hesabın var mı? giriş yap

  • sevgililerin öpüşemeyeceği bir park.

    bir de rakip park ne demek?

    ayrıştırılıcılığınıza parkları da mı eklediniz ?

  • üniversiteyi kazanarak anadolu'daki orta ölçekli bir şehirden istanbul'a okumaya gelmiştir. muhtemelen öğrenci yurdunda ya da birkaç arkadaşıyla öğrenci evinde kalmaktadır. çok büyük ihtimalle bir devlet üniversitesinde sözel / eşit ağırlıklı bir bölümde okuyor. twitter'ı ve facebook'u aktif olarak kullanıyor. twitter'da yaklaşık 150-300 arası takipçisi mevcut. gezi parkı eylemlerini destekledi ama sonlara doğru biraz bozduğunu ve eylemlerin bazı marjinal grupların eline geçtiğini düşünüyor. sporla ilgilenmiyor. tumblr veya bir başka blog hesabı var ama aktif kullanmıyor. last.fm'e üye. erasmus'a gitti ya da gidecek. avrupa'da en sevdiği şehirler amsterdam, barcelona ve prag. sigara içmiyor ama alkolü seviyeli kullanıyor.

  • yeaaahh gururla karşınızdayım sayın sözlük ahalisi.

    olay şu:

    "sedat kapanoğlu ve 40 kişiye hapis talep edilmesi" başlığına konu davada ali emre bukağılı sözlük yazarı olan müvekkilim hakkında da şikayetçi olmuştu. detayları geçiyorum. duruşmada beyanım aynen şuydu:

    "efendim bu beyanımın özellikle tutanağa geçmesini istiyorum. çünkü buna da dava açabilirler. "müvekkilim felsefecidir, müvekkilimin yazdıklarını anlayacak entelektüel birikime ve donanıma sahip olmayanlar tarafından söyledikleri yanlış anlaşılarak hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur."

    sonrasındaki diyalog da şuydu:

    ali emre bukağılı'nın avukatı: tutanağa geçsinnn!!!! tutanağa geçsinnn!!!!

    avasas: ben de zaten tutanağa geçmesini istiyorum:)

    işte bunun için suç duyurusunda bulundular. beyefendiye hakaret etmişim, cahil imasında bulunmuşum. kendisi mühendismiş, yüksek lisans yapmış bla bla. suç duyurusu üzerine savcılık benden yazılı bilgi aldı ve dosyayı soruşturma izni için adalet bakanlığı ceza işleri genel müdürlüğü'ne yolladı. işte bugün aldığım bilgiye göre, bakanlık soruşturma izni talebini reddetmiş.

    şimdi ben ne yapayım? bu muhtereme 1 kuruşluk sembolik manevi tazminat davası mı açayım?

  • merak ettim nereli diye , trabzon ofluymuş , bunu diyen adam doğu veya güneydoğulu olsaydı , şuan ne pkk'lığı kalmıştı ne teröristliği , ne "k*rt" lüğü .

    ama lazlar (cümle içi edit , laz değil karadenizli ) bu ülkeyi soyup soğana çevirirken sorun yok .
    bütün kurumların başında karadenizliler olunca sorun yok.
    ulan pkk kürtlere ne kadar büyük kötülük yaptın , kürtlerin başta bunu görmesi lazım.

    şimdi bu adamın bu dediğim düşünce özgürlüğünde sayılacak ama çıkıp biri ben tayyip erdoğanı sevmiyorum dese anında tutuklanacak.

    buna sessiz kalan halkında kendim dahil , muhalefetinde .............................................................................................................................

    eveet linç editleri gelsin 1 : arkadaşlar genelde lazlar çok alınmış , lazlar trabzon da yokmuş rizedeymiş bilmem ne , tamam hocam kusura bakmayın özür dilerim de , size de bi empati olmuş oldu nasılki her kürt terörist değil , her pkklı kürt değilse buda böyle araya kaynayan bir gaf olsun lakin benim demek istediğim burada "laz" halkı değil , iki farklı toplumdan örnek vermekti , yani bunu kürt yapsa böyle olur ama laz veya bakın veya var yukarda da var karadenizli olunca sorun olmuyor , dedim. hala da diyorum.

    linç editi 2 : arkadaşlar tamam anladım trabzonda laz yok :d ben laz derken direkt bu lazdır anlamında demedim ama diyelimki dedim tamam sorry aldım sözümü geri , demek istediğim şey şu "laz ,çerkez , alevi , sunni " kim olursa olsun karadenizli biri bunu derse sorun yapmıyorlar nokta.

    linç edit 3 : cümle içi.

  • dört titanın (tom hanks, anthony hopkins, joe pesci, al pacino) arasından sıyrılıp altın küre'de en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülünü almasıyla birlikte yeniden oscar'ın kapısına dayandı. bence bu isimlerin arasından uzanıp bir bardak su almak bile yeterince tatmin ediciyken herhangi bir ödül kazanmanın duygusunu tahmin edemiyorum. gelmiş geçmiş en zor altın küre'yi kazandı belki de. ancak yine de oscar alamayabilir. altın küre kazananlar genelde oscar'ı da kazanıyor olsa da istisnalar yaşanabiliyor. özellikle yardımcı erkek oyuncu dalında daha sık yaşanıyor. zaten bu istisnalardan birini de kendisi yaşamıştı. twelve monkeys'deki performansı ile altın küre kazandıktan sonra, oscar'ı, usual suspects'teki rolüyle kevin spacey almıştı.

    yakın tarihlerde de yaşandı benzer örnekler. 2015'te altın küre'yi sylvester stallone(creed'), oscar'ı ise mark rylance (bridge of spies) kazanmıştı. 2016'da da altın küre'yi aaron johnson (nocturnal animals) kazanırken, oscar'ı ise mahershala ali (moonlight) almıştı. once upon a time in hollywood'daki performansı filme dair sevdiğim az sayıdaki hususlardan biriydi ve normal şartlarda ödüllük bir performans olabilir. ama joe pesci ve al pacino kadar iyi olmadığını düşünüyorum. bu yüzden de oscar'a dair hâlâ soru işaretlerim var. başka bir istisnanın başrolü olma ihtimalini yok sayamıyorum.

    alırsa da güzel olur elbette. çünkü hak ettiğini düşünüyorum. akademi ödülleri'nde bazı oyunculara karşı inat etme durumu var. brad pitt de onlardan biri. akıllara genelde leonardo dicaprio geliyor ama jack nicholson ve al pacino dahi yaşamış bunu. jack nicholson dört kez (easy rider, five east piece, the last detail, chinatown) aday olduktan sonra nihayet one flew over the cuckoo's nest ile alıyor. al pacino ise daha beter. altı adaylığın ardından (the godfather, serpico, the godfather part ii, dog day afternoon, ...and justice for all , dick tracy) bakıyor ki ödül vermiyorlar, aynı yıl scent of a woman ile en iyi erkek oyuncu dalında, glengarry glen ross ile de en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında aday olup en iyi erkek oyuncu oscar'ını alıyor.

    brad pitt'in üç adaylığı da (twelve monkeys, moneyball ve the curious case of benjamin button) bunlar kadar güçlü değil kuşkusuz. yine de the curious case of benjamin button ile kazanması gerekirdi. o sene ödülü sean penn'e verip politik doğruculuğun temellerini atmışlar da biz fark edememişiz. ayrıca adaylıkları dışında bir de aday olamadıkları var. mesela fight club'da ne edward norton ne kendisi aday olamadı. ben olsam burn after reading'deki ruh hastasına da oscar verirdim ama aday dahi yapılmadı. yine ben olsam, snatch'deki çingeneyi alır, oscar heykelciği dolu bir kamyonun yanına yanaştırır ve üzerine kürekle oscar atardım. benim gibi sinema cahilinin kişisel beğenileri hiçbir şey ifade etmiyor elbette, ama argo ve the hurt locker'ın en iyi film seçildiği şu kainatta, bu adaylıkların hangisine saçma denebilir?

    aslında sadece brad pitt'in muhtemelen ilk oscar'ına kavuşacağını, ancak kazanamama ihtimalinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini yazacaktım. aklımda jack nicholson ve al pacino övmek veya argo'ya giydirmek yoktu. bari bu isimleri anmışken son bir beklenti daha ekleyeyim. ödülü bir türlü kazanamayan oyuncuların kazandıkları açıklandığında, salonda bir ''nihayet'' alkışı ve hareketliliği oluyor. brad pitt de kazanırsa böyle bir sahne izleyeceğiz muhtemelen.

    jack nicholson'ın kazandığı ilk oscar
    al pacino
    leonardo dicaprio