hesabın var mı? giriş yap

  • kendi soğan patates bahçenizi yapın kiti göndermişler.

    battisleri dörde böl, suvanları direk dik. yımırtayı bişir. gabuğuynu soy, bir havanda övüt. doz yap. zerzevatın üstüne serbiştir. zulamayı unudma.

    tanım: rezillik ötesidir. çöp satmışlar adama hu ahauahhah.

  • eklemek istediğim bir kaç önemli başlığı olan öğütlerdir. şöyle ki;
    - akıllı olun, aklınız başınızda olsun. öyle size her asılana yüz vermeyin. ama sırf bu yüzden insanlara kötü davranmayın... bir kıza talip olacak çok fazla adam vardır. olacaktır da ömrünüz boyunca. beğenmediğiniz bir adam sırf sizi beğeniyor diye onunla beraber olmayın. hayatınıza girecek adamlar sizi seçmesin, siz onları seçin, tercihler karşılıklı uyuşsun.
    - karşınızdaki insanları değiştirmeye çalışmayın, aşık olduğunuz adam size çiçek böce almıyor diye sorun yaratmayın. beklentileriniz olabilir ama karşınızdaki sizin bu tarz beklentilerinizi karşılamadığı için onu yargılamayın, herkesi kendi içinde değerlendirmek gerekir. bazı adamın sizi günde 5 kez araması bile sizin için kafi olmasa da aslında onun yapabileceğinin en iyisi bu olabilir. bunu göz önünde bulundurun. ama bunlar size uymuyorsa da olayları uzatmayın, incelen yerden koparın.
    - daha önce de belirtildiği gibi; aşıksanız, güveniyor, seviyorsanız sonuna kadar yaşayın. beraber yapabildiğiniz her şeyi yapın, gezin tozun, hiç bir konseri kaçırmayın... aşk insana sihirli bir dokunuş adeta ve bunun getirdiği enerjiyi hayatınızın her alanına yayın.
    - aşk acısı çekin. üzgünseniz bunu da dibine kadar yaşayın ama her şeyin bir gün normale döneceğini de bilin. her şeyin geçeceğini unutmayın.bugün üzüldüğünüz her neyse iki sene sonra aklınıza bile gelmeyecek... bi adam için üzüldüğünüzde arkanızı dönüp de değmezmiş bile demeyin bence, hayata nötr bakmaktansa midenizde uçan, çırpınan, oraya buraya konan kelebeklerin yok olmasının verdiği acıyı yaşamak da güzel...
    - kimseyi değiştirmeye çalışmayın. bu bi anlamda insanları olduğu gibi kabul etmek anlamına da gelebilir, ama bi insanın hoşunuza gitmeyen bir tarafı varsa yol verin ona, gitsin... bazen çok istesek bile insanları değiştiremiyoruz...
    - eski sevgili sigara gibidir, bıraktım derken her an yeniden bir nefes çekilebilir. baş döndürür, ama sonra alışırsınız ve rahatsız olup yeniden bırakırsınız...
    - okuyorsanız eğer, kimseye not vermekten kaçınmayın. sadece kendi başarınızı düşünecek kadar bencil olmayın. ' o derse gelmedin sana not veremem' gibi cümleler sarf etmeyin. başarılı olmak için başkalarının da başarısını düşünmek güzeldir çünkü...
    - salak kızlar gibi ' ıyy, ne giymiş yaaa ' demeyin kimsenin üstüne başına bakıp. çoğu kızın yaptığı gibi görünüşe bakarak yargılamayın insanları. zevklerini yargılamayın insanların. aslında insanları hiç yargılamayın, çünkü kimsenin bir başkası için bunu yapmaya hakkı yok günlük- öğrencilik- hayatında.
    - insanlara iyi davranın.
    - size asılan adamların adını hiç bir zaman orta yerde açık etmeyin.
    - sigara içmeyin. sigara içmeyin. sigara içmeyin.
    - alkollü araba kullanmayın. evinize taksiyle dönün. dönecek paranız yoksa içmeyin.
    - eğlenmenin sınırı yoktur, olmayan sınırları zorlamayın. bu konuda ciddiyim, gezin tozun ama vizeler finaller geldi mi oturun ders çalışın. sonradan gezmeyip de çalışmak zorunda kalırsınız çünkü.
    - her türlü müziği dinleyin. rock, pop, metal, jazz ... aklınıza gelen her şeyi... sevin ya da sevmeyin ama sevmediğiniz şeyleri de neden sevmediğinizi bilin.
    - güzellik pahalı bir şey değildir, güzelliğin bugünlerdeki en önemli kuralı bu sanırım. yaratıcı olun, pazarlardan toplanan en ucuz penyeleri giyiyor o güzel dediğiniz sokaktaki kızlar, marka kotlarının üstüne. hiç bir zaman çirkin olduğunuzu da düşünmeyin. sizin vücudunuzda şekillenmiş en güzel insan olmaya çabalayın. güzellik bu kadar önemli mi? evet. kendinizi bu şekilde iyi hissedersiniz. nasıl güzel olduğunuzu düşünüyorsanız, öyle olun, öyle davranın.
    - her zaman erkekler teklif etmez. birini çok istiyorsanız, bundan onun da haberi olabilir, eğer isterseniz tabi.
    - tırnaklarınızı yemeyin. illa ki güzel elleriniz olmak zorunda değil. ama ellerinize yazık.
    - kız arkadaşlarınızın size öğüt vermesiyle, ilişkinize müdahale etmesi sınırını belirleyin. biz kızlar bu sınırı pek bilmiyoruz.
    - adamları boş yere peşinizde koşturmayın, olmayacaksa olmayacak deyin, kimse zaman kaybetmesin. onlar da insan evladı.
    - kıskanç olmayın. hayat zaten yeteri kadar karışık. adamların canını, orda mısın? burda mısın? nerde misin? diyerek sıkmayın. bırakın herkes istediği yerde istediği insanla olsun. rahat olun. kimin nerde olduğu değil, sizin nerde olduğunuz önemli. gece kafanızı yastığa koyduğunuzda huzurlu olmak için yaşayın sadece.
    edit:
    - unutmadan ekleyeyim, dünyanın en güzel kızı siz olursunuz adamların yanında, hep sizi arayıp bulamamış olurlar, sizin elinize diken batsa onların canı yanar. yerseniz...
    - bana noluyosa, öğüt deyince söyleyecek bir şeylerim olmalı diye düşündüm her türk insanı gibi. 30 yaşında değilim kiiii

  • ben hiç karışmam hasta yakınlarına. hayvan gibi doluşurlar mesela. enfeksiyon olacakmış, işimizi yapmamız engellenecekmiş filan bunlar tırt sebepler. aradan sıyrılır bakarım, bakamazsam az bekler diğer tarafa geçerim. ama asla ses etmem. çıkın ya da güvenliğe çıkartın hasta yakinlarini asla demem. banane amk. şartlar suriye iken ben neden isviçre kalitesinde hizmet vermeye calisayim ki?

  • şahsen öncesinde hiç bilmediğim olayın, netten tarayınca ortaya çıkan ayrıntılarının kompakt hali. benim gibiler faydalansın.

    2009 johnny depp “the rum diary” filmindeki rol arkadaşı amber heard’le tanışır. öyle aralarında pek bir şey olmaz.
    2011 amber vogue dergisine, “johnny ile çalışmak işkence gibiydi, olmaz olsun öyle rol arkadaşı” diyerek çemkirir.
    2011’in sonları ya da 201’nin başları bu ikisi çıkmaya başlarlar.
    2014 amber’ın parmağına yüzüğü takar. johny depp de evet nişanlandık, çatlayın der.
    https://pbs.twimg.com/…goml?format=jpg&name=900x900
    2015 la’deki evlerinde aile arasında yemekli bir cemiyetle evlenirler.
    2016 amber johnny’e fiziksel şiddete maruz kaldığı gerekçesiyle boşanma davası açar. mahkeme de johnny’e uzaklaştırma kararı verir. hanım kız der ki bu adam bana telefonunu fırlattı, yüzümde çürükler oluştu buyrun bakın. johnny depp, külliyen yalan der.
    2016 amber uzaklaştırma kararını kaldırtır, 50.000 dolarlık nafaka talebini geri çeker. johnny ile birlikte ortak basın açıklaması yaparlar, yok şiddet middet yok derler.
    2017 sonunda boşanırlar.
    2018 amber gazeteye şiddete maruz kaldığını yazar. ama johnny yaptı demez. haydaa.
    2019 johnny amber’a gazetedeki karalayıcı demeci yüzünden 50 milyon dolarlık dava açar.
    2020 ocak, medyaya amber’ın johnny’i darp ettiğini ifade ettiği ses kayıtları sızar.
    2020 temmuz 3 hafta sürecek iftira davası başlar. karşılıklı olarak fiziksel şiddet şikayetlerinde bulunurlar.
    2020 kasım mahkeme depp aleyhinde karar verir. 4 gün sonra da johnny depp fantastik canavarlar 3 filminden ayrılmasının istendiğini söyler ve ayrılır.
    2021 mart, johnny’nin temyiz talebi reddedilir.
    2021 nisan, karşılıklı olarak yine davalaşırlar. 100 milyon dolarcık.
    dava aşamasında
    1. johnny mahkemede, amber ilişkileri sırasında şiddete ihtiyaç duyuyordu gibi bir açıklama yapar.
    2. tartıştıktan sonra parmağını votka şişesiyle kestiğini söyler.
    3. ayrıldıktan sonra amber’ın bir arkadaşının bunların yatağında kakasını yaptığını ifade eder.
    4. ha bir de amber johnny’nin yüzünde sigara söndürmüş, johnny’nin ifadesine göre.
    dava sürüyor.

  • rezalet degil bombok bir durum. hadi kasanin acildigi tespit edildi, icindeki tutar nasil ispat edilecek?

    edit: hayatinda hic banka kasasi kiralamamis sigirlar diyor ki kasadaki tutar ispatlanir; adam parayi cekip kasaya koymus iste.. hesap hareketlerinden bakilir diyenler var.
    banka sizin kasaya ne kadar ne koydugunuzu kesinlikle kayit altina almaz, (ne kamera ne de evrak olarak) size kasa verir ve sadece guvenligini saglar. siz icinde mucevher, ya da magnum cubugu saklayabilirsiniz (hacmen uygun oldugu surece), ama neyden ne kadar sakladiginiz kayit altinda degildir. memur sizinle kapiyi acmaya ve kapatmaya gelir sadece. dolayisiyla 5dk once bankodan cektiginiz parayi kasaya koydugunuzu ispat edemezsiniz.
    eger belirtildigi gibi zorla acma tespit edilmisse, sigortanin belirledigi bir (tabi boyle bir sigorta varsa) tutar odenir sadece. nerden bakilirsa cok kotu bir durum, anlatildigi gibiyse cok yazik olmus.
    bu arada banka kasalariyla ilgili bir diger risk ise yangindir. icine koydugunuz banknotlar, mucevherler saglam bir yanginda kavrulabilir de.

  • benim gibi kurumsal firmada çalışanlar ve devlet memurlarının tuzu kuru, maaşlarımızı çatır çatır alacağız. özel sektörde çalışıp patronun insafına kalanların ne halleri varsa görsün, sunta kemirsin denmiştir.

  • the king of comedy, dünyada en çok saygı duyulan film dergilerinden biri olan empire'ın çıkardığı "en iyi 500 film" listesinde 87. sıradadır.

    sürekli hayaller kuran bir herifin "komedi kralı" olma çabaları, arka planda gözükmeyen ve her şeyin içine sıçan bir anne sesi, aşkından delirmiş bir kadın, şovlar yüzünden hayattan bıkmış bir herif. the king of comedy, martin scorsese'nin en başarılı çalışmalarından biri olduğu kesin. çünkü bu filmde yeni şeyler denemiş. tekrarlanan repliklerle izleyicilerin sinirlerine dokunan sahneler, pupkin'in kurduğu hayalleri gerçekmiş gibi göstermek yeni ve başarılı (yıl 1982).

    --- spoiler ---

    pupkin'in hayallerinde her zaman sol koluna taktığı bir altın saat vardı. ancak gerçekte böyle bir saati yoktu. sondaki pupkin'in ünlü olduğu, kitaplarını çıkardığı sahnede, sol kolunda bir altın saati vardı. yani son sahne pupkin'in hapiste kurduğu hayallerden biri olabilir.

    --- spoiler -—