hesabın var mı? giriş yap

  • ortada durumun gerçekliğini kanıtlayacak herhangi bir belge (an itibari ile) olmadığına göre masabaşı haberciliğin artık senaristler tarafından yapıldığı gösteren haberdir.

  • hakkında çekilen belgeselde aslında büyük kısmı açığa çıkarılmış gizemli vaka. uzaylı muzaylı yok kardeşlerim. anladığım kadarı ile mantığa en uyanı yazalım:

    şimdi 9 dağcı gece çadırlarında uyurken havadan bir şey düşüyor. bu rusların silah denemesi olabilir ya da bir silahtan düşmüş büyük radyoaktif bir madde olabilir.

    bu silah ya da madde bir mini çığ , kar kütlesinden kayma gibi bir şey yapıyor ve çadır bir ağırlığın etkisi altında kalıyor. dağcılar önce yatış pozisyonlarına göre yaralanıyor. yani sırt üstü yatan kadın dağcının her iki kaburgası kırılırken yan yatan dağcının sadece tek taraflı kaburgası kırılıyor. insan üşürken çok deli pozisyonda yatabileceği için başka bir dağcı boyun muhtemelen çok kıvrık yatıyor ve kafa bölgesinden yaralanıyor.

    bu patlama anında dağcılarda bence tam değil ama kısmi etrafı flu görecek bir körlük oluşuyor tam ayrıntıları göremiyorlar .ama bu çadırın içinde mi oluşuyor dışarı çıktıkları zaman mı oluşuyor bana göre ortada .bu da radyoaktif bir madde. o nedenle de giysilerinde daha sonra radyasyon bulunuyor.

    o anda çadırdan çıkmak için iki sağlam dağcı çadırı içeriden yırtmaya ve dışarı çıkmaya karar veriyor. o nedenle de giysilerine ulaşamadan dışarı fırlıyorlar.

    gözleri tam görmediği için o sırada arkadaşlarının ölü olup olmadıklarını bilmiyorlar. yaralarını tam göremedikleri için kaç insan varsa tekrar çığ ya da neyse tekrar olur diyerek hepsini olabildiğince uzağa taşımaya çalışıyorlar. bu uzaklık neden 1.5 km neden 300 metre değil ? bana göre koku, körlük, belki bir tenlerinde , ki cesetlerde turuncu lekelerden bahsediliyor ,yanma nedeni ile bu etkinin geçeceği en uzak noktaya gitmeye çalışıyorlar.

    bu sırada da sağlam dağcıların seyahatin başlarında metrelerce karda daha hızlı hareket edebilmek için kullandıkları ,günlüklerine de yazdıkları başka bir taktiği kullanmaya çalıştıklarını düşünüyorum. daha önce çantasız bir dağcı önden gidip yolu açıyor . daha sonra geri dönerek çantaları yüklenip ilerliyorlar. bu durumda dağcı çantasız bir şekilde önden gittiği için daha hızlı hareket ediyor ve ekibin hepsi çantalarla yorulacağına bir kişi çantasız hem daha az yoruluyor hem de yolu daha hızlı açıyor.

    en ağır yaralıları ya da ölüleri ,çünkü gözleri çok iyi görmüyor ,en uzağa taşımak için de bu taktiği kullanıyorlar. muhtemelen iki kişi dondurucu soğukta olabildiğince yol açıp geri dönüyor sonra yaralıları bir yere kadar taşıyorlar o da sedir ağacının orası. oradan başka ekip devam ediyor. sonra o ekipte sedir ağacının oraya geri dönüyor. o tipi ve kar altında sedir ağacı bir nirengi noktası oluyor.

    böyle böyle en ağır yaralıları çadırdan 1.5 km öteye taşımayı başarıyorlar. fakat bu arada aşırı soğuk ve iyi görmeyen gözler nedeni ile yaş ağaç dallarını yakıp ısınmaya çalışan, gözleri nedeni ile kuru dalları bulamadılar , iki dağcı ateşin başında donarak ölüyor. diğer dağcılar da belki çadırdan birşeyler alıp yaralıların yanına dönmeye çalışırken soğukta donarak ölüyor .

    özetle cesetlerin bulunma aralıklarını düşünürsek bence çadıra en yakın dağcı en sağlam dağcı. o son ana kadar kendilerini kurtarmaya çalışıyor. çadırdan uzaklaştıkça da hayatta kalma ihtimali giderek azalan belki de ölmüş olan dağcılara doğru ulaşıyoruz. ve en uzaktaki dağcılar ya zaten ölüydü ya da orada son nefeslerini verdiler.

    kopuk dil bana göre sadece bir kar faresi işi bile olabilir. o da neden bu kadar dikkat çekti çünkü işin içinde bir de rus istihbaratı var. kgb' nin bu olayla bu kadar çok ilgilenmesinin nedeni de işte o gökten düşen cisim. muhtelemen devlet sırrı olduğu için açığa çıkmasından korkuyorlar. ve olayın uzun süre gizemini korumasına neden oluyorlar.

    zaten bir yerde açığa çıkmamış bir olay varsa emin olun onun arkasından devletler , ajanlar , istihbaratlar çıkar. bu olay da ne yazık ki bunlardan biri.

  • (çok hararetli bir kavga dönmektedir, 2 saattir anne ile baba ağızlarına ne gelirse birbirlerine söylemektedirler)

    baba: şöylesin de böylesin şöylesin de böylesin!
    anne: (10 saniye kadar bekler) ördek!
    baba: .... (ağzını birkaç kez açar, birşey diyemez)
    anne: .... (bir 10 saniye boş boş etrafa bakınır, odasına gider)

  • wikipedia'dan alıntı;

    ''sharing is also a common freegan practice. food not bombs recovers food that would otherwise go to waste to serve warm meals on the street to anyone who wants them. the group promotes an ethic of sharing and community, while working to show what they consider to be the injustice of a society in which they claim fighting wars is considered a higher priority than feeding the hungry.''

    yani diyor ki, yemediğin, tüketmediğin besin maddelerini paylaş. bir paylaşma ortamı yarat. bunları çöpe atmak yerine, bunları bulamayanlara ver, değerlendir. en küçük bir besin maddesi bile boşa gitmesin. çünkü senin ihtiyacın olmayan şey, başkası için çok büyük bir ihtiyaç olabilir. herkes freeganist olursa eğer, öncelikle insanların ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bir zincir oluşturulur. üretim yapılır ve bu üretimde insan gücü kullanılır. herkes, kendi yiyeceğini kendi üretir, bu üretimde bireyler ihtiyaçlarından fazla olanı da üretmek için gücü olmayanlarla paylaşır. burada ''beleşçi'' olarak tanımlanabilecek olan kişi ise, bu üretime katılıyormuş gibi yapıp, çalışmayandır. ancak freegan olan kişi, sadece çöp toplamaz. aksine üretmeyi de seçer. ancak bu üretim için de, tamamen doğaya dönmek ve doğayı tamamen anlamak gerekir. şehirde yaşayan bir insanın üretim yapması oldukça zordur.

    freeganism, savaşlara harcanan paranın bırakılıp, aç insanların doyurulması için kullanılmasını ister. bu isteğinde de oldukça hayalci olsa da, tutarlıdır. eğer bu para, insanlığın yiyecek, giyim ve yaşam koşullarını düzeltmek için kullanılsaydı, bugün tüketim toplumlarının en fazla şikayet ettiği aşırı tüketim ve sonuçları gibi durumlar oluşmazdı. aslında en küçük bir tüketim malzemesinin, örneğin kolanın, ne kadar vahşi bir kapitalizmle üretildiğini bilenler, bunu bildikleri halde bu tüketime devam edenlerin ''ne yapalım. tüm mamüller, bu spor ayakkabı, bu laptop, bu kola böyle üretiliyor. aç mı kalalım? bunları kullanmayalım mı? o zaman hiç yaşamayalım olsun bitsin. '' açıklamasına karşı bir duruştur. yani ''ne yapalım?'' sorusuna verilmiş bir cevaptır, cevap da ''üret'' tir. kapitalizmin insanlar üzerindeki en büyük etkisi, üretmemeyi aslında psikolojik olarak yediriyor olmasıdır. bireyselcilikle, toplumların içindeki boşlukların tamamlanmayacağı oldukça aşikarken, freeganistler, oldukça ütopik de olsa, bu duruma karşı bir tepki hareketi olarak doğmuşlardır.

  • (bkz: rakı)
    içme adabı
    rakı içen kadın çekiciliği
    rakı sofrasının kutsallığı
    tüm bunlar anlamsız bir çok içkiden farkı olmayan bir içkiye yapılmış milliyetçi böbürlenmeler olarak görüyorum.
    ve evet dünyanın en gereksiz övüncü de bu sanırım.

  • sizinle gurur duyuyoruz komutanım

    iyi ki varsınız!

    avcılar kız imam hatip lisesinde düzenlenen çanakkale zaferini anma töreninde dua ederken atatürk'ü anmayan öğretmen'e tepki gösterip töreni terk eden albay önder irevül'e idari tahkikat açıldı.

  • şimdi sen kendince dün geceden beri bunca insanın mesajlarla, entryilerle senin hayata tutunman için çabalamasını keyifle izledin ya, bir mesaj ve bir entryle bu işe müdahil olan insanlardan biri olarak söyleyebilirim ki; hiç gocunmadım. kendimi aptal yerine konulmuş gibi de hissetmedim.

    tüm o çabayı gösterenlerin her biri, senin şaka yapmış olmanı gönülden diliyorlardı zaten. diledikleri bir şeyle karşılaşmaları neden onları komik kılsın ki, değil mi?

    sana bir sır da vereyim; bunun şaka olduğunu sadece dilemiyorlardı, %99 şaka olduğunu biliyorlardı da zaten. aptal yerine konulmayı da göze alıp, bir hayatın %1' lik ihtimalle bile olsa yokolmasına gönülleri elvermedi sadece. bunca çaba ondandı yavrucuğum.

  • ak seçmeni etkilemeyecektir.

    onlara göre borsa bir kısım kodamanların garibanları sömürdüğü bir kumar masası.

    anlayın artık islamcı kesimin iyi yaşamak gibi bir hedefi yok. onların tek amacı halkın diğer kesiminden intikam almak, islamcı olmayanlara hayatı dar etmek.

  • çok da fifi durumdur.

    birileri dünya sağlık örgütüne türkiye adlı bir ülkenin varlığını ve mevcut siyasi tablosunu hatırlatsın lütfen.

    işlenmiş et de neymiş? ülke komple uranyum gibi amk; hala niye ölmedik ona şaşıyorum.