ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
koç burcu erkeği
-
iç sesimizin en çok tekrarladıkları:
- ben süperim
- hiçbir şey bilmiyor
- ben söylemiştim
- cahil
- kara cahil
- yemezler
- sen kimle dans ediyosun
- nasıl oluyor da insanlar bu kadar basit birşeyin farkına varamıyorlar
- ya ben yine süperim
şişli etfal'de ayaküstü sıçan teyze
-
- teyzecim dışkı tahliline bakmamız lazım.
- nerde yaptırcaz evladım?
- şurdan sağa dön köşeye bırak.
(bkz: tamam bırak o kendisi düşer)
roll
-
yokluğuna çok üzüldüğüm dergi. ne kadar ay geçti bir de o güzelim sayfalara bakmadan. ne albümler çıktı oysa.
oturmuş müzik dinlerken birden aklıma 26 ekim 2006'daki metric konseri * geldi. hayır gittiğimden değil ama o zamanlar adana'da lise okuyan bünyeme, grupla yaptıkları röportaj şeker şerbet gibi gelmişti. her ay kısa dalga bölümünde kimleri tanıtacaklar diye meraklar edip, yeni ses soluklar için sabırsızlanıyordum. temalı listelerinden az mı playlist hazırladım, ajanda kısmının üzerindeki kitap alıntılarını az mı karıştırdım. liste kısmında her ay beyoğlu ve kadıköy plakçı ve barlarında rağbet gören albümlerine göz gezdirip, istanbullu gençlerin belki de bıktığı, lakin benim henüz adım bile atmadığım mekanlarını öğrenmeye çalışırdım. lale plak o zamanlar sadece bir isim, karga'nınsa kasveti üzerime sinmemiş..
şimdiyse roll yok. bir+bir var, iyi güzel hoş ama roll başkaydı. roll, 2000'lerin başlangıcı da var demekti. bir nevi hafıza gibi. dönüp elimdeki eski sayılara bakıyorum da şu an müzikte iyi yerlere gelmiş, severek dinlediğimiz insanların aslında seneler önce de istanbul'a bir uğrayıp konser verdiklerini anımsıyorum yeniden. ne vakit okuyacak kitap bulamasam, bir öneriye ihtiyacım olsa, açıyorum alıntılar kısmını, kitapların isimlerini not düşüyorum. elimdeki sayılar çekmecelere sığmıyor, kitaplıklardan fırlıyor. roll'u dergi olarak göremiyorum. hala okuyup da bitiremediğim bir kitap gibi o. hala dinlediğim bir albüm..
hayata dair gülümseten detaylar
-
geçenler de yaşlı bir çift geldi. elektrik süpürgesi ihtiyacı varmış teyzenin eskisi yıpranmış bozulmuş senelerce kullanmaktan. fırsat ürünüydü son bi tane kalmış. aldılar makineyi garantisini falan imzaladık. 100 küsur lira bişiydi işte. tam kapıdan çıkarken teyzenin yüzünde koca bir mutluluk, durdu, kocasına döndü; "bu ay sana çok yük oldum her istediğimi aldın allah senden razı olsun hakkını helal et" dedi.
adam karısını alnından öptü "helal olsun be ömrüm feda olsun" dedi. len kasada bi duygulandım marketin arka tarafına koşar adımlar yürüyüp gözyaşlarımı sildim. gülümsedim ne güzel bir şeysin sen aşk.
edit: olm şaka maka bir hayal ürünü olan bu yalanımı fena yediniz lan kdaskljda cezmi kalorifer bile paylaşmış ahahaha.
erkekler için straplez modası
-
straplez damatlık modasını da beraberinde getirecektir.
'' böyle üstü straplez olsun, pantolon kalçadan itibaren darlaşsın, sonuçta bi kere evleniyorum.'' tarzı cümleler duyulacaktır.
(bkz: allah korusun)
black mirror bayram videosu
-
efsane bir video ile yasa boğmuştur. iyi bayramlar.
link
edit : daha uzun olan youtube versiyonu eklendi.
dövüşmelik arkadaş veri tabanı
-
boy 158
kg 43
izmir atatürk eğitim araştırma hastanesi acilinin önündeyim dayak yemek isteyen gelsin.
hoşlanılan kızın okula gelmediği gün
-
eğer üniversitedeyseniz, ertesi gün de aynı kıyafetleri giyersiniz. kız görmemiştir nasılsa, farklı giyinmeye gerek yok.
israil'den erdoğan'a tek cümlelik yanıt
-
8 kelimeden oluşur.
erdoğan'ın "mısır olaylarının arkasında israil var" açıklaması ap tarafından israil dışişleri bakanlığı basın sözcüsüne soruluyor, verilen cevap şu: "bu üzerine yorum yapmaya değmeyecek o açıklamalardan biri". off anam off. ortadoğunun liderine bak sen hele..
http://www.hurriyet.com.tr/planet/24556467.asp
edit: genç şakirtler rahatsız! gg diye ispiklemişler lan.
kemal kılıçdaroğlu'nun lider olmadığını biliyorum
-
en fazla satan albümü 100.000 satamamış, en fazla izlenen filmi 500.000 izlenememiş hülya avşar'ın 12.5 milyon insanın oyunu kazamayı başarmış kemal kılıçdaroğlu'na attığı taş. ahahahahahahahaha.
edit: abla sen haklıymışsın biz bilemedik :(
türklere sorulan salak sorular
-
online satranc ortaminda brezilya'dan bir ablamizla muhabbet sirasinda gum diye patlayan bir soru beni benden aldi.
"turkler e$$ek zikiyormus dogru mu?" seklindeki soruyu buyuk bir tepkiyle cevaplamis olsam da kendi kendime "oha yani butun dunya duymus anasini satayim" demekten kendimi alamadim (dedim desene kisaca suna hosaf!)...
doubt
-
meryl streep ile philip seymour hoffman in karşılıklı muhteşem oyunculuk içinde döktürdükleri ve seyirciyi devamlı şüphe içinde bırakan, sonu bağlanmadığı için film boyunca hissettiğiniz şüphenin filmin sonunda da devam ettiği oyuncular için seyredilmesi gereken film.
http://www.imdb.com/title/tt0918927/
dolapta maddi durumla dalga geçen satıcı
-
50-60 tl için fotoğraf çekecek zamanı yok ama internete ilan koymaya, bir sürü mesaj yazmaya zamanı var. o ilanı oraya koyduysan ölçüsünü vs yazacaksın. çanta satıyorsun ölçüsünü bilmeden olur mu?