hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.

  • ulan hayatta tek amacı latte içip eski sevgilisine laf sokmak olan pelinsulara bile siyasi tweetler attıracak kadar ne yolsuzluk yaptınız be.

  • insanın default hali olması gerekirken nasıl mantıksız falan addediliyor şaşırıp duruyorum. esas mantıksız olan dünyanın çoğunun binlerce yıldır bulutların üzerinde sihirli bir adamın var olduğuna inanması. enteresan adamlar vesselam neyse ki sayıları yavaş yavaş da olsa azalıyor.

  • rüyamda kaleciliğini üstlenerek uefa avrupa ligi'nde yarı finale çıktığımız takım. hatta italyan ve alman takımlarını eledik. takımları hatırlamıyorum çünkü birinde enrico chiesa, diğerinde carsten janckler filan oynuyordu, bildiğin 2000'de kalmış rüyanın oyuncu veritabanı.

    neyse, almanlarla oynadığımız maçta 1-0 öne geçtik. doğru dürüst top gelmedi bana. sonra kornerden demba ba seken topu tamamlayıp 2-0 öne geçirdi. rahat bir maç çıkardım.

    bu arada galatasaray taraftarıyım. hikayeyi ilginç kılan nokta bu sanırım.

  • beybi beybi beybi uuuuğğğğğğ beybi beybi beybi uğğğğğğ.... evet castin biber'ın beybi beybi uğğğğ'suyla seslendim sizlere. bizde de çok castin vardı, bizde de çok bibığr vardı. kıymetini bilemedik, unutuldular. en bilindik figürleri emrah ve ceylan olan bu ekolün video ve sinema piyasanına müzik piyasasına kar manasında büyük etkisi oldu. bazıları büyüyünce de devam ettiler, şöhretlerini korudular. bizim şimdi alişan olarak bildiğimiz küçük serkan o albümleriyle yakalayamadığı başarıyı sonra yakaladı mesela, ceylan ibrahim tatlıses'in oğluyla evlendi boşandı, sonra yine evlendi yine boşandı, şimdi yine evlenecek, bazıları düğünlerde ve sünnetlerde sahne alıyor hala, bazıları başka işlere girdiler, bazıları aramızdan ayrıldılar. çok ekmek yediler bu çocuklardan. adorno plakçılık gururla sunar, in loving memory of resul balay:

    1. halil taşkın: şimdi kim bu halil taşkın diyeceksiniz. ama bu arkadaşın cüneyt arkın'la falan filmleri vardı dostlar. ünlüydü video film piyasasında. büyüyünce de devam etmiş sanat hayatına. gelin mi oldun isimli albümünden geliyor:

    http://www.youtube.com/watch?v=gvirxrnwimq

    2. küçük oğuz: aslında tam arabesk sayılmaz bu. ankara havaları tadında albümler yapan bir kardeşimiz. "içtikçe zerhoş etmez rakının faydalısı" gibi bir sözü ilköğretim çağındaki çocuktan duyunca insan bir kötü oluyor. deli yarim isimli bir albümü var.

    http://www.youtube.com/watch?v=7-mkr_qq9j0

    3. kanarya kardeşler'den küçük cem: kendisiyle ilgili malumat verildi. ilginç biri.

    4. küçük müftah: öksüzler isimli albümüyle aradığı patlamayı yapamamış bir sanatçı. terk ettin sen beni diyecek:

    http://www.youtube.com/watch?v=envihs1swoi

    5. yetim ayhan: gerçekten yetim değildir inşallah. castin bibır'dan çok önce beybi sound'u yakalamış bir kardeşimiz. şimdi castin'e ölüp bitene buyur yetim ayhan dinle desek kim bilir başımıza ne gelir.

    http://www.youtube.com/…kfjsyvml7mq&feature=related

    6. küçük mahsun: garip anam isimli albümüyle çıkış yapmaya çalışmış bir sanatçımız. ağır damar.

    http://www.youtube.com/watch?v=sfn-o5lpdcw

    7. küçük tülay: küçük tülay daha çok türkü alanında eser vermiş, canım feda, dumanlı dumanlı, geçmiyor günler gibi albümlere imza atmış bir sanatçımız.

    http://www.youtube.com/…28kvveoj6ne&feature=related

    8. küçük hasan: öncelikle http://imageshack.us/…/kkhasan2elleraldbx4.jpg/sr=1

    bunun nesi küçük dediğinizi duyar gibiyim. fantastik arabesk albüm konusunda farklı bir yeri olan erdal plak'tan çıkan eller aldı isimli bir albümü var.

    http://www.youtube.com/watch?v=pubureru6dw

    9. mahir eser: isminin önünde küçük sıfatı olmayan ender sanatçılarımızdan mahir. ölümüne tilili isimli ilginç bir albüm yapmış.

    http://www.youtube.com/watch?v=pmzf--yvwsg

    10. küçük sezer: yavuz asöcal arabesk-sanat müziği alanında sağlam firmalardan biriydi. niye böyle bir albüm yaptılar bilmiyorum. küçük sezer ümit çeşmesi albümü genelde hareketli şarkılardan oluşuyor.

    http://www.youtube.com/…p_bvynlhh0k&feature=related

    not: çeşitli forum sitelerinde bu ekoldeki arkadaşlarla ilgili malumat var merak edenler için. bir de bu ekolün türk sinemasındaki macerası var tabii. onun için de şu yazıyı öneriyorum: http://www.otekisinema.com/…in-sarkici-‘kucuk’leri/

    bu da bonus:

    afacan yozgatlı: pek afacan bir tipi yok. zaten "anam yok derdimi bilsin yarim yok gözyaşım silsin" diyen adamla akla problem çocuğu, evde tek başınayı getiren "afacan" lafı yan yana olmuyor bile. gurbette akşam oldu albümünün aynı adlı parçası:

    http://www.dailymotion.com/…rbette-akyam-oldu_music

    herkese hayırlı cumartesiler diliyorum.

  • bu olayı desteklemeyen sistemlerde bilgisayarın haşin yollardan kapanmasına ve zarar görmesine yol açar..
    şöyle bir örnek vereyim rahat olsun..
    sizin uyumanız gerekiyor şimdi..
    bende elimde bir sopayla geliyorum..
    çötenk diye indiriyorum kafanıza sopayı..
    tataam.. baygın haldesiniz.. uyuyorsunuz..
    kafaya aldığınız darbenin zararını uyanınca algılayacaksınız..

    işte bu olayı desteklemeyen bilgisayarı öyle langadanak kaparsanız böyle zarar görür alet..
    (bkz: evet)

  • el nino dünyada gözlenen en güçlü periyodik iklim dalgalanması olarak kabul edilmektedir. doğu ve ekvatoryal pasifik okyanusunda gözlenen geniş ölçekli ısınma ile karakterizedir ve ortalama frekansı 3-4 yıl olan düzensiz bir iklim dalgalanmasının sıcak fazı olarak kabul edilmektedir. her el nino olayı yaklaşık bir yıl sürmektedir. okyanus kıyılarında yedi yılda bir yaşanan bir doğa olayı, kısaca denizdeki su tabakalarının farklı ısınması sonucu yağışlardaki artış.

    el nino sonucunda öldürücü fırtınalar,sıcak ve bunaltıcı hava dalgaları, yangınlar,seller, donlar ve kuraklıklar meydana gelmektedir.1997-1998'de görülen sonuncu el nino, öldürücü fırtınalara, sıcak hava dalgalarına, yangınlara, sellere, dona ve kuraklığa, tahmini 32 milyar dolarlık da zarara yol açmıştı. iklim dengelerini bozan el nino, etkili alanlara zarar verdiği gibi orman yangınlarına da sebep olduğu için dünya ekolojisini de olumsuz etkilemektedir.

  • 2022 yılında "kameralar çalışmıyordu" diyen mekanın saklayacak bir yalanı vardır.

    mahkeme demek "nasılsa birkaç yıllık mevzu, unutulur gider" demektir.

    inandırıcı olmayan açıklama.

  • hakkında yapılan tespitlere genel olarak katıldığım fakat öğrencilik kısmına katılmadığım insan.
    istanbul öğrenciliği geçirmek için harika bir şehir. illa itü, boğaziçi vs gibi okullar için de söylemiyorum. öğrencinin kendisini eğitmesi, değişik insanlar tanıması, dünyaya açılması için türkiye'de en fazla olanağa sahip şehir istanbul. bu yüzden ısrarla istanbul'da okumaya çalışan, ısrarla hobiler edinmek kurslara gitmek için ek işler yapan, simit-peynirle geçinip tiyatroya konsere giden, şehri gezip tarihini öğrenmeye çalışan öğrenciye ben saygı duyarım. böyle öğrenciler sandığınız kadar da az değil.

    maalesef işte çalışma hayatı başlayınca istanbul o eğlenceli yüzünü çeviyor insana. sadece ne kadar kalabalık olduğunu, sokaklarda dilenen çocuklarını, pisliği, trafiği görmeye başlıyorsunuz. sanki bambaşka bir şehir haline geliyor. ne kadar çabalasam da artık eskiden beni mutlu eden şeyleri bulamıyorum bu şehirde ben. ben onu, o da beni tükettik.

    bundan sonra rotamız ege. ama dendiği gibi, tası tarağı toplayıp gitmek de öyle ha deyince olmuyor. deneyeceğiz.

  • 8 yaşında bir gudik olarak, kokpitte uçmak..

    evet efendim, bu hikayedeki gudik benim.. annem, ablam ve ben bir yaz tatili sonunda, trabzon'dan istanbul'a dönüyorduk.. istanbul havayolları vardı o zamanlar.. alana gittik kontroller yapıldı, uçağa bindik, yerlerimizi bulduk oturduk.. herşey yolundaydı, ta ki ön kapının orada yaşanan kargaşayı farketmemize kadar.. kabin ekibi ve alan çalışanları çaktırmamaya çalışıyorlardı ama bir ellerinde telsiz, diğerinde listeler, hostesler sayım yapıyorlar vs.. dedik bir şey var kesin.. tam o esnada, içlerinden birisi koşar adımlarla bize doğru gelerek :

    - yenge, sizi allah gönderdi!

    diyip, annemin yanına geldi.. babamın arkadaşıymış bu beyefendi, şirketin sorumlularından da biriymiş.. çömeldi koridorda, başladı anlatmaya..

    - yenge, bir problemimiz var.. yanlışlıkla çift bilet basmış arkadaşlar.. 2 kişi ayakta kalıyor bu duruma göre.. şimdi ben sizden rica etsem, siz ve çocuklardan biri kokpitte misafirimiz olsa.. sizden başka kimseye güvenemem bu şartlar altında..

    annemin yanıtını beklemeden, ben hemen kemerimi açtım tabii.. böyle bir fırsat kaçar mıydı hiç? zaten uçak daha havalanmadan korkudan 5 kez tuvalete giden ablamın gözleri iyice büyümüştü o anda, öldürsen gitmezdi kokpite.. hakkını da yemiş olmuyordum yani.. neyse efendim, biz annemle gittik kokpite.. daha önce hep tv'de gördüğüm düğmelerle dolu tavan gözlerimin önünde.. pilot amcaların da her zamanki gibi karizmaları üzerinde.. pilotların arkalarındaki koltuklara kurulduk annemle bir güzel, sohbet başladı akabinde..

    - adın ne senin yavrum?
    - (etrafa şaşkın şaşkın bakarken) a little bird told me..
    - korkuyor musun?
    - (deli misin amca? rüyada gibiyim) yoooo korkmuyorum...
    - aferin sana.. bak şimdi, sana rotamız boyunca hangi şehirlerin üzerinden geçtiğimizi söyleyeceğim..
    - tamam..

    sonra hatırladığım, birkaç ingilizce muhabbet, geçtiğimiz şehirler, otomatik pilotun ne olduğunu bana anlatmaları vs vs.. tek haneli yaşlarımın en eksantrik anısıdır belki de.. ah ulan diyorum bu yaşımda olacaktı ki her ayrıntıyı hatırlayayım, acayip acayip sorular sorayım pilot amcalara.. bir de diyeyim ki mesela, "abi sesiniz çok normal bak burada, şu yolculara yapılan anons esnasında kasmayın bu kadar.. hatta içinizden bazıları o kadar abartıyor ki, insan telefon sapığı uçak kullanıyor, birazdan da üflemeye başlayacak hissine kapılıyor, etmeyin.."