ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
jiddu krishnamurti
-
“bu denli hastalıklı bir topluma iyi eklemlenmiş olmak, sağlıklı olmanın bir ölçüsü olamaz.” şeklinde bir lafı vardır.
düşünmeliyiz.
okullarda başörtüsünün serbest olması yetmez
-
siteye hit kazandırmamak için buradan da okunabilecek haber safsatası.
silivri soğuk değil
-
uzaydan görünen 2 şey vardır;
1. çin seddi
2. cihan kolivar'ın taşşakları.
iş kuracaklara tavsiyeler
-
bu tavsiyelere kulak verin bence, çünkü yaşayan adam gelir anlatır burada ve hepsi birer ayrı tecrübedir. şimdi olacağı gibi;
öncelikle, aileniz çok zengin değil, miras falan kalmadıysa, en az 6 aylık şahsi giderlerinizi (kiradaysanız, kira, yemek, içecek, sosyal hayat için gereksinimler, vs) bir kenara koyun ve bunu unutun.
ilk başlarda şaşalı ofislere, sekreterlere, elemanlara gerek yok, bunu da unutun. 300-400 liraya bir ofis tutup, bir masa iki sandalye başlayabilirsiniz. hatta direkt home office de başlayabilirsiniz. ama evde çalışamıyorum, olmaz derseniz ilk söylediğim bence makuldür.
belli bir portföyünüz olmadan asla başlamayınız. ben şirketimi kurayım da nasıl olsa bir şekilde müşteri bulurum diye sakın ama sakın düşünmeyiniz, bu hataya düşmeyiniz.
bir arkadaş ortaklık kötü demiş, buna katılmakla birlikte, ama'lı bir cümle daha ekleyeceğim. ama finansal destek sağlayacak güvendiğiniz ortaklara da yüzünüzü dönmeyiniz. zira ilk zamanlar hiçbir banka sizin suratınıza bakmayacağından finansal destek çok önemlidir.
alacaklarınızı sıkı takip etmeli, tahsilatta gerekirse işi yüzsüzlüğe vurmalısınız, yoksa 90 gün vade olur size 150 hatta 180. sonra bağıra bağıra batar gidersiniz. nakit akışını sağlamak en öncelikli göreviniz olmalı
sözleşmesiz iş yapmamalısınız. unutmayın ki; piyasada herkes sizin gibi düzgün, sözüne sadık değil.
hiçbir zaman dürüstlüğünüzü kaybetmeyin. belki başlarda bu yüzden iş kaçırdığınız zamanlar bile olacaktır. ama bir kez adınız dürüst olarak piyasada nam saldı mı, sizi kimse tutamaz.
böyle gaz verip de entarime son dikişi atarım işte. haydi hayırlı işler.
1400 liralık ürüne 200 lira teklif eden ölücü
-
yalnız aynı modemin sıfırı ve garantilisi turk tel*kom'da 1800'e satılıyor, taksit vb yapıyordur
eğer internetle birlikte almak istersen 1400'e geliyor
görsel
letgo'da vb yerlerde ise 900 liraya, 500 liraya vb satan var
https://www.sahibinden.com/…stekli-1129389687/detay
https://www.sahibinden.com/…modeli-1123574919/detay
https://www.letgo.com/…220-g2u-modem-iid-1655571947
teklif veren ölücü. satan da sıfır ve garantilisiyle aynı fiyat isteyen başka tarz bir ölücü, birbirlerini bulmuşlar
not: letgo'dan 900'e satandan alın da dolandırılın demiş dmdmdkd. peki o adamın dolandırıcı olduğuna ikna eden ne oldu
türkiye'nin en abartılmış sanatçısı
cips alırken 5 dakika düşündüren yeni türkiye
-
var olun vallahi.
sadece 112 gram çük boy olan çerazza cipsi almak isterken 5 dakika düşündüm. belki daha fazla. midem bi tuhaf oldu. baya kötü hissettim.
nedeni tam olarak çük boy cipsin 4.50 tl olması idi.
teşekkürler yeni türkiye..
2 adet aldım. 9 tl. yedim bitti. bok gibi hissediyorum.
adamlar bizi düşünüyormuş lan :/
kaşıkla yemek yemenin varoşluk belirtisi olması
-
bazı tatlıların kaşıkla yendiğini sanan varoşlar da varmış. hiçbir şey kaşıkla yenmez, sadece köylüler eve kaşık sokar.
creme bruleemi az önce tribüşonla yedim.
az bilinen görgü kuralları
-
4 kişi bir kaldırımda ip gibi sıraya geçerek yürünmez. arkadaki acelesi olan insanların soldan geçebileceği kadar mesafe bırakılır.
ama malesef (bkz: istanbul)
sol şeritte 120'den sonra yol vermek şart değildir
-
uyarı: hız öldürür
her zaman önünden kaçmazlar, bazen adamın eline verirler. haberin olsun diye dedim. yüksek hızla gitmen gerekiyorsa dörtlü flaşörlerle ve kontrollü bir şekilde gideceksin.
tampona yapışmak aptalca, ahmakça, cahilce bir harekettir.
adana osmaniye otoyolunda yine benzer hareketle, sürücüsünü sonradan gördüğüm bir hatchback araç tın tın sollamaya çıkmış, arkasında birden biten aracı gördüğünde resmen aniden 3 şerit sağa geçti, uçacaktı neredeyse ve sonrasında durdu. ve ben yetiştiğimde duran aracın kadın şoförü ağlıyordu sanırım, elleri yüzündeydi çünkü. bunu yapmaya hiçbir şerefsizin hakkı yok.
mit tırları el nusra'ya gidiyordu
-
sadat adlı akp'nin paramiliter şirketi tarafından türkmenlere karşı savaşan teröristlere gittiğinin söylenmesidir. o yapılanmanın araştırılması gerekiyor.
tuğrul türkeş de aynısını söylemiş ve hemen başbakan yardımcısı yapılmıştı. aynı sözü söyleyen can dündar ise vatan haini ilan edilmişti.
edit: bir alttaki tescilli aktrolün hezeyanlarına bakınca nasıl da kuyruk acısı yaşadıklarını anlayabiliyoruz. aynı mafya babası muhalefete laf söylediğinde hunharca alkışlayan kekolar şimdi ciyak ciyak bağırıyor. tuğrul türkeş ''vallahi de billahi de o tırlar türkmenlere gitmiyordu, teröristlere gidiyordu'' dedi, ona makam verdiler. ama başkası söyleyince hemen terörist oluyor. islamcılık böyle bir şey.