ama baba başka bir şeydi. bildiğimden değil gördüğümden anladığım.
    (bkz: iç burkan çocukluk anıları)

  • "en ufak detay benden soruluyor. sebze çorbasına koyulacak etin kuzu eti mi dana eti mi olacağından tutun, o gün hangi oyunu ne kadar oynaması gerektiğine kadar her şeyi hesaplıyorum." demiş bir röportajında.
    bu ünlüler de bi tuhaf oluyorlar çocuk sahibi olunca. dünya üzerindeki annelerin çok büyük bir çoğunluğu sizin bu bahsettiğiniz şeyleri fazlasıyla zaten yapıyorlar. bazıları yaparken farkına bile varmıyordur hatta. hayır anlamıyorum ki bu durumu büyütmek, abartmak neden? çocuğunun çorbasına kuzu eti mi dana eti mi konulacağına da biz karar vermeyelim bi zahmet yapıver yani.

  • mekan: bilardo cafe

    yan masa... arkadaşın kafası güzel.

    -: madboy naber birader.
    madboy: iyidir, senden.
    -: iyidir. ufak bi işim var birader uğrıcam.
    madboy: burdayız.

    -: zerrin, gel bakayım az.

    gelir zerrin.

    -:otur bakayım şöyle.
    zerrin: efendim.
    -: şimdi bana bak, tipime bak, şeklime bak, konuşmalarıma bak. baktın mı?
    zerrin: tamam. evet?
    -: şimdi ben bu şekil sana gelsem çıkma teklif etsem kabul eder misin?
    zerrin: ederim.
    -: tamam eyvallah. teşekkür ederim. neslihan gelicek birazdan o'na teklif edicem. antrenman yapıyorum.
    zerrin: gideyim mi ben?
    -: tamam. saol.

  • hastalığı şubat 2021'de çok hafif atlattım. 2 hafta içinde tat koku duyularım hafiften geldi. ve nisan ayının başlarında koku ve tat olarak her şey bozulmaya başladı. yaklaşık 3 aydır yediğim çoğu şeyden çürük soğan ve bulaşık detarjanı karışımı tadı ve kokusu alıyorum. tavuk, tüm kuruyemişler, biber, soğan şeftali, kavun, mısır kesinlikle yiyemiyorum. psikolojim alt üst oldu diyebilirim.
    hafif geçiririm, geçer gider, hastalığı abartıyorlar diye düşünüp aşı olmayanlar varsa bu şekilde de geçirebilirsiniz. şu maddi olarak zor geçen dönemde hemen hemen herkesin tek bir zevki ve mecburiyeti yemek yemek kaldı diye düşünüyorum. bu da elimden gitti ve hayat siyah beyaz kaldı diyeceklerim bu kadar.

  • 1781 yılında kendi yapmış olduğu teleskopla bahçesinde yıldızları gözlemlerken uranüsü keşfeden bilim adamı.
    kraliyet astronomunun en iyi teleskobu gök cisimlerini 270 katına katına kadar büyütebilirken, yapmış olduğu çalışmalarla gök cisimlerini 2010 katına kadar büyütebilen teleskopların mucididir aynı zamanda.

  • açılın benim de bir anım var, geçen sene bir adet masayı ilana koymuştum, çekmeceli, büyük, ahşap ve iyi durumdaydı. gerçek fiyatını bilmiyorum ama 400-500 vardır diye tahmin ediyorum. ben ilana 70 tl yazmıştım (amacım para kazanmak da değil evi yenilediğim için masadan kurtulmak istemiştim). bir adet de fotoğrafını çekmiştim. yalnız masanın üzerinde yeni aldığım bir adet 27 inch imac vardı. bir de bir sürü board game. tabi ilanda satılık masa diye yazıyor. açıklamasında da masa ile ilgili detaylar mevcut.

    bir kişiden mesaj geldi:

    -bilgisayardan birlikte mi? (imla hatası bana ait değil.)

    arkadaşlar akıl var mantık var, bilgisayarın fiyatı şu anki 13.000 tl. acaba imac bilgisayarı masanın yanında eşantiyon olarak veriyor olabilir miyim?

    dedim ki evet ayrıca masanın üzerindeki board gameleri de veriyorum. (ki risk oyunu sadece 200 lira civarında. bunun yanında satranç takımı, monopoly, tavla falan var.)

    bu cevabımdan sonra utanır bişey yazamaz diye düşündüm. ama gerçek çok farklıydı, beni şaşırtmaya devam etti.

    - bilgisayarda bozukluk var mı?
    - hayır yeni aldım, çalışıyor. (bak yeni aldım diyorum, uzaklaş artık.)
    - indirim yapamaz mısınız?
    - hayır yapamam.
    - o zaman size hayırlı satışlar.

    bir adet imac ve board gameler ile dolu masayı 70 liraya vereceğimi söyledim ve üstüne trip yedim.

    bence artık dağılabilirsiniz.