ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cem yılmaz'ın özkan uğur'un ölümüne sessiz kalması
-
ne işsiz adamlar var. bir yakınını kaybetmiş insan sessiz kalır en doğal şey.
edit: (bkz: cem yılmaz'ın hüngür hüngür ağlaması)
kanıtlarım var bilgisayar oyununun içindeyiz
-
oyundaysak ver ordan 1 milyon dolar bana, ben de oynayayım azıcık.
debe edit: akdeniz üniversitesi hastanesi kemik iliği nakli servisinde yatan çocuk hasta için acil 0 rh + trombosite ihtiyaç varmış. verebilecek olanların `@cloudy and kinky` ile iletişime geçmesini rica ediyoruz.
halı saha tuvaleti
-
bir tuvalet çeşidi.
bir gün eğer es kaza bu tuvaletlerden birisinde kayıp yere filan düşersem, ayağı kırık at gibi çekin silahı vurun beni.
okunuşu faullü yabancı kelimeler
-
"iron" efendim "iron" tabi ki...
"ayrın" değil, "ayırn" şeklinde okunacak..
mansur yavaş benim belediye başkanım değildir
-
milli iradeyi tanımama yorumudur.
laik baba kız diyalogları
-
- baba, sümeyye'nin babası ona 20-25 göndertiyor sürekli.benim harçlığımı ne zaman yollarsın?
+ yüzde bir zamlı alacağım emekli maaşım yatsın,hemen yollayacağım kızım.
19 ocak 2022 şahan gökbakar tweet'i
-
şahan
"ne filmler çeviriyorsunuz?" sorusuna sinemacılar, "bırakın şov yapmayı" lafına şovmenler, "ya resmen kıvırıyorsun" lafına dansçılar, "ne dolaplar dönüyor burada?" lafına mobilyacılar falan alınıp da tepki mi versin o zaman?
bu kervana "artistlik yapma" lafina artistler, "bu olanlar resmen komedi, komik oluyorlar artik" gibi laflara komedyenler gibi devam eder durur. bu laflarin hicbir hakaret icermez. ısteyen istedigi gibi konussun demokrat kardesler. ne yeri ne zamanı ne ortamı bunların bence."
adamsın şahan.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
sanırım internet bana aşık.. ben giriyorum, böyle bi kasılmalar bi eli ayagına dolanmalar,
yavaşlamalar falan hadi hayırlısı.
demba ba'nın arsenal maçında attığı şut
-
ilk kez santra sonrası çekilen üçlüyü bozan olay olarak tarihe geçmiştir.
"bir ki üüüü.... ooaaaaaah nasıl kaçtı beee"
bir lisede yaşanabilecek en dumur olaylar
-
yangin tatbikati sirasinda 2 dk icinde bosaltilmasi gereken okulun 15 dk'da bosaltilmasi sonucunda mudur yardimcisinin herkesi bahceye toplamasi. ogrencilerin laubali hareketlerinden, bilinc eksikliginden, adam olamayacagimizdan bahseden konusmasi sirasinda siniflardan birisine basariyla saklanmis bir arkadasin pencereden sarkip: "cengiiizz, yaniyoooommm!!!" diye nara atmasi ve okul olarak yarilmamiz.
babaların garip huyları
-
durup dururken aslı astarı olmayan yere kendine sıkıntı edecek işlere bulaşması.uzun ama komik diye yazıyorum.
tam bir hafta önce, pazar gecesi iki buçukta uyanıp odama geldi ve direkt:
-senin aklındaki ne? ne zaman evlenip barklanacaksın. senin sonunu hiç iyi görmüyorum.
az çok huyunu suyunu bildiğimden gecenin bir yarısı rüyanda mı gördün demiyorum tabii, babamın bu tarz çıkışları normal geliyor bana.
+ baba o işler öyle kolay olmuyor pek
-bence senin evlenmeye niyetin yok.
+ baba anladım da kimse yok şimdi hayatımda. kendi kendime mi evlenicem?
- kız bulsam evlenirim diyorsun yani?
+ yani, evlenirim heralde.
kalktı gitti.
tek konuştuğumuz bu. aradan pazartesi geçti salı günü akşam eve geldim. elinde bir kağıt neşeyle:
- oğlum bu kız seni seviyor, senden çok hoşlanmış. sen de bak beğenirsen hemen evlenin.
abartıyorsam şerefsizim.işten gelmişim, elinde birinin adının soyadının yazıldığı bir kağıt. baba bu nerden çıktı şimdi diyorum, geçen konuştuk ya diyor. hayır olay nasıl bu hale geldi benden habersiz diyorum, anlatıyor.
iş yerindekilere evlendirmek istediğim bir oğlum var diye konuyu açmış, mesai arkadaşlarından biri de benim de evlendirmek istediğim bir yeğenim var demiş, birbirlerine isimlerimizi vermişler pazartesi günü, adam salı sabahı iş yerinde ''bizim yeğen bakmış facebooktan senin oğlanı beğenmiş, senin oğlan da baksın kızı beğenirse görüşsünler'' demiş.
şimdi tip olarak ahım şahım yakışıklılığım yok fotoğraflarda da kesinlikle fotojenik çıkabilen biri değilim ''kız seni beğenmiş.'' deyince insan bi' kıllanıyor. durumu arz ettim.
- ne kadar kötü olabilir ki, dedi
- beğenmezsen ararım adamı, oğlum yeğenini beğenmedi derim olur biter, dedi
beklentiyi düşük tutarak açtım facebooku, ailecek pc başındayız, kızı arattım facebooktan. ilk tepki benim biraderden geldi:
k-oooooha.
+ abartma lan hayvan herif, diye atarlandı bizim biradere.
sonra bana baktılar. bende bir sessizlik. beklentiyi ne kadar düşük tutarsan tut, gördüğüm, düşük tuttuğum beklentinin de kat be kat altında. öyle sessizce bir otuz-kırk saniye ekrana baktık. babam konuştu yine ilk:
- tabi biraz kilosu var, yok değil.
+ bayağı var baba.
k- tam kışlık
- lan sen sus (biradere atar.) abin ne diyecek bakalım.
+ valla baba, çok da konuşacak bir şey yok sanki. sen adamı ara bizim oğlan beğenmedi de o zaman.
- böyle şeyler telefondan söylenmez, yüz yüze söylerim yarın iş yerinde. sen eminsin di mi oğlum, olmaz diyosun?
+ olmaz baba.
sessizce dağıldılar. çarşamba günü işteyim, o adını arattığım kız ''merhaba nasılsın.'' yazmış facebooktan bana. akşam eve geldim, babam erkenden odasına çekilmiş, uyku moduna girmiş. girdim odasına, koltukta yatıyor gözünü aralıyor ama beni görünce geri kapatıyor, annem de yanında televizyon izliyor.
+ baba kızın dayısına söylemedin mi sen bugün, kız bana mesaj atmış.
- söyledim oğlum bişe yok onda atabilir ya arkadaş olarak. o kadar şey oldu sonuçta aranızda.
+ baba sen adama oğlum kızı beğenmedi diye net olarak söyledin mi söylemedin mi?
annemden çekindiğine eveleyip geveliyor. benim odaya geçtik. söylememiş, adam salı sabahı yeğenim senin oğlanı beğendi, senin oğlan da beğenirse görüştürelim deyince sevinçten benim oğlan kesin beğenir, oldu bu iş emin ol demiş adama. çarşamba sabahı da o dediğinden cayamamış, benim oğlum da senin yeğenini beğendi demiş.
+ e şimdi ne olacak?
- ne yazmış kız sana?
+ merhaba nasılsın yazmış.
- iyiyim sağolun siz nasılsınız yazsan eline mi yapışır oğlum?
aynı akşam yazdım, çıktım.
perşembe oldu, kız da kezbanın önde gideni. normalde herkesle konuşmazmış ama arada dayısı olunca bi' oturup kahve içebilirmiş, müsait olduğu gün haber verirmiş bana.sahi nelerden hoşlanırmışım, en sevdiğim yemek hangisiymiş, o en çok pembeyi severmiş... yazmış da yazmış. okuyorum, okuyorum cevap vermiyorum. perşembe günü de öyle geçti,
cuma sabahı bi' baktım ''ya yazmayacaktın madem, babana neden aşık oldum dedirtiyosun.'' demiş.''oha öyle mi demiş gerçekten.kusura bakmayın o an boşluktaydım, boş bulundum hoşlandığımı söyledim ama inanın bir ilişki yürütecek durumda değilim psikolojik olarak, gerçekten özür dilerim.'' yazdım. kız kapak fotoğrafına ''beş kuruşluk adamları musallat ettik ömrümüze'' diye kapak resmi paylaşmış facebooktan. bu kadar kolay mıydı falan yazıyor. tekrar özür dileyip artık yazışmamızın da bir anlamı olmadığını söyledim.
cuma da öyle geçti. cumartesi günü işe gittim, işten geldim, arkadaşı babama bozuk atmış iş yerinde, babam da benimle konuşmuyor şimdi.
40 yaşında olup hala sözlük yazarı olan insan
-
güzel abilerimiz/ablalarımızdır. sözlüğü kreş ya da ergen hatıra defteri olmaktan kurtarırlar. iyi ki varlar, hep olsunlar.
40 yaş editi : içinde bulunduğum grup
tıbbi görüntüleme tekniklerinin radyasyon miktarı
-
uluslararası atom enerjisi ajansı (iaea) verilerine göre şu şekildedir:
- girişimsel cerrahi işlemler - 20 msv,
- anjiografi- 12 msv
- bilgisayarlı tomografi - 8,6 msv
- kalp sintigrafisi - 8 msv
- alt sindirim sistemi röntgeni - 6,4 msv
- beyin sintigrafisi- 6 msv
- kemik sintigrafisi - 4,5 msv
- safra kesesi röntgeni - 2 msv
- üst sintirim sistemi röntgeni - 3,7 msv
- böbrek sintigrafisi - 1, 9 msv
- bel omurga röntgeni - 1,8 msv
- karaciğer dalak sintigrafisi - 1,7 msv
- akciğer perfüzyon sintigrafisi - 1, 5 msv
- göğüs omurga röntgeni - 1,4 msv
- göğüs floroskopisi - 1,1 msv
- akciğer ventilasyon sintigrafisi - 1 msv
- kalça eklemi röntgeni - 0,83 msv
- göğüs fotofloroskopisi -0,65 msv
- karın röntgeni - 0,55 msv
- mammografi - 0, 5 msv
- boyun omurga röntgeni - 0,27 msv
- göğüs röntgeni -0,14 msv
- kafa röntgeni - 0,1 msv
- kol bacak röntgeni - 0,06 msv
- diş röntgeni - 0,03 msv