ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
selahattin demirtaş'ın gözleme yapması
-
masadaki gözlemenin bölünmüş olmasıyla subliminali vermiştir .
karısının ret cevaplarını excel'e kaydeden koca
-
(bkz: yine_vuramadık_son_hali.xls)
bilinen en şaşırtıcı tarihi bilgi
-
ahmet arif'in oğlu filinta önal'ın tolstoy'un torunu natalie tolstoy ile evli olması.
o ses türkiye
-
ebru gündeş'in murat boz'a "rol çalıyor" çıkışına annemin, "senin kocan ne çalıyor?" demesiyle hane halkını yerlere yatıran yarışmamsı.
1 şubat 2015 mimarsinan köprüsünün göçmesi
-
köprünün adını mimar sinan koy ve o köprü göçsün. öbür tarafta yakanıza yapışır ismimi lekelediniz diye.
en sadık kadın burcu
-
"burcu"yu tebrik etmeyi gerektirir...
(bkz: tebrikler "burcu")
ablamın kaçırılması
-
bir ülkede polis suça böyle yaklaşıyorsa, o ülkede gidilebilecek bir mecra kalmamıştır. franz kafka'nın dava'sı bile bu kadar kötümser değildi.
kelimelik
-
bu başlık altına bunları yazacağımı hiç düşünemezdim.
uzun zamandır oyun oynadığım ama hiç muhabbet etmediğim biriyle en son 5 şubat akşamı karşılıklı hamle yaptık. normalde en geç bir iki saat içinde hamle yapmasına rağmen bu kez 72 saatlik hamle süresini geçirdiği için oyunu kaybetti.
oyundaki nickinin sonu "_46" olduğu için kahramanmaraşlı olduğunu ve depremde başına bir felaket geldiğini düşünüyorum. belki şu an enkaz altında, belki bir yakınını kaybetti, bilemiyorum. kendisine yeni bir oyun teklifi gönderdim. insanın böyle günlerde oyun oynayası gelmiyor ama şu anda ekranda "..._46 ile yeni oyun açıldı" cümlesini görmeyi çok istiyorum.
***
mutluluk edit'i: 11 şubat sabahı itibariyle yeni oyun açıldı. çok sayıda arkadaş iyi dileklerde bulunup böyle bir edit'i beklediklerini yazmışlardı.
en itici gol sevinçleri
-
bu konuda kimse filippo inzaghi nin eline su dökemez.
15 ekim 2014 türkiye'nin ilk ebola vakası
-
ebola değildir.
yarın sağlık bakanının canlı yayında hastayı yanaklarından öpüp "bakın öpüyorum, bişey olmuyor" demesini bekliyoruz.
(bkz: radyasyonlu çay)
cyberpunk 2077
-
hemencecik ilk izlenim yazayım, kısa kısa.
ilk cümlem şu olsun: muhteşem bir atmosfer var, muhteşem! aşık oldum oyunun dünyasına. safkan bir cyberpunk dünyasındasınız. hiçbir şey sırıtmıyor. benim için bu oyunun en kusursuz tarafı bu: atmosfer.
teknik kısım bende söylendiği gibi çıkmadı. bug dolu, performansı kötü filan değil. intel i5 8600k işlemci ve nvidia geforce rtx 2080 super ekran kartıyla 1080pde ultra ayarlarda 75-90 fps alıyorum ve oyundaki buglar olabildiğince küçük, minor buglar. 3 saat oynadım ve şu ana kadar canımı sıkacak tek bir bug bile yok. fps drop yaşadığım yerler genelde bir mekana ilk girişlerdeki yükleme sahneleri. ssd kullandığım için bu drop süresi çok kısa oluyor. onun dışında sıkıntı yok.
corporate guy olarak başladım ve şimdiye kadar hikaye gerçekten çok iyi, oyunun her yanı ayrıntı ve lore dolu. havaya girmek için çok uğraşmanıza gerek yok, sizi içine alıyor. spoiler vermeden şunu diyeyim, deus ex filan bunun yanında çocuk oyunu gibi kalıyor.
grafiklerde bariz bir downgrade söz konusu. bu tartışmaya kapalı bir tespit. daha iyisi olabilirdi, olmamış. ek olarak: dlss ve ray tracing olmadan bu oyun performansından ve atmosferinden biraz kaybeder gibime geliyor. amd bunlara acilen alternatiif çözümler sunmalı.
son olarak: wake up samurai. we have a city to burn!