ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1938'de adana'da idam edilen kadının fotoğrafı
-
idam edilen kadının adı ayşe gelget:
6 mayıs 1938 tarih ve 3900 sayılı resmi gazete'de yayımlanan idamına ilişkin 1047 nolu karar:
"karaisalı kazasının karsantı nahiyesine bağlı mansurlu köyünden kasım ali hasan'ın karısı dudu ile oğlu ali'yi zehirlemek suretile taammüdle öldürmekten suçlu kasım ali'nin yanında hizmetçi adı altında metresi bulunan ali kızı 1319 doğumlu ayşe gelget hakkında seyhan ağır ceza mahkemesince hükmolunan ölüm cezasının değiştirilmesini ve hafifi estirilmesini müstelzim bir sebeb görülemediğinden teşkilâtı esasiye kanunu'nun 26 ncı maddesi mucibince bu cezanın infazına karar verilmiştir (cild : 20 - sayıfa : 2 ve cild : 24 - sayıfa : 112 ve cihl : 2.1 - sayıfa : 2).
'2 mayıs 1938"
https://www.tbmm.gov.tr/…018/karartbmmc01801047.pdf
ilginç etimolojik bağlantılar
-
eski türkçede yanmak (geri dönmek, tekrar etmek) diye bir fiil vardı. bunun alev almak olan yanmakla ses benzerliği hâriç bir ilişkisi yoktur.
bu kökten türeyen yankı, (sesin geri dönmesi), yansıma (ışığın geri dönmesi), yanıt (verilen soruya cevap vermek, dönüt), yeni (geri dönen tekrar eden örneğin: yeni ay yani tekrar görünen geri dönen ay) türemiştir.
yunus emre: "ben yürürüm yane yane." derken belki de yanarak aramak değil de döne döne aramak, her yere bakmak demek istemiştir.
edit: kaynak, nişanyan sözlük
büfeciye dönüşen sevgili entry canlandırması
-
pena (video kanalı)'nın yeni konsepti olan ekşın'ın dördüncü videosu, izni doğrultusunda ekşi sözlük yazarı sir gawain'in eve gelen sevgiliye biyroooon demek başlığına yazdığı bu güzel entry.
videoyu izlemek için: https://youtu.be/1nfvd-dgleu
aşk-ı memnu
-
kaç bölümdür "bu çetin özder kime benziyor kime kime kime" diye zihnimi kurcalayan sorunun cevabını sonunda buldum: hindistan cevizine benziyor.
merhaba ben mirkelam sorularınızı bekliyorum
-
merhaba mirkelam bey. bundan 8 sene evvel, kadıköy'deki bir apartmanda sabaha karşı "tavla, tavla beni tavla, salla pulları zarları" şarkınızı son derece yüksek sesle dinleyen komşumun zilini çalmıştım. müzik yüzünden duymadı tabii, bir daha çaldım. elimi çekmedim zilden. sonunda müziği hiç kısmadan kapıyı bi kız açtı, içeriden dumanlar yüzüme yüzüme geliyordu. "buyurun?" dedi. "hanımefendi sabahın köründe bu nasıl bir ortam, lütfen müziği kısar mısınız?" demiştim. o da bana "mirkelam bizde kısamam ayıp olur" demişti. o anın şokuyla "ha pardon o zaman" dedim, hatta nedense özür falan diledim. ben şunu sormak istiyorum abi size: "o gün orada mıydınız?"
teşekkürler.
açık alanlarda sigara içme yasağı
-
başlarsa ekime kadar başlamazsa..
bir de sigara içenleri infaz timleri kursaydınız tam olurdu diye düşündüren uygulama.
van'da polislerin vahşice dövdüğü vatandaş
-
hem seçtiğin adam alınsın hem de üstüne dayak ye. işinize gelince adalet , özgürlük arıyorsunuz ancak işinize gelmeyince bunlara müstehak diyorsunuz.sorarlarsa demokrasi var dersiniz , hepiniz ikiyüzlüsünüz.
edit : düzeltme
uzunları yakmış araca uzunları yakarak ders vermek
-
denediğim ve enteresan bir sonuç aldığım eylem.
akşam trafiğinde şehir içi yolda beni arkadan takip eden bir araç uzunları yaktığı için neredeyse 20 dakika boyunca yansımadan dolayı hiçbir şey göremez hale gelmiştim. sağa çekip geçmesini bekledim. geçtikten hemen sonra arkasına takılıp bu defa da uzunları ben yaktım. 1 dakika bile geçmeden pencereden el kol hareketi çekmeye başlamıştı.
coğrafyamıza özel olan "ben yaparım ama sen yapamazsın" düşüncesinin en güzel örneklerinden biriydi bu.
ersin arslan'ın katilini kimsenin savunmaması
-
bir başkasının canını alan insanı savunup, “bizim canımıza kast eden adamı neden savunalım” denmesi ülkemizin hukuk sisteminin özetidir.