hesabın var mı? giriş yap

  • çok eğlenceli lan. bir şey anlamıyorum ama böyle ,renkli renkli, çuv çuv dışın dışın, oradan oraya noktalar uçuşuyor. çamaşır makinesini izleyen kedi gibi takılı kaldım.

  • eve kola alındığında, kardeşinle eşit bardaklarda eşit miktarda içmeye kasmayı bıraktığın andır.

  • walter'ın karakteri değişti, tipi değişti, evi değişti, arabası değişti her boku değişti bi şu beyaz donları değişmedi amk. 5. sezonundan beklentim bunun da sonunda değişmesi yönünde.

  • iç savaşa değil, milli mücadeleye teşvik denir buna yazar arkadaş.

    yıldızlı not*:her kim ki türkiye cumhuriyeti'nin kuruluş esaslarına ters düşecek birtakım işler içerisinde bulunsun, o kişi ve kişiler hakkında gereken cevap akıllardaki şekilde tezahür edecek...

  • silinmesi gereken ve bir süreliğine çaylağa dönüştürülmesi gerektiğini düşündüğüm bir yazarın açtığı başlık. yapmayın, açmayın şu kalıpta başlıklar. "istanbulda deprem olması ihtimali" vs deyin. burada ben ve benim gibi deprem şoku yaşayan, yakınlarını kaybeden kişiler var. sizi bilmiyoruz ama biz gerçekten tırsıyoruz gerçekten oldu mu diye.

  • modayı bu şekilde konuşmak olarak değerlendirirsek eğer böyle de bir örnek var ;

    - benim accept ettiğim meeting niye calendar'ımda görülmüyor ?

    bunu diyen bunu da dedi hatta ;

    - meeting'in ingilizcesi neydi ya ?

    yemin ediyorum ki gerçektir.

  • mevlana'nın batıni yönünü tamamlayan can dostu. bir anlamda hocası da diyebiliriz. aralarındaki sevgi-aşk ilişkisini anlatmaya sözcükler yetmez. aşağıdaki anekdot fikir verir sanırım:

    şems birgün kaybolmuş ortadan.
    mevlana "şems" deyu deyu ağlar olmuş.
    birgün uzun yoldan bir adam gelmiş.
    "şemsi gördüm, şems'ten haberlerim var" demiş.
    adam mevlana'nın huzuruna çıkmış
    ve anlatmaya başlamış
    ipe sapa gelmez tutarsız şeylermiş ama anlattıkları.
    mevlana çıkartıp hırkasını vermiş adama
    "anlamadın mı adam yalan konuşuyordu" demiş yanındakiler
    niye hırkasını verdiğini merak ederek.
    "ben" demiş
    "yalan haberine hırkamı verdim"
    "doğru olsaydı anlattıkları canımı verirdim"

    bu durumda lafı kesmek düşüyor bana.

  • kafein, dünyadaki en popüler uyarıcılardan biridir ve en çok kahvede ile tüketilir. insanlar sabahları uyanmak ve gün boyunca enerjik kalmak için kafeine başvurur, ancak çok fazla kafein, uyumaya hazır olduğunuzda bile sizi uyanık tutabilir.

    bu istenmeyen etkinin anahtarı, beyindeki nöron aktivitesinin bir yan ürünü olan adenosin adı verilen bileşiktir. sinir sistemimizdeki alıcılar sürekli olarak adenozin seviyelerini izler ve beyin ile omurilikte belirli bir seviyenin altına düştüğünde vücut kendini uykuya hazırlar. kafein, belirli adenosin reseptörlerini arar ve adenosinin etkilerini taklit eder, vücudu uyku zamanının henüz gelmediğini düşünmesi için kandırır.

    bir doz kafeinin vücudu ne kadar süreyle etkilediği, tolerans, genetik ve fiziksel sağlık gibi bir dizi faktöre göre değişebilir. ancak çoğu durumda, etkiler yaklaşık beş veya altı saat sürer. uzun süredir kahve içenler, aynı uyarıcı etkiyi elde etmek için artan miktarlarda tüketmelerini gerektiren kafeine tolerans gösterebilir. kahve içmeyi bırakırlarsa baş ağrısı, sinirlilik ve mide bulantısı gibi yoksunluk belirtileri yaşayabilirler.

    kafeine bağlı uyku sorunlarını önlemek için kafein tüketiminin günde dört fincan kahve ile sınırlandırılması ve son fincanın en geç öğleden sonra tüketilmesi önerilir. kafeinsiz kahve veya kafeinsiz çaya geçmek de yardımcı olabilir. amerikan pediatri akademisi'ne göre çocuklar ve ergenler ağır kafein tüketiminden kaçınmalıdır.

    kaynak: britannica

  • gram sikimde değil. evlenmeyin siz de dağ ayılarıyla. bu adamın ayılığını göstereceği bu zamana kadar elli tane olay olmuştur.