ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
motorinin benzinden daha pahalı olması
-
motorin her dönem benzin'e göre daha pahalı ve maliyetli bir yakıttı ancak ağırlıklı kullanımı tarım ve lojistikte olduğu için devletler tarafından daha az vergi alınarak sübvanse edilirdi. bugün türkiyedeki binek araçların da çoğu 2008-2012 arası dünyanın en pahalı akaryakıtını kullandığımız dönemde edindiğimiz alışkanlıktan ötürü dizel motora sahip. benzinli araç yok denecek kadar azaldı.
devletin de son dönemde akaryakıttan aldığı vergi iyice erimiş olduğu ve akaryakıt fiyatlarının en büyük kısmını artan petrol fiyatları nedeniyle rafineri çıkış maliyeti oluşturduğu için motorin benzinden daha pahalı hale geldi.
yardımcı doçent alımında kişiye özel şart
-
umarım aradıkları yardımcı doçenti seçmekte fazla zorlanmazlar. çünkü adayda aradıkları "halk otobüsü şoförlerinin sigara içmeleri durumları ve bağımlılığı konusunda çalışma yapmış olanlar" şartını yerine getirmiş yüzlerce insan var memlekette. ben olsam eşgal de belirtirdim.
çocukken yapılan abukluklar
-
benim gibi çocuklar yaptığında abukluk değil gerizekalılık oluyor sanırım.
peluş bir eşeğim vardı. babaannem getirmişti alamanya'dan. çok severdim. ama oyuncağın gözleri yapıştırmaydı ve bir süre sonra mıncırmaya dayanamadığı için teker teker düştü gözleri. gözsüz kaldı hayvan.
her gece diğer tüm oyuncak bebekleri yatağımda yan yana yatırırdım ve o eşeğe hep en güzel yeri verirdim. sonra da başlardım diğer tüm oyuncaklarımı dövmeye. "o kör! neden kötü davranıyorsunuz ona. özürlü o özürlü " diye. "engelli" deseymişim keşke.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
'1500 yıldır aynı kitaptan sorumluyuz hala cehenneme giden var'
vestel'in ithal telefonlar için vergi talep etmesi
-
yakında geliyormuş. şu saatten sonra vestel alırsam, yakınımdakilere aldırırsam ne olayım.
karalamanın tillahını yapacağım vestel için. batarlar inşallah.
stockholm sendromu
-
nice cüneyt arkın, emel sayın, kadir inanır, tarık akan ve gülşen bubikoğlu filmlerinde farkında olmadan işlenmiş olan sendrom.
2002 öncesinde türkiye'nin çok güzel olduğu yalanı
-
2002 oncesinde siyasiler bir halt ettiklerinde, bu duyulursa rezil olurlardi. medya da surekli aciklarini arardi. bu, bir denge unsuruydu.
2002 oncesinde siyasiler yolsuzluk yapmamis olsalar da yargilanabilir, sucsuz ise aklanabilirlerdi.
2002 oncesinde de yargi elbette mutlak adil degildi ancak cok cok daha adil ve guvenilirdi.
2002 oncesinde insanlar daha ahlakliydi. yalan elbette yine boldu ama bu kadar degildi. yalani ya da uckagidi ortaya cikan utanir, utandirilirdi. aklindan kotu fikirler gecen biri bile "yahu rezil oluruz" diye vaz gecerdi.
2002 oncesinde her yer bugunden daha yesildi.
daha sayarim da yoruldum.
2 mart 2011 galatasaray gaziantepspor maçı
-
mal tribün liderleri nedeniyle maç boyu "bizim için antep'e de koy" diye bağırdığımız maç. he amk herkese koyduyduk bi antep kaldıydı.
karşılıksız aşk
-
(bkz: bir siklenmeyenli denklem)
izmir'in en meşhur yemeğinin kumru olması
-
bir ankaralı olarak şunu söyleyebilirim ki; ankara'nın en meşhur yemeğinin simit olmasından daha az içler acısı bir durum. en azından onlar ekmeği kesmişler araya protein falan koymuşlar hacı. biz direkt nişastayı dayıyoruz.
internet cafe'lerde cs oynanan karanlık dönem
-
güzel zamanlardı. güzel dostluklar, arkadaşlıklar edinildi. evde asosyal gibi takılmıyorduk en azından
celal ile ceren'e 1 vermenin organize suç olması
-
(bkz: imdb-c)