hesabın var mı? giriş yap

  • görmek isteyeceklere bazı tavsiyeler vereyim:

    - modena tren istasyonu'ndan 2,5-3 km uzaklıkta. sıkı bir yürüyüşle yarım saatte ordasınız.

    - sakın ola google map'e kanıp "cimitero monumentale aldo rossi" falan yazmayın, yoksa çitlerden, bağ bahçelerden geçmek ve köpeklerden kaçmak zorunda kalıp halen de mezarlığa ulaşamayabilirsiniz; tecrübeyle sabit. o yüzden unutmayın, mezarlığın adı "cimitero san cataldo".

    - burasını bir mezarlık gibi değil de bir müze gibi düşünün; zira bir açılış ve kapanış saati ve hatta inanmayacaksınız ama öğlen tatili falan var. dahası bu saatler aylara göre farklılaşıyor. ayağınıza gelen hizmet, buyrun: giriş-çıkış saatleri.

    - bekçisi falan yok, açılış ve kapanış saatlerinde salise geciktirmeden mezarlığın bütün kapıları otomatik olarak açılıp, kapanıyor. içerde kaldıysanız geçmiş olsun; ertesi sabaha halen hayatta kalmışsanız kurtulursunuz. şaka şaka, çıkışlarda butonlar var, basarsanız açılır.

    - dışardan bakınca mezarlık havası beklemeyin; görünüşü mudurnu tavuk üretim tesisinden hallice.

    -mezarlığın ziyaretçi girişi yapılan iki ana kapısı var: birisi cimitero san cataldo'ya, diğeri ise doğrudan aldo rossi eserine açılıyor. gerçi her ikisi de birbirine çok yakın ve o yüzden hangi kapıdan girdiğinizin çok da önemi yok.

    - modena mezarlığı'nın starı, aldo rossi'nin 1971 tarihli kübik eseri. koca bir boşluğun ortasında olanca basit ve yalınlığıyla çarpan sürrealist bir kütle ve etrafında uzunlamasına yer alan mavi çatılı binalar ve içinde de sıra sıra, altlı üstlü mezarlar.

    - rossi'nin küp şeklinde tasarlığı yapı her ne kadar dışarından, parasızlıktan dolayı müteahhiti tarafından yarım bırakılan toki apartmanı gibi dursa da aslında üç katlı asansörlü bir mezarlık. her bir kat yüzlerce mezarlık gözünden oluşuyor ve son iki kat boş, halen sahiplerini bekliyor. varsa imkanınız düşünün derim.

    - rossi eseri, postmodernliğiyle, ışık oyunlarıyla ve geometrisiyle kesinlikle büyük bir ilgiyi hakediyor. fakat modena mezarlığının bir de açık hava heykel müzesi niteliğindeki eski mezarlığı var. bir kaç güzel örnek: 1, 2, 3, 4, 5.

    - farkındaysanız sizi istasyondan doğruca mezarlığa yönlendirdim ve istasyonun hemen yakınındaki şahane ferrari müzesi'nden hiç bahsetmedim. niye? çünkü ferrari müzesine 15 euro ödeyeceğinize, sıfır euro ödeyip açık havada sanat eserlerinin içinde dolaştırdım. ha halâ ferrari isteğiyle yanıp tutuşuyorsanız buyrun ferrari sülasesinin mezarı.

  • aile ve sosyal politikalar bakanı fatma şahin açıklaması.

    şuradan ve şuradan okunabilir.

    'şahin'in verdiği bilgiye göre 2007'de 775, 2008'de 474, 2009'da 197, 2010'da 101, 2011'de 106 ve 2012'de 24 çocuğun sokakta yaşadığı tespit edildi ve bu çocukların bakanlık hizmetlerinden yararlandırılması sağlandı.'

    'verilen bilgiye göre, 2012’de en çok çocuğun sokakta yaşadığı il istanbul oldu. istanbul’da 15, ankara’da 5, izmir ve samsun’da 2’şer çocuk sokakta yaşıyor.'

    çok güzel değil mi ya? ne güzel bir ülke haline geldik. çiçekler, böcekler falan. çekemeyenler çatlasın. hıh.

    god bless türkiye

  • kötürüm anneannesini tekmeleyen, çocuğuna fuhuş yaptırarak kazandığı parayla kumar oynayan, namaz kılanların üzerine napalm bombası atan, oruç tutanların midesine tulumbayla rakı basan, karısını nançaku ile döven bir ergenekoncudur.

  • ...
    -benimle konuşma şeklin hoşuma gitmiyor.
    -benim de sizin benimle konuşma şekliniz hoşuma gitmiyor.
    -ne biçim konuşuyorsun sen?! ben patronum! ... nereye gidersen git.
    -kovuldum mu ben az önce?
    -evet.
    ...

    kovulduğum gündür. kutlu olsun.

  • insanların makyajlı-makyajsız hallerine şaşıran insanların ekseriyetle kız arkadaşı olmamış erkekler ve ne kadar makyaj yapsa da güzelleşemeyen kadınlar olduğunu sanıyorum.

    ünlü veya değil insanlar böyledir. bir insanı ilk görüşmelerinizde makyajlı gördüyseniz ilk makyajsız gördüğünüzde size çirkin gelir. eğer ilk görüşmelerinizde makyajsız gördüyseniz, ilk makyaj yapışında "vay be güzel kızmış" etkisi yaratır. makyajın gücü*

  • kış günü birden bire aklıma düşen olay.. benim merak ettiğim ateşin bulunuşundan ziyade ateş yokken insanların nasıl ısındığı.. yahu şu an evlerimizde dahi doğalgaz, elektrik, odun-kömür gibi araçlarla ısınmıyor olsak soğuktan helak olup gideriz.. oysa zamanında insanlar mağaralarda, çadırlarda, ağaç kovuklarında üstlerine kat kat hayvan kürkü geçirerek doğaya karşı amansız bir savaş veriyordu.. salt donup gitmeden insan ırkının bugünlere gelmiş olması büyük mucize vallahi.. üşüyorum..

  • çok olumlu bir gelişme. vegan restoranlar da koyulacak mı oyuna acaba. eksikliğini hissediyoruz çünkü. silahlar da su tabancası olabilir. öyle bir fikrimiz var. bir de her yola ekstra bisiklet yolu da eklenirse çok daha güzel olur. tertemiz delirdiğimiz için... bu şekil taleplerimiz var rockstar'dan.

  • başlığa büyük bir heyecanla giren siyasal islamcıları ve etnik faşistleri üzecek diyalogtur.

    filenin sultanları ve yönetim arasındaki dönen o prim diyaloğu:

    akif üstündağ; “şampiyonluk için ne versek az. prim olur, başka bir şey olur. tüm özel isteklerinizi yerine getireceğiz. salonda işiniz bitti. şimdi söz sırası sizde”

    daniele santarelli; “bu konuda konuşması gereken oyuncularım..” diyerek sözü kaptan eda erdem'e bıraktı.
    otelin salonu bir anda sessizliğe büründü. kimseden çıt çıkmıyordu.

    eda erdem;
    "atatürk'ün sporcu kızları, ülkesi adına kazandıkları başarıyı pazarlık konusu yapmaz. ne prim ister, ne de başka özel bir şey. 85 milyona yaşattığımız mutluluk bize yeter..”

    ( yeniçağ / şerafettin tilki)

    sporcular bir şey istememiş ama ben halk olarak bir şey istiyorum.

    bu insanları özel uçakla uçurun. vargas tarifeli uçakla uçamaz kardeşim.

    bacakları sığmaz.

    bu insanları ayların yorgunluğu ile kırk beş cm aralıklı tarifeli uçakla ülkeye getirdiniz.

    hiç bir şey yapamıyorsanız,

    tarifeli uçakla uçurmayın ey yetkililer.

    bir de voleybolcularımızı tehdit eden kişileri ilk duruşmada serbest bırakmayın.

    --- spoiler ---

    sözlük'te gündem olması açısından çok önemli arkadaşlar.

    hande baladın'ı yüzüne kezzap atmakla tehdit eden şahıs bugün serbest bırakılmış.

    (bkz: mustafa neşeli'nin serbest kalması)
    --- spoiler ---