hesabın var mı? giriş yap

  • kilosu 18895 lira 35 kuruşa gelen bir aleti satın almaktır.

    ortaokulda coğrafya öğretmenim demişti ki bir ülkenin gelişmişliği bir malın kilosunu kaça sattığı ile ölçülür. sonra bol bol örnek vermişti. ham pamuk satarsanız 2,10 dolar, onu iplik yaparsanız 2,38 doalr, ipliği havlu yaparsanız 9,23 dolar, gömlek yaparsanız 31,25 dolara gelir kilosu diye. (kutsal bilgi olsun diye güncel rakamları buldum)

    biz kilosu 31 dolara gömlek satamazken, adamlar kilosu 8628 dolara telefon satıyor beyler. bize de tespit sıçmak kalıyor.

  • entrylerin çoğunluğu bıkkınlıkla dolu. insan biraz kafa yorsa evliliğin bi rutinden ibaret olduğunu anlar. ne sanıyordunuz ki?

    bu size taa çocukken öğretilen bi şey. küçükken hiç mi evcilik oynamadınız? kızlar o oyunlarda neyse evlenince aynısını yapıyor.

    ''ben meğersem yemek hazırlıyormuşum, sen de o sıra işten gelmişsin. bu da senin iş çantanmış. kapıyı çal şimdi'' gibi cümleleri hiç mi duymadınız çocukken? bak o oyunlarda bile ne olacağı üç aşağı beş yukarı belliydi. o oyunlarda bile talimatı kadından alıyordunuz. evlenince de alacaksın. gerçi doğru, evcilik oynamaktan çoğu zaman sıkılırdı çoğu erkek çocuğu. hemen doktorculuk oynardı. evet. sizin de ne olduğunuz taa çocukkenden belliymiş.

    bugünü de bu haklılığımla bitiriyorum.

    edit akbayram: ben hic evlenmedim. sadece iyi gozlemliyorum.

  • the fast and the furious: 1994 toyota supra ve 1970 dodge charger
    hızlı ve öfkeli serisinin ilk filminde brian o'conner ve dominic toretto'nun kapıştığı arabalardır. modifiyesiz toyota supra'nın turbo beslemeli motora sahip versiyonu; 3.0 litre 320 beygir ve 420 nm tork değerlerine sahiptir, 0-100'ü 4,6 saniye, masimum sürati 285 km/s'tir. en ufak modifiye ile çok yüksek güçlere ulaşabilen bu aracın filmdeki versiyonunun gerçekte olması durumunda nasıl bir performans vereceğini düşünemiyorum bile. filmde dom'un kullandığı dodge'a gelecek olursak, modifiyesiz versiyonu; arkadan çekişlidir, 6974 cm3 benzinli motora, 425 hp güce, 664 nm torka sahiptir, 220 km/s hızı vardır, 0-100 değeri 5.8 saniyedir.

    death proof: 1970 chevy nova
    filmde sürücü koltuğunda oturmayanların, hatta araca binmeyenlerin bile ölümüne yol açan bu araba gerçekte; 5733 cm3 benzinli motora, 300 hp güce, 515 nm torka sahiptir. makisimum sürati saatte 188 km ve 0-100 değeri 6.7 saniyedir. unutmadan, filmdeki kaza sahnesi hayatımda izlediğim en iyi çekilmiş kaza sahnelerinden biridir. buyrun

    mad max: 1973 ford falcon xb gt351 coupe
    post-apocalyptic sinemanın öncüsü sayılabilecek olan mad max serisinde kullanılan ford falcon, 5,8 litrelik v8 motora sahipti, 481 nm tork üretiyordu ve 260 hp gücü vardı. çekimler bittikten sonra aracın hurdacılara satıldığı daha sonra bir otomobil koleksiyoncusun aracı görüp satın alıp koleksiyonuna dahil ettiği biliniyor.

    minority report: lexus 2054 concept
    steven spielberg'ün azınlık raporu filmi için dizayn edilmiş konsept bir araç. filmde kullanıldığı sahne çok güzeldi. buyrun

    the italian job: 1968 mini cooper s
    michael caine'in oynadığı 1969 yapımı italian job filminde kullanılan 1968 model mini cooper'lar yerlerini, filmin 2003 yılında yeniden çevrilen versiyonunda 2003 model mini cooper'lara bırakmışlardır bknz. 1968 model mini cooper s; 1275 cm3 motora, 76 hp güce, 157 km/s hıza sahipti.

    gone in 60 seconds: 1967 shelby mustang gt500
    yer yüzünde sahip olmak istediğim tek araçtır efendim kendisi. 2000'li yılların başında çekilen gone in 60 seconds filminde görüp aşık olmuştum. filmdeki tek güzel şeydi, angelina jolie'den bile güzeldi. şimdi gelelim özelliklerine; 6997 cm3 hacminde v8 motoru var, 355 hp güce, 570 nm torka sahip, 0-100 hızlanması ise 6 saniye.

    cobra: 1950 mercury monterey
    filmlerdeki efsanevi arabalar arasında, 1986 tarihli cobra'da sylvester stallone'un canlandırdığı marion cobretti'nin kullandığı 1950 model mercury'nin yeri farklıdır bende. filmdeki takip sahneleri müthiştir. cobretti arabayla alevlerin içinden geçerdi, öndeki aracı yakalamak için nitroyu açardı, biz ekran başında mest olurduk.

    goldfinger: 1963 aston martin db5
    sean connery'nin oynadığı 3. james bond filmi altın parmakta kullanılan, en ünlü james bond aracı olan 1963 aston martin db5; 3996 cm3 motora sahiptir, 282 hp ve 391 nm tork değerleri vardır. en yüksek hızı 231 km/s'tir. bu filmden 42 yıl sonra çekilen james bond filmi casino royale'de kullanılan araç ise 2007 model aston martin dbs v12'dir bknz. bu araç ise 6.0 litrelik v12 motora sahiptir, 570 nm tork ve 302 km/s maksimum sürati vardır.

    drive: 1973 chevrolet chevelle
    filmde, tıpkı kendisi gibi, karizmatik ve nadir bulunan bir araç kullanır ryan gosling. müzikleriyle, başrol oyuncusuyla ve tabii ki filmde kullanılan araba ile izlediğim en iyi filmler arasındaki yerini almıştır. 5025 cm3 motor, 115 hp, 278 nm tork ve 163 km/s en yüksek hıza sahiptir bu araç.

    back to the future: 1981 delorean dmc-12
    sinema tarihindeki en meşhur arabalardan biridir delorean. back to the future filmi ile tüm dünyada tanınmıştır. gerçekte ise çok tutmamış, sınırlı sayıda satılmış, başarısız olmuş bir araçtır. aracı üreten firma dmc bu aracın başarısız satış rakamlarından sonra iflas bayrağını dikmiştir. tasarımcısı giergotto giugiaro'dur. 2,8 lt'lik renault - volvo - peugeot ortak yapımı v6 motora sahiptir, 130 hp, 207 nm tork ve 209 km/s maksimum sürati vardır.

  • aga ne diyelim. allah bin tane peygamber göndermiş yine ıslah edememiş bu coğrafyayı. tartıştığımız konuya bak. oruç tutan tutmayan birbirine hayvan falan diyor. adamlar bugün galaksimizde ne oluyor deyip uzay boşluğuna kök salarken, biz bugün ne giysek, bugün hangi mezhep çatışması var, hangi örgüt ne amaçla kelle kesiyor ya da oruç tartışması yapıyoruz. biz oyuncu değil oyuncağız lan. bir tane iskandinav ülkesinde böyle kısır saçma bir tartışma döner mi, hayır. allah var diyen emirdir diyen tutar, ben tutmuyorum diyen tutmaz kime ne? vallahi kafamı duvarlara vuracağım. bu ülkede yaşamak, bu salak tartışmaların beynimi işgal etmesinden o derece sıkıldım.

  • ya biraz kafanız çalışsa şunu sorarsınız kendinize; sizi şampiyonluktan etmek isteseler pendik ve kasımpaşa maçlarında son dakika penaltıları verirler miydi? bunu bile düşünemiyorsunuz arkadaş.

  • almanya'dan sonra hollanda'da mevzuya uyanmıştır. yok öyle ülkende tek bir muhalif gazeteciyi dışarda bırakma, avrupa'da ben özgürlük istiyorum de.