hesabın var mı? giriş yap

  • itiraf ediyorum:

    o devlerden biriyim ve mağaraya interneti yeni bağlattım.

    tarihi geçmiş bir konuya sözlükte her el atışımda "kardeş hayırlı olsun mağaraya internet bağlatmışsın" yazan tüm o cüceleri 2023'te çıktığımda ziyaret edicem.

  • kendisinin dediği gibi "ekonomik zorluklar aşılır, siyasi krizler çözümlenir, ancak çocukları harcanmış bir toplumu yeniden onarmak mümkün değildir.”
    eğitim için elinden geleni fazlasıyla yapmıştı. allah rahmet eylesin. bu ülkeye kattığın her şey için teşekkürler

  • varsayılanın aksine, üzerinde yapılan araştırmaların ısrarla kadınlardaki patolojik kıskançlığa dikkat çektiği sendrom. bu verilere göre, patolojik kıskançlık erkeklere oranla kadınlarda daha sık görülüyor ve yansıtılma şekli her iki cinsiyete göre farklılık gösteriyor. kadınlar patolojik kıskançlığı daha duygusal düzeyde ve içe dönük olarak yaşıyor. erkeklerde ise kıskançlık daha çok davranışsal düzeyde kendisini şiddet ve cinayet olarak gösteriyor. tam da bu nedenle erkeklerde daha fazla olduğuna dair bir algı oluşturuyor.

    not: bilgi için uzman psikolog uğurkan uluturk'e teşekkür ederim. bu kadar keyifli bir mesleği olduğu için kendisini kıskandım doğrusu :pp

  • yaygin bir konsept olmakla beraber (bkz: chuck norris facts), belki de ilk defa hakki verilmis bir liste olacaktir:

    - selda uskan dogumunda kendisine layik doktor bulunamadigindan hem oglak hem basak burcudur.

    - selda uskan sirf iki sayiyi da cok sevdiginden liseyi iki ayri ortalamayla bitirmistir.

    - selda uskan grafik bolumu sinavina girdiginde salondaki 2000 adaydan sadece 18'i kalmistir.

    - selda uskan kopya cekmez, bildigi her seyi bastan kesfetmistir.

    - selda uskan bir seferinde sirf cani istediginden izcilik yapmistir.

    - selda uskan dersi asmaz, geri kalan herkes asar.

    - selda uskan asistanlara kiritmaz, istedigi notu soyler ve alir.

    - selda uskan adnan benk'i kendisini yetistirmesi icin yetistirmistir.

    - selda uskan sirf televizyon koltugunu kaptirmamak icin 15 yil adnan benk'le ayni evde kalmistir.

    - selda uskan mail yollamaz, sadece bilgisayara bakmakla yetinir. gerisini bilgisayar kendisi yapar.

    - selda uskan internetten cakmaz, internet halen selda uskan'i ogrenmeye calismaktadir.

    - selda uskan kendisine oyle saygi duyar ki bir gun onunde bacak bacak ustune atti diye bir hafta kendisiyle konusmamistir.

    - comic sans ms selda uskan ona bakana kadar courier ile ayni gorunuyordu.

    - selda uskan'in hakaretlerinden canli kurtulan olmamistir. merhametli gunundeyse hakaretlerine kucultme eki ekler.

    - selda uskan'in kosesinde fotografi yoktur cunku henuz o kadar saglam lens yapilamamistir.

    - cigerciler selda uskan yasamalarina izin verdigi icin vardirlar.

  • biraz mutluydum, mutsuz oldum.

    borçsuzdum, borçlandım.

    sıradan vatandaştım; hain, terörist, dış mihrak, kafir, şerefsiz oldum.

  • islamcı teröristlerin sorusu. zeki alasya iyi ki masondu. senin gibi çocuk sikip kendini mi patlatsaydı?

  • “cumhuriyet tarihinin gördüğü en alçakça, en adice hem de planlı ve organize sosyal medya saldırısından bizi koruyan bizi savunan yurtseverlere çok teşekkür ederim”

    bu dil bir yerden tanidik geliyor ama nerden? her hosuna gitmeyeni vatan haini olarak yaftalayanlarla ilginc bir paralellik var.

  • babam sorumsuz bir adam olduğundan, hayatı boyunca hiçbir işte dikiş tutturamadı. biraz da şanssız adamdı, neye elini atsa kuruttu durdu. bu yüzden asla maddi olarak düzlüğe çıkamadık. çok şükür hiçbir şeyimiz eksik olmadı ama yarınımızdan da hep endişe ettik.
    şanssız adamdı dedim ya, üniversiteyi kazandığım sene iyice dibe vurdu.

    üniversite eğitimimi dedem (babamın babası) sayesinde bitirdim desem, sanırım babama haksızlık etmiş olmam. üstelik bunu o da kabul eder. aklına geldikçe ''sen yat kalk dedene dua et'' diye hatırlatır durur.

    mavi önlük, beyaz yaka ile okula adım attığım ilk günden, lise son sınıfa kadar her sabah ayakkabımın içine harçlık bırakan dedem; üniversite hayatım boyunca da her ay emekli maaşını benim hesabıma aktardı. bu fedakarlığa rağmen 2 sene okulu uzattım, of! bile demedi. mekanı cennet olsun.

    diğer dedemle pek içli dışlı olamadım mesafeler yüzünden. ben tatillerde köye gitmeyi sevmezdim, o da gariban adam; ancak 2-3 yılda bir gelirdi. çocukluk işte, şimdi imkanım olsa gölgesinden ayrılmam.

    teyzem anlattı, duyunca mahvoldum. ölmeden 2 hafta önce ''yazık'' demiş.
    - yazık bize, hiçbirşey yapamadık çocuğa. uzak ilde bir başına yavrucak. ne bir kez yanına gidebildim, ne üç kuruş parayı denkleyip yollayabildim, kızmıştır bana.

    bir öğle vakti köy kahvesinde kalbine yenik düştüğü gün, gömleğinin cebinden adımın soyadımın yazdığı küçük bir kağıt çıkmış.
    adım, soyadım ve hesap numaram.
    duyunca mahvoldum..

    nurlar içinde yat güzel dedem.

    ve yeteri kadar öpemediğim için o pamuk ellerini, kızma bana. çocukluk işte, şimdi imkanım olsa gölgenden ayrılmam.