hesabın var mı? giriş yap

  • bir kaç ay önce döviz varlıklarına ters işlem yapmak için 5000 tl atmıştım, baktım ki usdt gibi döviz karşılığı varlıklara marjinli short pozisyon açılamıyor, altına 10x long açıp 1000 tl zarar ile çıktım.

    sonra dedim ki bu iş kumar, patlayan manipülatif bir gemiye bineyim. ookla gibi bir şey aldım 0.40'dan, 1.80'lere kadar çıktı, neredeyse 5x yaptı bir iki gün içinde, bakiyeye bakıyorum 18bin küsürlerde, ama gözüm doymadı tabi, 100x'ler 1000x'ler oluyor bu piyasada, 18 bin hayatımda bir şey değiştirmez, ama 25x yapıp 100bin olsa güzel olur diye bıraktım…. az önce baktığımda 97 tl bakiyem vardı.

    şimdi düşünüyorum da 18 bin de fena olmazdı aslında. aç gözlü olmamak lazım. :)

  • zamanın ötesinden gelen edit: arkadaşlar ilk entry uçmuş ilgili kaza şudur: kaza
    motorcunun haklı tavırları, masrafımı karşıla git saçmalıkları irrite edebilir...

    motorların trafik kuralları farklı mı bilmiyorum ama sağdan araç geçilmez. bu durumda motor suçlu oluyor.

    edit:
    kanun numarası: 2918 (karayolları trafik kanunu)
    madde 54/3
    geçme, geçilecek aracın solundaki şeritten yapılır. geçilecek aracın sürücüsü ses ve ışık cihazları ile uyarılarak, geçerken kullanılan şeritte güvenli mesafe gidildikten sonra işaret verilip izlenecek şeride girmekle tamamlanır.
    araçların sağından veya banketlerden yararlanmak suretiyle geçmek yasaktır.
    ancak, herhangi bir araç, başka bir yola, karayoluna bitişik bir mülke girmek veya sola yanaşıp durmak için bu niyetini sola dönüş işareti ile belirtmiş ise bunların sağındaki şeritten geçilebilir.

    motorun herhangi bir özel mülke girme veya durma gibi bir derdi olmadığı için suçludur ve polis suser'in dediği de yanlıştır. işine daha fazla saygı duyup öğrenmesi dileği ile.

  • amcamın beyninde tümör çıkmıştı.

    ankara'dan tedavi için yengemle bize geldiler. ben o zaman şehir dışındaydım. eve geldiğim zaman geçmiş olsun diyebildim.

    amcam bizde kaldığı 15 gün boyunca sudoku'ya başladı. gece gündüz durmadan sudoku çözüyordu. "beyne faydalıymış" diyordu. hastalığına iyi geleceğine inanıyordu. tabii hayatında bırak sudokuyu, bulmaca çözmemiş amcam, oldukça zorlanıyordu. onun bu hali bizi üzüyordu.

    amcamı 16.gün kaybettik.

    ne zaman sudoku görsem aklıma gelir.

  • sonuçta bir meslek lisesi değildir.

    meslek lisesinden mezun olunca en azından kolunda altın bilezik oluyor. iş öğreniyorsun. mezun olduğun an gidip çalışabilecek kapasiten oluyor. ama bu okuldan mezun olduğunuzda sadece bütçeniz eksiliyor.

    benim meslek lisesi tercihim tamamen bu yüzden.

  • 9 ekim 1978 günü, akşam 22:00 suları. bahçelievler - ankara.

    serdar alten.. mide ve bağırsaklarına isabet eden üç kurşun yüzünden yaşamını yitirdi.. 23 yaşındaydı..
    hürcan gürses.. kalp ve böbreğine isabet eden üç kurşun yüzünden yaşamını yitirdi.. 26 yaşındaydı...
    efraim ezgin.. başına isabet eden dört kurşun yüzünden yaşamını yitirdi.... 23 yaşındaydı
    osman nuri uzunlar... ilk önce askıdan bozma tel ile boğulmaya çalışıldı, katili* başarılı olamayınca banyodan aldığı bir havluyu yüzüne bastırarak öldürdü.. 20 yaşındaydı
    latif can... akciğerine isabet eden iki kurşun yüzünden yaşamını yitirdi.. 20 yaşındaydı..
    faruk erzan... kafasına isabet eden üç kurşun yüzünden yaşamını yitirdi.. 24 yaşındaydı..
    salih gevence... kafasına isabet eden üç kurşun yüzünden yaşamını yitirdi.. 26 yaşındaydı..

    gelelim katliam korosunun şefi ve solistlerine
    abdullah çatlı (katliam korosunun şefi) katliamın sabahında büyük bir keyifle hiç birşey olmamış gibi kahvaltısını yaptı. ölü göründüğü garip bir kazada hayatını kaybetti. hayatını kaybettiği kaza türkiye'de devrim yaratabilecek türden bir kaza idi. ama kimsecikler anlamadı.

    haluk kırcı, nam-ı diğer idi amin; insan canına kıyabilmek konusunda ne kadar yetenekli(!) olduğunu sevgili ülküdaşlarına kanıtlamış insan evladı. bahçelievler katliamında bir insanı* boğarken çıkardığı garip sesler ve yüz hali nedeniyle bir ülküdaşının midesini bulandırmış, hatta kusturmuştur. hayatta. dört duvar arasında. bir ara pişmanım diyordu, hala aynı duygular içerisindemi bilinmez.

    ahmet ercüment gedikli; katıldığı katliam korosundaki görevinin bedelini 10 yıl hapis yatarak ödedi. bir kitabı var şimdi islam asabiyye milliyetçilik isimli. kitabın açıklaması ayrıca çok ilginç. şöyle diyor sayın koro görevlisi "dün kanımız, canımız, hürriyetimiz pahasına yiğitçe savunduğumuz değerlerin yozlaşmaması için verilen mücadeleyi haksız çıkarmak, boş göstermek için bugün yapılan karalama çalışmalarının temelini 'ülkücülerin davası islami değildir' suçlaması teşkil ediyor(...)" hayatta.

    mahmut korkmaz; katıldığı katliam korosundaki görevinin bedelini 1986 yılında yakalanarak, 15 yıl hapis cezasına çarptırılarak ödedi, lakin bu bedel az bulunduğu için * yargıtay ceza genel kurulu kararı bozdu. yargılama sürerken mahmut korkmaz 1991 yılında şartla salıverme yasası dikkate alınarak tahliye edildi ve kayıplara karıştı. en son 27 şubat 2002 tarihinde erzincan'ın refahiye ilçesinde yakalandı.

    kadri kürşat poyraz; katıldığı katliam korosundaki görevinin bedelini fransa'da yaşayarak(!) ödüyor... kadri kürşat poyraz'a ilişkin türkiye'nin iade talebi poyraz'ın idamdan yargılanması nedeniyle fransa istinaf mahkemesi tarafından reddedildi.

    ömer özcan; katıldığı katliam korosundaki gözcülük görevi nedeniyle 15 yıl hapse çarptırıldı. lakin infaz yasasından yararlanarak serbest kaldı... hayatta.

    duran demirkıran; katıldığı katliam korosundaki gözcülük görevi nedeniyle 15 yıl hapse çarptırıldı. lakin infaz yasasından yararlanarak serbest kaldı... hayatta.

  • türk futbol seyircisinde travmatik bir etki yapmasını beklediğim reklam... işte yıllar yılı küfrettiğiniz o anneler... annelerimiz...

    utanın ibneler...

  • annenin camları silmek için cama çıkmasıyla evde yaşanan ''ya düşerse'' korkusudur. silinen camın bulunduğu yükseklik arttıkça korku da doğru orantılı artar. anne lan bu !!!

  • az önce muhtemelen uzun zamandır ettiği en güzel laf çıktı ağzından:

    " "türkiye'de ırkçılık yoktur!" türkiye'de ırkçılık olup olmadığına sen karar veremezsin kardeşim. bunu git çingene'ye, ermeni'ye sor, onlar söylesin sana türkiye'de ırkçılık olup olmadığını."

    helal olsun.

  • yıllar evvelinden kalma bir kırgınlığım var kendisine. ooze rock bar'da konserine gittiydik, ben bir ara yakından göreyim, detayları hafızaya alayım diye sahne yanına çıkmıştım, şarkının ortasında yakınlarıma geldi, milletle şakalaştı, öpüştü falan, ben biraz gerideyim, sonra beni gördü, elindeki ufak su şişesiyle, su fırlattı yüzüme. herkese öpücük ver, "çaak" yap, bana su dök. ağzımdan akan salyalardan mı rahatsız oldu ne?, ben anlayamadım. su iyi geldiydi ama, bir ara hararet yaptıydım, aldı onu.

  • --- spoiler ---
    doktor: hoşgeldin rahmi abi
    hasta: hoşbulduk, benim hanıma merhem vermişsin yatmadan önce rahminin ağzına sür diye, onu değiştirsek diyorum ağzımda yara yaptı.

    şimdi bunu doktorun "rahmi abi" dediğini duymadan tekrar okuyun, çünkü ben izlerken o kısmı kaçırmış olmama rağmen ohaaa +18 espri diyerek güldüm. sonra anladım ki benim içim fesatmış, ya da senaristler alttan alttan aslında bunu demek istemiş. (bkz: 69)
    --- spoiler ---

    bunu ikinci izlediğimde farkedip "haa adamın adı rahmi miymiş" dedikten sonra hanım bana dönüp, evet sen niye güldün ki bunu duymadıysan dediydi. öyle de bir anım var işte.

    uzun süre sonra gelen edit:

    dikkatli bir suserimizin * gözünden kaçmamış; bu espri meğersem ekşiden çakmaymış.
    (bkz: #5443462)